Yalın, basit. Başka dünyaların varlığını hisseden ve oralara gitmek isteyen balığın hikayesi. Sonu getirilmemiş, bize bırakılmış. Abartıldığı kadar olmayan kitaplardan. Zamanına göre ses getirmesi normal karşılanabilir belki ama bu tarz hikayelerle aklımızın dolup taştığı bu zamanlarda basit geliyor haliyle.
Yalın, basit. Başka dünyaların varlığını hisseden ve oralara gitmek isteyen balığın hikayesi. Sonu getirilmemiş, bize bırakılmış. Abartıldığı kadar olmayan kitaplardan. Zamanına göre ses getirmesi normal karşılanabilir belki ama bu tarz hikayelerle a... tümünü göster
Bir zamanlar bir Küçük Kara Balık annesiyle birlikte küçük bir derede yaşamaktaymış...
Kitapları dünyanın birçok diline çevrilen, İran şahlık rejiminin muhalif yazarı Samed Behrengi'nin en ünlü kitabıdır Küçük Kara Balık.
Küçük Kara Balık, çocuklar için yazılan bir masal kitabı olmanın ötesinde, 7'den 70'e herkesin okuması gereken adalet, eşitlik ve özgürlük üzerine yazılmış bir başyapıttır.
Bir zamanlar bir Küçük Kara Balık annesiyle birlikte küçük bir derede yaşamaktaymış...
Kitapları dünyanın birçok diline çevrilen, İran şahlık rejiminin muhalif yazarı Samed Behrengi'nin en ünlü kitabıdır Küçük Kara Balık.
Küçük Kara Balık, ... tümünü göster
Bir zamanlar bir Küçük Kara Balık annesiyle birlikte küçük bir derede yaşamaktaymış...
Kitapları dünyanın birçok diline çevrilen, İran şahlık rejiminin muhalif yazarı Samed Behrengi'nin en ünlü kitabıdır Küçük Kara Balık.
Küçük Kara Balık, çocuklar için yazılan bir masal kitabı olmanın ötesinde, 7'den 70'e herkesin okuması gereken adalet, eşitlik ve özgürlük üzerine yazılmış bir başyapıttır.
Bir zamanlar bir Küçük Kara Balık annesiyle birlikte küçük bir derede yaşamaktaymış...
Kitapları dünyanın birçok diline çevrilen, İran şahlık rejiminin muhalif yazarı Samed Behrengi'nin en ünlü kitabıdır Küçük Kara Balık.
Küçük Kara Balık, ... tümünü göster
9 adet öykü içeren bu kitapta Ayfer Tunç'un başarıyla anlattığı karamsar ve bir şekilde mutsuz olmuş insanların hikayeleri var. Bir Aziz Bey Hadisesi adlı öyküsü kadar olmasa da beğendiğimi belirtmeliyim.
Kitaptaki öykülerin bazıları birbirini tamamlayan aynı insanların aynı hikayelerinin farklı bir yönlerinin anlatılmasıyla oluşturulmuş. Oldukça değişik bir yöntem bu. Yani bazı öyküleri başka bir öyküde bazen geçmişe bazen ileriye giderek genişleterek anlatmış Ayfer Tunç. Önemli bir yazar, acıklı hikayeler. Fakat dediğim gibi Bir Aziz Bey Hadisesi değil.
9 adet öykü içeren bu kitapta Ayfer Tunç'un başarıyla anlattığı karamsar ve bir şekilde mutsuz olmuş insanların hikayeleri var. Bir Aziz Bey Hadisesi adlı öyküsü kadar olmasa da beğendiğimi belirtmeliyim.
Kitaptaki öykülerin bazıları birbirini ta... tümünü göster
Ayfer Tunç 1989da yayınlanan ve aynı yıl Yunus Nadi Öykü Armağanını kazanan ilk kitabı Saklının öykülerindeki temaların ve/veya karakterlerin bir çıkış noktası oluşturduğu yeni öykü kitabı Evvelotel ile yaklaşık üç yıl aradan sonra okurun karşısına çıkıyor. Edebiyatımızda pek örneğine rastlamadığımız türden bir çalışma olan Evvelotelin koyu öyküleri, Saklının öykülerinin devamı değil; ancak, yazarın Kapak Kızı adlı romanının sonunda da vurguladığı gibi, yazarın zihninde karakterlerin yaşamayı, temaların kendini üretmeyi sürdürdüğünü gösteriyor. İlk kitabı Saklıyı da içeren Evvelotel, Ayfer Tunçun yapıtları içerisinde yepyeni bir doruk. Gerek çok katmanlı yapısıyla, gerek öykücülüğümüze getirdiği açılımlarla, gerek yapıtın gerçekte tamamlanmamış bir süreç olduğunu hatırlatışıyla Evvelotel, çok konuşulmaya aday.
Ayfer Tunç 1989da yayınlanan ve aynı yıl Yunus Nadi Öykü Armağanını kazanan ilk kitabı Saklının öykülerindeki temaların ve/veya karakterlerin bir çıkış noktası oluşturduğu yeni öykü kitabı Evvelotel ile yaklaşık üç yıl aradan sonra okurun karşısına ç... tümünü göster
Nurdan Gürbilek'in okuduğum ilk kitabı. Çeşitli yazılarının, incelemelerinin toplandığı kitap. Açıkçası kitabın dili biraz ağır geldi bana. Bu içinde Arapça, Farsça, İngilizce... vs kelimeler var, demek değil. Tamamen yazarın cümleleri uzatmasından, dolaymasından kaynaklı bir zorluk. Herkese zor gelmeyebilir elbette ama bana öyle geldi.
Kitabın içerisindeki yazılarda toplumumuzdaki imgelerin değişiminden, taklit karakterlerden, ölümün algılanışından, öksüz ve yetim, temiz yüzlü çocuk algısından dehşet satan tinerci çocuklara geçişin serüveninden bahsediliyor. Batılı olmak ve kendimiz olmak arasında sıkışmışlığımızdan dem vuruyor. Birçok eserden bilgiler mevcut. Kitabı iyice anlamak için kitapta geçen yazarların eserlerinin de okunması gerekiyor. Benim ilgimi çeken konu Orhan Gencebay ile İbrahim Tatlıses arasındaki kıyastı. "İstemem namertten bir yudum çare."den "Ben de isterem."e geçiş, bize neyin empoze edilmeye çalışıldığının apaçık göstergesi aslında.
Kitap okunabilir. Dediğim gibi dili biraz karışık geldi lakin sakin kafayla okunduğu takdirde verim alınacaktır.
Nurdan Gürbilek'in okuduğum ilk kitabı. Çeşitli yazılarının, incelemelerinin toplandığı kitap. Açıkçası kitabın dili biraz ağır geldi bana. Bu içinde Arapça, Farsça, İngilizce... vs kelimeler var, demek değil. Tamamen yazarın cümleleri uzatmasından, ... tümünü göster