Elinizdeki Kitap ünlü Rus Okültist Madam Blavatsky ve onun dev eseri Gizli Öğretiyi çevreleyen sırları aydınlatan yazılardan oluşmaktadır. Kadınların toplumda ikinci dereceden rol aldığı bir çağda ona maceraperest diyorlardı. Hindistanı, Tibeti, Orta Asyayı, Rusyayı, Afrikayı, Kuzey ve Güney Amerikayı tek basma dolaşan bir insan olarak bu namı fazlasıyla hak etmiştir. Blavatsky, hâkim dinlere, bilimsel ve dinsel bağnazlığa tek başına saldıracak, şaşırtıcı psişik güçlerini dünyanın önünde sergileyecek kadar cüretkâr bir insandı. Kimileri için o tarihin en büyük ş/ırlatan ı, kimileri için Bati Medeniyetinin en büyük okültistiydi.Batı ezoterizminin tartışmasız en etkili eserlerinden biri olan 2.282 sayfalık dev eseri, Einstein, Thomas Edison gibi büyük bilim adamlarının ve çağın dini liderlerinin beğenisini kazanmış bir şaheserdir. Blavatskyi dostlarının ve düşmanlarının gözünden, birinci el tanıklıklarla anlatan ve Gizli öğretinin açıkça anlaşılır bir özetini veren bu kitap, teosofinin derin ve karmaşık dünyasına kolay bir giriş olacaktır.
Elinizdeki Kitap ünlü Rus Okültist Madam Blavatsky ve onun dev eseri Gizli Öğretiyi çevreleyen sırları aydınlatan yazılardan oluşmaktadır. Kadınların toplumda ikinci dereceden rol aldığı bir çağda ona maceraperest diyorlardı. Hindistanı, Tibeti, Orta... tümünü göster
Eflâtun rengi hayaller kuran bir 'suskun'un sözleridir, bu roman. İşittiğini gören, gördüğünü dinleyen, dinlediğini sessizliğin büyüsüyle sırlayan ve tüm bunların görkemini hikâye eden bir adamın alçakgönüllü dünyasına misafir olacaksınız, satırlar akıp giderken. O ise, muzip bir tebessümle size eşlik edecek, sessizce... Sayfaları birer birer tüketirken, benzersiz erguvanî düşlerin 'gerçekliği'nde semâ edeceksiniz ve bu düşlerden âdeta başınız dönecek. Hayat kadar gerçek, düş kadar inanılmaz bu dünyanın tüm kahramanlarının seslerini duyacak, nefeslerini hissedeceksiniz. Çünkü Suskunlar, sessizliğin olduğu kadar, seslerin ve sözlerin, yani musikînin romanıdır. Sonsuzluğun derin sessizliğinin 'nefesini üfleyen' ve ona 'can veren' bir adamın hayallerinin ete kemiğe bürünmüş kahramanları, en az sizler kadar gerçektir; ya da siz, en az onlar kadar bir düş ürünü... Bağdasar, Kirkor, Dâvut, Kalın Musa, İbrahim Dede Efendi, Rafael, Tağut, Veysel Bey ve diğerleri... Onlar, sessizliğin evreninden İhsan Oktay Anar’ın düş dünyasına duhûl ederek suskunluklarını bozmuşlardır. Bir meczûp aşkı tattı, bir âşıksa aşkına şarkılar yazıp ruhunu maviyle bezedi; diğeri, kaybolduğu dünyada bir sesin peşine düşerek kendini buldu. Nevâ, belki de, herkesin âşık olduğu bir kadının pür hayâliydi. Hayâlet avcısı, kendi ruhunu yakalamaya çalıştı. Zâhir ve Bâtın ise, zıtlıkların muhteşem birliğinde denge bulan iki ayrı gücün cisimleşmiş hâliydi. Suskunlar’ı okuduktan sonra aynaya bakmak, yansıyan aksinizde gerçeği görmek, gördüğünüzü işitmek ve duyduklarınızla sağırlaşıp susmak isteyeceksiniz. Sayfalar tükenip bittiğinde, kim bilir, belki de 'suskunlar'dan biri olacaksınız…
Eflâtun rengi hayaller kuran bir 'suskun'un sözleridir, bu roman. İşittiğini gören, gördüğünü dinleyen, dinlediğini sessizliğin büyüsüyle sırlayan ve tüm bunların görkemini hikâye eden bir adamın alçakgönüllü dünyasına misafir olacaksınız, ... tümünü göster
Her şeye sahip bir büyücüyü nasıl yoldan çıkarırsınız? Unutulmuş Diyarların en meşhur büyücüsü Elminster, karanlık ve tozlu bir mahzenden asırlar sonra çıkıyor. Yol göstericisi olan büyü tanrıçası Mystra ise kayıplarda. Bir yolda sürükleniyor Athalantarın Son Prensi; gizemli ve meşum Gölgelerin Hanımının pençesine düşüyor. Elminster, aslında Tüm Diyarları sarsacak bir mücadeleye ve hayatının en önemli seçimine doğru sürükleniyor. Elminsterın seçimi ne olursa olsun, Diyarlar bu seçimle sonsuza dek değişecek. Gölgevadili Güçlü ve Yaşlı Büyücünün gözler önüne serilmiş geçmişinde, bazı bilgelerin -Elminsterın ölü olarak yattığı yıllar- olarak adlandırdıkları bir zaman vardır. Orada değildim ve bir ceset görmedim, bu nedenle ben o zamana Sessiz Yıllar demeyi tercih ediyorum... Bilge Antarn Faerunun Kudretli Başbüyücülerinin Yüce Tarihi Asa Yılı civarında basılmıştır.
