inci, 988 adet değerlendirme yapmış.  (6/142)
Bizi Ayıran Her Şey
Bizi Ayıran Her Şey

4

Yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/11/rosie-walsh-bizi-ayran-her-sey.html ~~~*~~~ Gelecek, bir rüyanın kıvrık kenarı gibi gerçek dışı görünüyordu. belki ama ikimizi de içine aldığı su götürmezdi. Birlikte. ~~~*~~~ Sadece yedi gün yan yana olduğun bir insanı özlemenin mümkün olduğunu sanmazdım ama özlüyorum. ~~~*~~~ "Aşkın patlama gibi bir şey olması gerektiğine inanmıyorum. Aşk dramatik ya da açgözlü olmamalı, yazarlarla müzisyenlerin ona atfettiği o budalaca özelliklerin hiçbirini taşımamalı. İnandığım şey şu, biliyorsan biliyorsundur. Ben de biliyordum ve gerçek bir kavga vermeden elimden kaçmasına izin verdim, bunun için kendimi asla affetmeyeceğim." ~~~*~~~

Kağıt Kuğu
Kağıt Kuğu

7

3,5 stars yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/11/leylah-attar-kagt-kugu.html "Damian," dedim gözlerimi kapalı tutarak. "Beni kaçırdığın dünyaya geri dönmem gerektiğini biliyorum. Şimdiyle o zaman arasında ne olacak bilmiyorum ama şu anda bu yağmur, kulübe, ada ve bu anın sonsuza adar sürmesini istiyorum." Damian cevap vermedi ama parmaklarını çekti. Sorun değildi gerçi. Aslında hiç değildi çünkü Damian Caballero, onu korkutan tek şeyle baş etmeye çalışıyordu. Benimle. * * * * * Silahı indirip sehpaya, tekrar katladığım origami zürafanın yanına koydum. "Ya o ya da bu," diyerek ikisini işaret ettim. "Ya aşkı seçersin ya da nefreti çünkü biri yaşarken diğeri ölecektir." Damian gözlerini iki nesnede tutarken aynı derecede arada kalmış gibiydi. "Yarın sabah bu masada bıraktığın şeye göre Paza Del Mar'da yolları ayırıp ayırmayacağımız belli olacak. Neyi seçersen seç, seni her zaman seveceğimi bil Damian." Bana karnımdan yumruk yemişim gibi hissettiren gözlerle baktı. "Seni ancak hayal kırıklığına uğratacağımı söyledim." Yüzümü ellerimin arasına aldım. "Bana 'aşkın asla ölmeyeceğini' söyledin."

