Rick küçük bir çocuk ve annesi de Guendy adında bir dişi kurt. Yaşlı ve bilge bir maymun olan Ursula ve daha pek çok hayvana birlikte Büyülü Çemberde yaşıyorlar. Büyülü Çember dağların arasında değil, bir kentin ortasındaki parkta. İnsanlar burada bir canavar yaşadığını sanarak adımlarını bile atmıyorlar bu Çembere. Ama günlerden bir gün Büyülü Çember yok oluyor ve burada yaşayan tüm hayvanlar insanlarla hesaplaşmak zorunda kalıyor. Büyülü Çemberde büyüyen Rick bu gökdelenler ve sürekli televizyon seyrederken dünyaya alışabiliyor mu? ...
Rick küçük bir çocuk ve annesi de Guendy adında bir dişi kurt. Yaşlı ve bilge bir maymun olan Ursula ve daha pek çok hayvana birlikte Büyülü Çemberde yaşıyorlar. Büyülü Çember dağların arasında değil, bir kentin ortasındaki parkta. İnsanlar burada bi... tümünü göster
Rick küçük bir çocuk ve annesi de Guendy adında bir dişi kurt. Yaşlı ve bilge bir maymun olan Ursula ve daha pek çok hayvana birlikte Büyülü Çemberde yaşıyorlar. Büyülü Çember dağların arasında değil, bir kentin ortasındaki parkta. İnsanlar burada bir canavar yaşadığını sanarak adımlarını bile atmıyorlar bu Çembere. Ama günlerden bir gün Büyülü Çember yok oluyor ve burada yaşayan tüm hayvanlar insanlarla hesaplaşmak zorunda kalıyor. Büyülü Çemberde büyüyen Rick bu gökdelenler ve sürekli televizyon seyrederken dünyaya alışabiliyor mu? ...
Rick küçük bir çocuk ve annesi de Guendy adında bir dişi kurt. Yaşlı ve bilge bir maymun olan Ursula ve daha pek çok hayvana birlikte Büyülü Çemberde yaşıyorlar. Büyülü Çember dağların arasında değil, bir kentin ortasındaki parkta. İnsanlar burada bi... tümünü göster
Zorba, Yunanlı ünlü yazar Nikos Kazancakis'in olgunluk dönemi ürünü (1946). Ağır ve suskunlukla yüklü geçen karanlık bir dönemin tadı buruk ilk meyvesi.
Nikos Kazancakis, çağdaş Yunan edebiyatının ancak buzlucam ardından seçilebilen, tedirgin ve büyük kişiliklerinden biri olarak çok tartışıldı, yanlış bilindi, az sevildi. Zorba adlı bu romanı, onun kendisiyle giriştiği bir tür sessiz hesaplaşma sayılabilir. Geçmişin, elden kayıp giden zamanın ve insanın temel yanılgılarının bir kez daha gözden geçirilmesidir bu roman. Zorba aracılığıyla Kazancakis özyaşamının yenilgiler ve soru işaretleriyle dolu bir bilançosunu çıkarır. Bu bağlamda ele alınınca, bu roman, Zorba ile yazarın yaşam öykülerinin çizili sınırları arasında sonsuz atkı ve çözgülerle sokunmuş büyülü bir kumaştır, denebilir; baştan sona sürekli bir arayışı, sonu gelmez çabaları yansıtan bir kanaviçedir; insanı arayışın serüvenidir... Korkmamayı, yaşamı sevmeyi ve ayakta durabilmeyi bana o öğretmişti, diyor yazar. Gerçekten de Zorba, bir yaşam kılavuzudur. Özgür ufukların ve özgür insanların simgesidir. Bugün Nikos Kazancakis'in mezar taşında yazılı olanlar, doğrudan Zorba'nın ağzından dökülmüş yazgı sözcüklerini andırıyor: Hiçbir şey ummuyorum; hiçbir şeyden korkmuyorum; özgürüm.