Her şeye sahip bir büyücüyü nasıl yoldan çıkarırsınız? Unutulmuş Diyarların en meşhur büyücüsü Elminster, karanlık ve tozlu bir mahzenden asırlar sonra çıkıyor. Yol göstericisi olan büyü tanrıçası Mystra ise kayıplarda. Bir yolda sürükleniyor Athalan... tümünü göster
Yüce elf şehri Cormanthorun güzelliğiyle dillere destan olduğu o yıllarda, Yürekdiyarları barbarların yurduydu, gökler ise dehşetengiz ejderhaların hükmü altındaydı ve elf halkı da kimseye itimat etmezdi. Niye etsinler ki? Şan şöhret peşindeki büyücüler, kibirli ve küstah savaşçılar, beyhude heveslerle durmadan kapılarına dayanıp, el emeği göz nuruyla kurdukları elf medeniyetini tehdit ediyorlardı. İşte bu zamanda Elminstera Cormanthordaki Ezgi Kulelerine gitmesi salık verilmişti. O da Eltargrimin yönettiği bu diyarda yirmi yazdan fazla ikamet etmişti. Bu süre içinde, adlarını sağır sultanların bile duyduğu sihirbazlardan dersler alıp, sihri damarlarında hissetmeyi, iradesiyle onu şekillendirmeyi öğrenmişti... Muhteşem Cormanthor şehrinin adını Myth Drannor olarak değiştiren, kudretine bir daha erişilemeyecek o sihri, Mythalı yaratanlardan ve örenlerden birisi de Faerunun en namlı büyücüsü Elminster oldu.
Yüce elf şehri Cormanthorun güzelliğiyle dillere destan olduğu o yıllarda, Yürekdiyarları barbarların yurduydu, gökler ise dehşetengiz ejderhaların hükmü altındaydı ve elf halkı da kimseye itimat etmezdi. Niye etsinler ki? Şan şöhret peşindeki büyücü... tümünü göster
Unutulmuş Diyarlar maceralarının en önemli kişilerinden biri ve Diyarların en kudretli büyücüsü olan Yaşlı Büyücü Elminsterin, yaşamının ilk zamanlarında intikamı, savaşı, öfkeyi, dostluğu, aşkı, sihri ve bir tanrıçayı tanımasının destansı hikyesine şahit olmaya çağırıyoruz hepinizi...
Unutulmuş Diyarlar maceralarının en önemli kişilerinden biri ve Diyarların en kudretli büyücüsü olan Yaşlı Büyücü Elminsterin, yaşamının ilk zamanlarında intikamı, savaşı, öfkeyi, dostluğu, aşkı, sihri ve bir tanrıçayı tanımasının destansı hikyesine ... tümünü göster
İstenmeyen yağlar. Pahalı, butik sabunlar. Maaş çekleri, güzel bir ev, zarif mobilyalar. Yalnızlık ve yabancılaşma. Tüketimin susmayan arsız çağrısı. Yalanlar ve yalanlar. Nefret ve öfke. İlk kez yayımlandığı 1996'dan beri bir yeraltı klasiği olarak anılan Dövüş Kulübü, yeni binyılın eşiğinde geçen bir anti-ütopya öyküsünü anlatıyor. Yaşadığı hayattan nefret eden, ölüm düşüncesini saplantı haline getirmiş, insani yakınlığı kanser dayanışma gruplarında arayan genç adam. Ama aynı dayanışma gruplarının bir başka müdavimi, toplum kaçkını bir genç kadın. Ve Tyler Durden; yalanlar ve mutsuzlukla dolu bir dünyaya kendi yöntemleriyle saldıran yarı çılgın bir kurtarıcı, baştan çıkarıcı bir intikam meleği. Tyler'ın felsefesine göre, tüketim kültürünün uyuşturucu etkisinden kurtulmanın yolu, fiziksel acıyla tanışarak yeniden doğmaktır. Çok geçmeden, gecenin geç saatlerinde bar bodrumlarında toplanan gizli bir dövüş kulübü ülkenin dört yanını saracaktır. Ama Tyler'ın dünyasında sınırlara ve kurallara yer yoktur. Kendi bedenini örseleyen bir müritler ordusu, toplum düzenini ve konformizmi imha etmek üzere Tyler'ın peşine takılır... Chuck Palahniuk'un ilk romanı, tüketim kültürüne, hırs ve üstünlük duygusuna, güzellik idealine ve iş dünyasına zehir zemberek bir eleştiri yöneltiyor. Palahniuk, karanlık bir mizahla desteklediği güçlü ve çarpıcı üslubuyla, yaşadığımız dünyanın çirkin suretine ayna tutuyor. Son on yılın en özgün, en sarsıcı romanları arasında sayılan Dövüş Kulübü'nü Türkçeye kazandırmaktan sevinç duyuyoruz.
İstenmeyen yağlar. Pahalı, butik sabunlar. Maaş çekleri, güzel bir ev, zarif mobilyalar. Yalnızlık ve yabancılaşma. Tüketimin susmayan arsız çağrısı. Yalanlar ve yalanlar. Nefret ve öfke. İlk kez yayımlandığı 1996'dan beri bir yeraltı klasiği ol... tümünü göster