Napoléon, Rusya seferinde dayanılmaz kış koşullarına mı yenildi, yoksa işin içinde başka güçler de var mıydı?Rusya 1812 sonbaharında başa çıkılmaz bir düşmanla karşı karşıyadır: Napoléon Bonaparteın Büyük Ordusu. Rus şehirleri Fransızlara birer birer teslim olmuş, İmparatorluğun kalbi Moskovayı kurtarmak ancak bir mucizeye kalmıştır. Bir grup üst rütbeli Rus asker, son çare olarak Opriçniki adı verilen, Hıristiyan Avrupanın uzak köşelerinde efsane olmuş on iki savaşçının yardımına başvurur.Sadece geceleri ve yalnız başlarına savaşan çete, koca bir savaşın kaderini değiştirir. Ancak Yüzbaşı Aleksey, çetenin yolu üzerindeki ölüm haberlerinden şüphelenir. Asıl karabasanın henüz başlamadığını kısa sürede anlayacaktır...
'Gerçek tarihî olaylar, sınırsız fantezi ve hiç eskimeyen halk hikâyeleri. Roman, esrarlı olayları, dehşet duygusunu ve tarihi inanılmaz bir ustalıkla birleştiriyor.' Fantasy Book Review
'Tarihî romanla kara fantezinin kusursuz bir bileşimi, benzersiz bir gerilim.' Lisa Tuttle, The Times
'İnsan olmayan varlıkların yarattığı dehşetin, insanların yarattığı dehşeti vurguladığı bir roman.' New York Times Book Review
Napoléon, Rusya seferinde dayanılmaz kış koşullarına mı yenildi, yoksa işin içinde başka güçler de var mıydı?Rusya 1812 sonbaharında başa çıkılmaz bir düşmanla karşı karşıyadır: Napoléon Bonaparteın Büyük Ordusu. Rus şehirleri Fransızlara birer birer... tümünü göster
Yıl 1825. Rusya on yıldır barış içinde, Bonaparte çoktan ölmüş, istila tehlikesi kalkmış. Albay Aleksey İvanoviç hâlâ Çar I. Aleksandrı korumakla görevli ama korkacak bir şey yok. Fransızlar yenilmiş, Alekseyin bir zamanlar önce omuz omuza, sonra karşı karşıya savaştığı o on iki canavar yaratık yok.
Ne var ki Çar hiçbir zaman huzura erişemeyeceğini biliyor. Ordusunun içindeki ayaklanma hazırlıklarından haberi var; ama gerçek korkusu çok daha korkunç bir şeyden, kendisinin, ailesinin ve ülkesinin üzerine çöken bir lanetten kaynaklanıyor. Aleksandr, çok eskiden verilmiş bir sözü unutamıyor: kanla mühürlenmiş ve yüz yıl önce yerine getirilmemiş bir söz. Şimdi Romanov hıyanetinin kurbanı, kendisine ait olan şeyi istemek için geri döndü. Bunu öğrenmek Aleksandrın kanını donduruyor. Alekseye gelince, bir zamanlar değer verdiği, sevdiği her şeyi teh-dit etmiş olan kötülük on üç yıl sonra sanki geri gelmiş gibi.
Gerçek olaylarla fantezinin, dehşetle aşkın birlikte örüldüğü başdöndürücü bir tempo...
Tarihî roman ile kara fanteziyi inanılmaz bir tempoda bütünleştiren bir roman.
The Times
Tolstoyun ya da Pasternakın soyundan bir yazarın biraz da Draculanın yaratıcısı Stokerla akrabalığından kaynaklanan müthiş bir fantezi.
Yıl 1825. Rusya on yıldır barış içinde, Bonaparte çoktan ölmüş, istila tehlikesi kalkmış. Albay Aleksey İvanoviç hâlâ Çar I. Aleksandrı korumakla görevli ama korkacak bir şey yok. Fransızlar yenilmiş, Alekseyin bir zamanlar önce omuz omuza, sonra ka... tümünü göster
Nora Grey’in hayatı mükemmellikten hâlâ çok uzaktadır. Hayatına kastedilmiş olması hoş bir deneyim olmasa da en azından bu durumun içinden bir koruyucu melek sahibi olarak çıkmıştır. Gizemli, çekici ve muhteşem bir koruyucu melek. Ama Nora’nın hayatındaki yerine rağmen, Patch’in hareketleri kesinlikle meleksi değildir. Hatta her zamankinden daha anlaşılmaz görünmektedir;
tabii bu mümkünse.
Hayatındaki gerçeklerin ne olduğunu umutsuzca öğrenmek isteyen Nora, cevaplara ulaşabilmek için kendisini giderek tehlikeli hale gelen durumların içerisine sokar. Ama belki de bazı şeyler olduğu gibi bırakılmalıdır, zira gerçek, güven duyduğu her şeyi ve herkesi yok edebilir.
“Yılın en ateşli serisi.”
-SUGAR MAGAZINE
“Sürükleyici, heyecan verici bir kitap. Doğaüstü aşk hikâyelerinin hayranlarını kendine tutsak edecek.”
-PUBLISHERS WEEKLY-
Nora Grey’in hayatı mükemmellikten hâlâ çok uzaktadır. Hayatına kastedilmiş olması hoş bir deneyim olmasa da en azından bu durumun içinden bir koruyucu melek sahibi olarak çıkmıştır. Gizemli, çekici ve muhteşem bir koruyucu melek. Ama Nora’nın hayatı... tümünü göster
metinpp şu anda kitap okumuyor.