Lekeli Taç
Lekeli Taç

7

3,5 stars yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/11/erin-watt-lekeli-tac-royals-35.html "Benimle aynı üniversiteye gitmen senin için acı verisi olmaz mı sence?" "Neden?" diye sordu kayıtsızca. Onu çok iyi tanımıyor olsaydım buna kanardım ama çelik gibi sert gözlerinde acı dolu kıvılcımlar titreşiyordu. "İkimiz de neden olduğunu biliyoruz. Birbirimizi öldürürüz." Aramıza ne kadar mesafe ya da kişi koyarsak koyalım hala birbirimize çekiliyorduk. Ne kadar çabalarsak çabalayalım geçmişimizi ya da aramızdaki bağı görmezden gelemezdik. Ama bir araya geldiğimizde birbirimize dayanılmaz bir acı yaşatıyorduk. "Ben zaten ölüyüm. Bunu biliyor olmalısın. Kalbime bıçağı saplayan sendin." * * * * * "Aldatan kişiler sadece yakalandığına üzülür. Bu, yaptığını yaptığı için üzüldüğü anlamına gelmez." "Yaptığın için üzgün müsün?" diye sordum Gideon'a, yedi lise son sınıf, bir üniversite ikinci sınıf öğrencisinden oluşan halk mahkemesinde yargılanmasından dolayı biraz eğleniyordum. "Hayatımın en kötü kararıydı," dedi hemen. Dudakları kederli, hafif bir gülümsemeyle kıvrıldı. "Yaptıklarımızdan pişmanlık duymamamız gerektiğini biliyorum ama keşke geçmişe gidebilsem ve kararımı değiştirsem diyorum." "Ne gibi?" diye sordu Gideon'ın sonsuza dek aldatacağını ileri süren kız. "Evet, ne gibi?" Ellerimi kalçama koydum. "Hayatımda olanlarla ilgili seninle daha fazla konuşurdum. Senin hayatında olanlarla ilgili de daha fazla soru sorardım ki saçma salak varsayımlarda bulunmayayım. Sadece söylemek yerine seni ne kadar sevdiğimi gösterirdim." * * * * * "Savannah," diye fısıldadı, üç heceyi tam bir nakarat gibi hissettirene dek tekrar ederek. Yanağımın kıvrımını öpüp burnunu çenemde gezdirdi ve memelerimin arasındaki sıcak oyuntuyu öptü. "Savannah," diye tekrarladı. "Seni özledim." Sözlerinde gerçek bir yalnızlık vardı. Duymazdan gelemeyeceğim bir ciddiyet. "Bu sefer gitmeme izin verme," diye mırıldandım terden kayganlaşmış tenine karşı. "Vermeyeceğim. Asla vermeyeceğim. Seni seviyorum, Savannah." Kendini üzerimde tuttuğundan kolları bu çaba karşısında titriyordu. "Seni gördüğüm andan itibaren kalbim senindi. Lütfen beni geri alacağını söyle." Uzanıp onu kendime çektim, sıcak bedeni sıcak bedenime karşı. "Alacağım. Ben de seni seviyorum, Gideon. Sevmeyi bırakmak istedim ama bu imkansız. Benden asla kurtulamayacaksın."

Bir Elmanın İki Yarısı
Bir Elmanın İki Yarısı

6

yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/11/sarah-hogle-bir-elmann-iki-yars.html "İhtiyaç duyulmak ile istenmek arasında fark vardır. Bazı durumlarda ihtiyaç duyulmak hoşuma gidiyor Fakat sevişirken istenilmeye ihtiyacım var. Yatağında işini bitiren herhangi bir adam olamam. Seninle bağ kuramadan, rutine bağlanmış bir şekilde seks yapmayacağım. Seninle olmaz. Derin bir bağ kurduğum insan olmalıydın, Naomi." "Bir bağımız var." Ah Tanrım, bu ses bana mı aitti? Kulağa çok zırvalıyormuşum gibi geliyordu. Yalan söyleme yeteneklerim son günlerde birbirimize karşı bir şekilde dürüst olmamız yüzünden darbe almıştı. "Beni görmeyi bıraktın, Naomi. Beni istemeyi bıraktın. Ne zaman iletişimi kesmeye başladığını anladığım bir gün öğreneceksin. Bu hayatımda yaşadığım en kalp kırıcı deneyim. Hiç durmuyor. Sürekli bunu yaşıyorum. Ne zaman kabul edilmediğim kafanın içine çekilsen, seni geri getirmeye çalışıyorum." * * * * * Ona bakmadan duramadım. Konuşma şekli, sanki bana istediğim her şeyi teklif ediyormuş gibiydi. Güvenmek için sabırsızlanıyordum ama ona verdiğim oldukça önemli bir parçam vardı ki henüz karşılığını vermemişti. "Ama hala beni sevdiğini söylemedin." "Bu doğru değil." "Söylemedim." "Sürekli söylüyorum, sadece oldukça sessiz bir şekilde yapıyorum. Sen başka bir odadayken veye telefonu kapattıktan hemen sonra söylüyorum. Kulaklıklar kulağındayken söylüyorum. Kapıyı ardından kapattığında söylüyorum. Bana baktığın her seferinde aklımdan söylüyorum." Nefeslerimiz birbirine karışacak kadar yakınıma geldi. Buna söyleyecek en doğru şeyin ne olduğunu bilmiyordum ama şansa Nicholas biliyordu. Beni anlıyordu. Yüzümü elleri arasına alıp dudaklarını benimkilere dokundururken bakışları yumuşacıktı. Gülümsemesiyle dudaklarının kenarı kıvrıldı. "Elbette seni seviyorum, Naomi. Seni sevmeyi hiç bırakmadım."

