Birisi bana “Aykut, hayatında öğrendiğin ve değişmende, başarılı olmanda sana en çok yardımı olan şey neydi?” dese, şunu söylerdim:
“Hiç kimsenin doğrusunu körü körüne takip etmemek! Kendi doğrumu, yani kendi gerçekliğimi ve onu YARATMA gücümü kullanmayı öğrenmek!”
Çocukken izlediğim bir karate filminde kahraman, hayatın sırlarını anlatan kitabı bulmak için düşer yollara. Canavarlarla dövüşüp yendikten sonra bir tapınağa ulaşır. Tapınakta kitabı korumakla görevli rahip der ki:
- İstersen hiç okuma bu kitabı, sadece koruyucusu ol. Çünkü içinde bulacakların hiç hoşuna gitmeyebilir.
Kahramanımız bir an tereddüt eder.
- Deme öyle müdür yaw, uzun yol geldim karıştırma kafamı. Hay Allah, şimdi bakmazsam hanım da çok kızar mahalleye dönünce.
Demez elbette ve kitabın sayfalarını çevirmeye başlar. Gördüğü şey sadece kendi yüzüdür. Çünkü her sayfa AYNADAN oluşmaktadır. O zamanlar hiç anlamamıştım ama 29 Sene sonra, gerçeğin aslında bu kadar BASİT olduğunu öğrendim ve kitabın kapağını ayna yapma fikri çıktı ortaya. “Ehh o zaman kapağı ayna olan bir kitaba bakıp, kendilerini gördüklerinde, ismine de OKUYUCU KARAR VERMELİ” dedik.
Doğrularınıza siz karar verin, kitabın adını bile siz koyun.
Hadi gelin sohbete kaldığımız yerden devam edelim. Alın çayınızı kahvenizi. Oturun yamacıma şöyle...
“Bir varmış bir yokmuuuuş..... Evvel zaman içinde bir evren varmııııııışş...............”
*******
Aktör, seslendirme sanatçısı ve yaşam koçu Aykut Oğut'un yeni kitabı Dharma Yayınları'ndan bu hafta çıkıyor. İlk baskısı alışılmışın dışında tam 100 bin adet yapılan kitabın kapağı bir ayna. Kırılmayan bu özel aynayı yaptırabilmek ve kitaplara tek tek elle yapıştırmak için çok emek harcamışlar ama bu çılgın projeyi yayınevinin sahibi Namık Atalay ile birlikte hayata geçirmeyi başarmışlar. 'Evrenden Torpilim Var' isimli ilk kitabıyla satış rekorları kıran Oğut, ikinci kitabının kapağını ayna yaparken somut bir mesaj veriyor; 'Ey okur tüm 'kaynak', tüm 'sır' sende!' Hayatın size getirdiklerinden memnun değilseniz, şikayet etmeden önce yapılacak başka şeyler de var, bunu hatırlatıyor bize Aykut Oğut. Dili oyunbaz; kendi yaşadıklarından yola çıkarak yazdığı için samimi ve birçok kişisel gelişimciden farklı olarak üstten bir bakış açısı yok. Birkaç yıldır günlük konuşmamıza dahi giren 'çekim gücü' yani 'sen ne istersen, evren sana onu verir' ana fikrini savunan ama bunu Türklere özel bir yöntemle yapan Aykut Oğut'tan evrenin sırlarını öğrendim, buyurun...
- Sadece kapaktaki ayna değil, kitabın adının olmaması da enteresan; bunu neden yaptınız?
Toplum olarak başkalarının doğrularını hiç sorgulamadan sırtımıza geçirip farkında olmadan onlarla yaşıyoruz. Sorgulama alışkanlığımız yok. Bunu değiştirmenin bir yolu olmalıydı. Mesajın iyice anlaşılması için kitabın adını bile ben dikte etmeyeyim dedim. İradenle karar vermiş, parasını ödeyip almışsın, artık bu senin kitabın, isminin ne olmasını istiyorsan o olsun.
BEN OLSAM 'BEN' DERDİM ADINA
- Peki, siz bir okur olarak bu kitabı alsanız, sizin kitabınızın adı ne olurdu?
Hiç düşünmedim... Kimseyi yönlendirmek istemem ama benimki yıllar önce yazdığım senaryomun adı olabilir. 'I Am', muhtemelen 'Ben' derdim kitabıma.
- İlk kitabınız 'Evrenden Torpilim Var'ın devamı mı bu kitap? Bunu anlamak için ilkini okumak zorunda mıyız?
Devam kitabı değil ama bağlantılar ve göndermeler var. Elbette okunduysa bu kitap daha rahat bir yere oturacaktır ama okunmadıysa da sorun yok.(...)
http://www.dharma.com.tr/haberler2.htm
Birisi bana “Aykut, hayatında öğrendiğin ve değişmende, başarılı olmanda sana en çok yardımı olan şey neydi?” dese, şunu söylerdim:
“Hiç kimsenin doğrusunu körü körüne takip etmemek! Kendi doğrumu, yani kendi gerçekliğimi ve onu YARATMA gücümü kull... tümünü göster
Arka Kapak
Mükemmel bir ilişki,
Mükemmel iş,
Mükemmel kazanç,
Mükemmel dostluklar,
Mükemmel aile ilişkileri,
Mükemmel bir hayat,
Aslında yoktur...
Varolan ilişkinize, işinize, kazancınıza, dostluklarınıza, aile ilişkilerinize, hayatınıza mükemmel bir bakış açısı vardır.
Biz bu kitapta, 'kendi mükemmel' bakış açımızı paylaşıyoruz sizlerle. Bizim hayatımızı, tek kelimeyle, mükemmel hale getiren bakış açımızı.