Zorba, Yunanlı ünlü yazar Nikos Kazancakis'in olgunluk dönemi ürünü (1946). Ağır ve suskunlukla yüklü geçen karanlık bir dönemin tadı buruk ilk meyvesi.
Nikos Kazancakis, çağdaş Yunan edebiyatının ancak buzlucam ardından seçilebilen, tedirgi... tümünü göster
Beyaz gövdeli zenci köpeklerimiz var. Adları da var. Ama onlar birer heykel. Çağırınca gelmiyorlar artık. Cennetin kapısını bekliyorlar. Karla karışık toprağa gömülebilmek için kulakları dik donuyorlar! Öyle bir cennet ki, paslı demirin bile ak sakalı var. Bizi saran tel örgüler beyaz angoradan örülmüş. Havası havlamayı bırakmış, ısırıyor. Beyaz ağzı etimizle dolu. Bu yüzden sessiz bir ayaz var. Saçaklardan sarkan mızrak dişleri ensemize saplanmış. Gazete kâğıdı gibi buruşmuş derimizde mor diş izleri, bekliyoruz.
Cennetten kovulmayı. Bembeyazız. Soğuk. Donmak. Çözülmek. Tekrar donmak.
Daha fazla hiçbir şeye gerek yok. Fiilleri çekmeye bile. Herkes kalsın yerinde. Bıraksınlar, yaslansın göğsüm sırtlarına, ılıklaşsın enseleri nefesimle. Yavaş yavaş sokayım dilimi derilerine. Aksın içlerine hayatımın zehri. Yirmi adet mermi. Muhteşem! Hepinizi geberteceğim! Ama hepinizi!
Beyaz gövdeli zenci köpeklerimiz var. Adları da var. Ama onlar birer heykel. Çağırınca gelmiyorlar artık. Cennetin kapısını bekliyorlar. Karla karışık toprağa gömülebilmek için kulakları dik donuyorlar! Öyle bir cennet ki, paslı demirin bile ak sak... tümünü göster
Cinler, insanlar, şeytanlar ve isyankar melekler zifiri bir savaşın eşiğinde!...
Hacer-ül Esved'de gizlenen sır neydi?...
Amerikan askerleri Kabe'ye neden baskın yaptı?...
Papa ve Amerikan Başkanı Bush nasıl öldürüldü?...
Dünya insan kanına nasıl boğuldu?...
Cehennemde büyük savaş!...
Şeytan'ın orduları yeryüzünde savaşıyor!...
Karanlık çağlarda, insan öncesi dünyada yaşananlar!...
Kız Kulesi'nin altındaki sır neydi?
Cinler, insanlar, şeytanlar ve isyankar melekler zifiri bir savaşın eşiğinde!...
Hacer-ül Esved'de gizlenen sır neydi?...
Amerikan askerleri Kabe'ye neden baskın yaptı?...
Papa ve Amerikan Başkanı Bush nasıl öldürüldü?...
Dünya insan ... tümünü göster
Kimsenin birbirine bakmadığı, yalan, ihanet, şiddet, tecavüz ve acımasızlıkla yoğrulan, yalnızca hayallerin göz göze geldiği bir hayattan intikam almanın en iyi yolu yaşamaktır. Anlam aramak boşunadır ve her şeyin hiçe dönüşmesi gerekir. Henüz on ikisinde, Berlinde dört kişinin tecavüzüne uğrayan Zargana, böylece kendisini insan sınıfından sıyırır. Ne var ki, insan olmaktan uzaklaşıp hiçe yaklaştıkça da kendisine döner; âşık olur. Parçalanmış benliğini yenilemek için, başkalarının oynadığı bir hayat oyununu sahnelemeye koyulur.
Kimsenin birbirine bakmadığı, yalan, ihanet, şiddet, tecavüz ve acımasızlıkla yoğrulan, yalnızca hayallerin göz göze geldiği bir hayattan intikam almanın en iyi yolu yaşamaktır. Anlam aramak boşunadır ve her şeyin hiçe dönüşmesi gerekir. Henüz on iki... tümünü göster
iremserim şu anda kitap okumuyor.