Bizimle Başladı Bizimle Bitti
Bizimle Başladı Bizimle Bitti

9

4,5 stars yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/11/colleen-hoover-bizimle-baslad-bizimle.html "Benimle birlikte olmak istemiyorsan... Lütfen, bana hemen şimdi söyle Lily. Çünkü seni onunla gördüğümde... Bu canımı yaktı. Bir daha asla, bunu hissetmek istemiyorum. Eğer şimdi bu kadar çok canımı yakıyorsa, bundan bir sene sonra bana neler yapabileceğimi düşünmek bile beni korkutuyor." Gözyaşlarının yanaklarımdan aşağıya aktığını hissedebiliyordum. Ellerimi onun ellerinin üzerine koydum ve başımı iki yana salladım. "Başka hiç kimseyi istemiyorum, Ryle. Sadece seni istiyorum." Kendini zorlayarak gülümsedi. Bu, bir insanın yüzünde gördüğüm en hüzünlü gülümsemeydi. Beni kendisine doğru çekti ve sarıldı. O, dudaklarını başımın yanına yaslarken, bende kollarımı sımsıkı ona doladım. "Seni seviyorum Lily. Tanrım, seni seviyorum." * * * * * "Lily," diye fısıldadı bana sımsıkı sarılırken. "Şu anda duymak istediğin son şeyin bu olduğunu biliyorum ama bunu söylemek zorundayım çünkü çok defa sana gerçekten söylemek istediğimi söylemeden gittim." Bana bakmak için geri çekildi ve gözyaşlarımı gördüğünde yanaklarıma götürdü. "Gelecekte... Bir mucize olur da kendini yeniden aşık olacak durumda bulursan... Bana aşık ol." Dudaklarını alnıma bastırdı. "Sen hala en sevdiğim insansın Lily. Hep öyle kalacaksın." * * * * * "O fotoğrafı, çektikten sonraki gün yaptırdım," dedi. "Aylardır dairemde duruyor çünkü sen, hayatımda görüdğüm en güzel şeydin ve her gün ona bakmak istiyordum." Ah. "Ve kapına geldiğim o gece var ya? Çünkü hayatım boyunca hiç kimse senin gibi aklıma girip, çıkmamak için direnmedi. Bununla nasıl baş edeceğimi bilmiyordum. Ve bu hafta sana çiçek göndermemin nedeni, hayalinin peşinden gittiğin için seninle gerçekten ama gerçekten gurur duymamdı. Sana her içimden geldiğinde çiçek gönderecek olsaydım, o çiçeklerle dairene sığmazdın. Senin canını yakıyorum ama benim de canım yanıyor. Ve bu geceye kadar... Bunun nedenini bilmiyordum." Bunları söyledikten sonra konuşacak gücü nasıl bulduğum hakkında hiçbir fikrim yoktu. "Neden canın yanıyor?" Alnını alnıma dayadı ve "Çünkü," dedi "ne yaptığım hakkında hiçbir fikrim yok. Farklı bir insan olmak istememe neden oluyorsun. Ya senin ihtiyacın olan insana, nasıl evrileceğimi bilmiyorsam? Bunların hepsi benim için yeni ve sana, seni sadece bir geceden çok daha uzun bir süre için istediğimi kanıtlamak istiyorsam?"