Hangilerine inanacağınız, hangilerini uygulayacağınız, hangilerine sırtınızı döneceğiniz, tamamen size kalmış.
Teorilerden uzak, sadece yaşanmışlıkların paylaşıldığı yolculuğumuza, sizleri de davet ediyoruz.
Hoşgeldiniz.
Aykut & Esra
Arka Kapak
Mükemmel bir ilişki,
Mükemmel iş,
Mükemmel kazanç,
Mükemmel dostluklar,
Mükemmel aile ilişkileri,
Mükemmel bir hayat,
Aslında yoktur...
Varolan ilişkinize, işinize, kazancınıza, dostluklarınıza, aile ilişkilerinize, hayatınız... tümünü göster
Her ay grup üyeleri olarak bir kitap seçiyoruz, topluca kitap okuyup,tartışıyor , sizi de aramıza bekliyoruz..
Her ay grup üyeleri olarak bir kitap seçiyoruz, topluca kitap okuyup,tartışıyor , sizi de aramıza bekliyoruz..
41 ülkede rekor satış yapan kitaplarının başarısını göremeden 50 yaşında hayata veda eden İsveçli gazeteci Stieg Larssonun zihne kazınacak sahneler, çarpıcı ve canlı karakterler, okurları adeta yerlerine çivileyecek sürükleyici bir kurgu ile her sayfasını ağır ağır ve dokuyarak yazdığı Millennium serisinin ilk kitabı Ejderha Dövmeli Kızı okuduktan sonra, Gefle Dagblad gibi bundan daha iyisi yapılamaz diyebilirsiniz. Ama bu erken bir karar olabilir. Son sözü söylemeden ikincisini beklemenizi tavsiye ederiz.
Olağanüstü... Okuyucular kitabı okurken yerlerinden bile kıpırdayamayacak.
-SUNDAY TIMES
41 ülkede rekor satış yapan kitaplarının başarısını göremeden 50 yaşında hayata veda eden İsveçli gazeteci Stieg Larssonun zihne kazınacak sahneler, çarpıcı ve canlı karakterler, okurları adeta yerlerine çivileyecek sürükleyici bir kurgu ile her sayf... tümünü göster
Bir gün, mutsuzluğu, acıları ve arzuları, en derindeki sırları görme yeteneğin olduğunu keşfetseydin...
Bir gün, sana gülümseyen yüzlerin ardını görüp sana en yakın kişinin yüreğinde kilitlediği kapıları aralasaydın, ne yapardın?..
Büyümenin eşiğindeki Rose için hayat, bir sabah geri dönülmezcesine değişir. Zira annesinin yaptığı limonlu pastadan aldığı bir lokmayla, sadece yemeği değil, onu pişiren kişinin duygularını da tatmakta olduğunu anlar...
Olağanüstü yeteneği, aynı zamanda derin bir kaygı ve hüznü de beraberinde getirir; çünkü her zaman neşeli, güler yüzlü ve sevecen biri olarak bildiği annesi, kalbinde sarsıcı bir gerçek saklamakta, ailesinden ayrı ikinci bir hayat yaşamaktadır... Çok geçmeden babası ve ağabeyinin de çok özel yetenekleri olduğunu anlar. Her üçü için de bu yetenek, kimi zaman bir mucizeye kimi zaman da yakalarını kurtaramadıkları bir illete dönüşecektir.
Hemen her ailenin üstünü örttüğü gerçekleri, duyarlı ve yetenekli bir genç kızın büyüme öyküsü eşliğinde anlatan acı, tatlı ama her sayfası büyülü bir şehir masalı...
''Kitap o kadar güzel ki, tadını daha iyi alabilmek için bitirir bitirmez tekrar okumaya başladım.''
Jodı Pıcoult
Bir gün, mutsuzluğu, acıları ve arzuları, en derindeki sırları görme yeteneğin olduğunu keşfetseydin...
Bir gün, sana gülümseyen yüzlerin ardını görüp sana en yakın kişinin yüreğinde kilitlediği kapıları aralasaydın, ne yapardın?..
Büyümenin eş... tümünü göster
İNANDIKLARIMIZ GERÇEKLİĞİMİZ OLABİLİR
Bir düşünün…
Bali’de tatildesiniz. Eve dönmeden önce bir şifacıya görünüyorsunuz. Aslında bir şikâyetiniz yok. Sadece onun ününü duymuş olduğunuz için görüşmek istiyorsunuz.
Şifacının teşhisi kesin: Sağlığınız gayet yerinde ama… mutlu değilsiniz.
Sonsuz bir bilgeliğin taşıyıcısı olan bu yaşlı adam sizi sizden daha iyi biliyor gibi gözükmekte. Yaşamınıza tuttuğu çok özel ışık, sizi olabilecek en büyüleyici maceraya sürükleyecek: Kendini keşfetmek! Size yaşattığı deneyimler yaşamınızı altüst edecek ve düşlerinizdeki yaşamın anahtarını size sunacak.
Dünya çapında insanların dilinden düşmeyen Mutlu Olmak İsteyen Adam, gerçekten mutlu olmaktan bizi alıkoyan şeylerden kurtulmayı öğrendiğimiz an, elde edebileceğimiz yeni imkânlar dünyasıyla bizi tanıştırıyor.
“Kulaktan kulağa yayılarak büyük bir başarı kazanan, insanların hayata bakış açılarını değiştiren eşsiz bir roman.”
Psychologies Magazine
İNANDIKLARIMIZ GERÇEKLİĞİMİZ OLABİLİR
Bir düşünün…
Bali’de tatildesiniz. Eve dönmeden önce bir şifacıya görünüyorsunuz. Aslında bir şikâyetiniz yok. Sadece onun ününü duymuş olduğunuz için görüşmek istiyorsunuz.
Şifacının teşhisi kesin: Sağl... tümünü göster