REŞAT NURİ GÜNTEKİNin, Anadolunun sosyal ve kültürel hayatıyla ilgili çeşitli gözlemleri. Yazar, Milli Eğitim Bakanlığı Müfettişliği sırasında, uzun yıllar boyu Anadoluda yaptığı gezilerin sağladığı gözlemlerinden bir bölümünü bu kitapta toplamıştır. Özellikle Anadoluda sık sık rastlanan tutulat tiyatrolarına da değinilen kitap, yazarından oluşuyor.
REŞAT NURİ GÜNTEKİNin, Anadolunun sosyal ve kültürel hayatıyla ilgili çeşitli gözlemleri. Yazar, Milli Eğitim Bakanlığı Müfettişliği sırasında, uzun yıllar boyu Anadoluda yaptığı gezilerin sağladığı gözlemlerinden bir bölümünü bu kitapta toplamıştır.... tümünü göster
REŞAT NURİ GÜNTEKİNin, Anadolunun sosyal ve kültürel hayatıyla ilgili çeşitli gözlemleri. Yazar, Milli Eğitim Bakanlığı Müfettişliği sırasında, uzun yıllar boyu Anadoluda yaptığı gezilerin sağladığı gözlemlerinden bir bölümünü bu kitapta toplamıştır. Özellikle Anadoluda sık sık rastlanan tutulat tiyatrolarına da değinilen kitap, yazarından oluşuyor.
REŞAT NURİ GÜNTEKİNin, Anadolunun sosyal ve kültürel hayatıyla ilgili çeşitli gözlemleri. Yazar, Milli Eğitim Bakanlığı Müfettişliği sırasında, uzun yıllar boyu Anadoluda yaptığı gezilerin sağladığı gözlemlerinden bir bölümünü bu kitapta toplamıştır.... tümünü göster
"Lolita" ile arasında intertextuality olup olmadığını merak ettiğim roman
"Lolita" ile arasında intertextuality olup olmadığını merak ettiğim roman
George, Kaliforniyada bir üniversitede ders veren elli yaşlarında, İngiliz asıllı bir profesördür. Yaşamını paylaşan arkadaşı Jimi bir araba kazası sonucu kaybetmiştir. Ama yaşamayı sürdürmek zorundadır. Komşu evlerin çocuklarına kızarak; Aldous Huxley hakkında ders vererek; tenis kortundaki sarışın delikanlının görüntüsünü zihnine yerleştirerek; öteki öğretim üyeleriyle çene çalarak; kocası tarafından terk edilmiş bir kadın arkadaşıyla kafa çekerek... Öğrencilerine yaşı ve İngilizliği, toplumun geri kalanına ise eşcinselliği nedeniyle yabancılaşmıştır. Ama Christopher Isherwooda göre insanoğlu, sevdiklerini kaybetmenin, yalnızlığın, yabancılığın üstesinden gelmeyi de başarabilecek güçtedir. Başarmalıdır... Ülkemizde Kabare filmine kaynaklık eden öyküleri dolayısıyla tanıdığımız Isherwoodun Türkçedeki ilk romanı.
George, Kaliforniyada bir üniversitede ders veren elli yaşlarında, İngiliz asıllı bir profesördür. Yaşamını paylaşan arkadaşı Jimi bir araba kazası sonucu kaybetmiştir. Ama yaşamayı sürdürmek zorundadır. Komşu evlerin çocuklarına kızarak; Aldous Huxl... tümünü göster
On yedi yaşındaki Çağlar İyice konuşuyor. Kız kardeşi Çiğdem'i, onu meşhur etme ümitlerini, belediye başkanı dayısını, yakın arkadaşı Mikrop Cengiz'i, taşra muhabbetlerini, depresyonun eşiğindeki annesini, eski sevgilisini, hiç unutamadığı dedesini, hatırlarken kahrettiği babasını anlatıyor. Deliduman, dermansız ve güdük bir ilçeden haykırmaya başlıyor, İstanbul'a uzanıyor. Çocukluğumuzun, hatıralarımızın ve bütün sokaklarımızın üzerinden dangır dungur geçen imar ve para iştahına lanet! Riyakâr dünyaya, Allahsız sermayeye, martılara, küçük bir kızın kalbini kıranlara isyan ediyor. Barikatların arkasında, soluk soluğa, yapayalnız, erken kaybeden bir delidumanın öfkesini çemkiriyor. Emrah Serbes, zamanın ruhunu, Gezi'nin isyancılarını, hürriyetleri için öksürenleri, yerinde duramayanları, küfredenleri, ağlamayı unutmak için yumruğunu sıkanları resmediyor. Deliduman, büyük zamanın ve her zaman kenarda kalanların romanı.
On yedi yaşındaki Çağlar İyice konuşuyor. Kız kardeşi Çiğdem'i, onu meşhur etme ümitlerini, belediye başkanı dayısını, yakın arkadaşı Mikrop Cengiz'i, taşra muhabbetlerini, depresyonun eşiğindeki annesini, eski sevgilisini, hiç unutamadığı ... tümünü göster
On yedi yaşındaki Çağlar İyice konuşuyor. Kız kardeşi Çiğdem'i, onu meşhur etme ümitlerini, belediye başkanı dayısını, yakın arkadaşı Mikrop Cengiz'i, taşra muhabbetlerini, depresyonun eşiğindeki annesini, eski sevgilisini, hiç unutamadığı dedesini, hatırlarken kahrettiği babasını anlatıyor. Deliduman, dermansız ve güdük bir ilçeden haykırmaya başlıyor, İstanbul'a uzanıyor. Çocukluğumuzun, hatıralarımızın ve bütün sokaklarımızın üzerinden dangır dungur geçen imar ve para iştahına lanet! Riyakâr dünyaya, Allahsız sermayeye, martılara, küçük bir kızın kalbini kıranlara isyan ediyor. Barikatların arkasında, soluk soluğa, yapayalnız, erken kaybeden bir delidumanın öfkesini çemkiriyor. Emrah Serbes, zamanın ruhunu, Gezi'nin isyancılarını, hürriyetleri için öksürenleri, yerinde duramayanları, küfredenleri, ağlamayı unutmak için yumruğunu sıkanları resmediyor. Deliduman, büyük zamanın ve her zaman kenarda kalanların romanı.
On yedi yaşındaki Çağlar İyice konuşuyor. Kız kardeşi Çiğdem'i, onu meşhur etme ümitlerini, belediye başkanı dayısını, yakın arkadaşı Mikrop Cengiz'i, taşra muhabbetlerini, depresyonun eşiğindeki annesini, eski sevgilisini, hiç unutamadığı ... tümünü göster
gamgin şu anda kitap okumuyor.