Prensin Gelini (Effingtons #4)
Prensin Gelini (Effingtons #4)

8

yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/11/victoria-alexander-prensin-gelini.html "Bu evliliği bitirmek istemiyorum, Nige." Bu sözcükler daha ağzından çıkarken Rand bunların ne kadar doğru olduklarını fark etti. "Neden?" "Çünkü ben..." Neden? Asıl soru buydu, değil mi? Bu basit bir onur meselesi değildi ama bu noktada Rand, nereden bakılırsa bakılsın, Jocelyn'i yıkmıştı. Bu skandal endişesinden de değildi. Hoşuna gitsin timesin, bu evliliğin bozulması zaten skandal olurdu. Bunun guru ya da sorumlulukla ilgisi yoktu. "Sen ne?" diye ısrarla sordu Nigel. Rand yanıt kehribar sıvının içinde yüzüyormuş gibi gözlerini bardağına dikti. Jocelyn'in gözlerinin rengiydi bu. "Ondan vazgeçmek istemiyorum," dedi Rand hafif bir sesle. "Hiçbir zaman." "Çünkü?" "Çünkü..." Rand derin bir nefes alıp dayısının gözlerin baktı. "Ondan ayrı yaşayabileceğimi sanmıyorum. Tek bir gün, tek bir dakika bile." Rand başını salladı. "Jocelyn benim ilk başta bir eşte olmasını istediğim özelliklere sahip bir kadın değil ama her geçen gün daha çok benim istediğim kadın oluyor. Ya da belki ihtiyacım olan kadın. Bundan sonra hayatımı yanımda Jocelyn'le birlikte gözümde canlandırabiliyorum ve gördüğüm şey çok hoşuma gidiyor." Rand omuz silkti. "Tüm bunlar çok kafa karıştırıcı." "Bu aşk, evlat." *** "Önce onun kalbini kazan Rand. Ve sabırlı ol. Beklemene değecektir. Aşık bir kadından daha sadık, daha neşeli ve daha tutkulu bir şey yoktur. Ve bir kadın için iyi bir erkeğin aşkından daha iyi bir şey yoktur."

Pahabiçilemez (Amato Kardeşler #3)
Pahabiçilemez (Amato Kardeşler #3)

7

3,5 stars yorum : https://illekitap.blogspot.com/2021/10/winter-renshaw-paha-bicilemez-amato.html "Bu son birkaç gün..." Derin bir nefes alıyorum. "Bilmiyorum, Daphne. Sinir bocuzu ve can sıkıcıydı... ve harika... ve inanılmaz. Aynı şekilde hissedip hissetmediğinden emin değilim fakat her şeyi göze önüne aldığımda, onları bir milyon dolara değişmem. Seninle olmak, seni tanımak... ve seninle birlikteyken rahatım. Çok gerçek. Zahmetsiz, şimdiye kadar hiç kimseyle yaşamadığım bir şey. Ben..." "Ben de seni tekrar görmek istiyorum." Ağzını yarım büzüyor ve mavi gözleri parlıyor. Sanki bunca zamandır benim ilk hamleyi yapmamı beklemiş gibi. "Telefonunu ver." Uzatıyorum ve geri vermeden önce numarasını kaydediyor. "Gitmek zorundayım," diyor, kiralık arabanın şoför tarafına bakıyor. "Beni ara, tamam mı? Bu senin çapkınlık dalaverelerinden biri değil, öyle değil mi?" Sırıtarak başımı sallıyorum. "Hayır, Daphne. Asla senin kabini kırmam." * * * * * Eğer her zaman yaptığım şeyi yaparsam, her zamanki gibi sonuçlanır. Yalnız ve kendimi çoğu erkeğin sadece hayalini kurabildiği türden bir cennet hayatı yaşayan bekar birisi olduğuma ikna ediyor olurum. Ama artık istediğim bu değil. Çünkü istediğim o. Ve şimdi ölümüne savaşacağım. * * * * * "Bütün hayatım boyunca," diyorum, "işler ok zorlaştığında kaçtım. Bir şeyler beni rahatsız mı ediyor? Hoop. Oradan kaçıyorum. Fakat son birkaç hafta bir şey bunları değiştirdi ve bunun sebebi sensin. Sürekli uzaklaşmak isteyen parçam? Artık eskisi kadar güçlü değil. Artık bir kaçış istemiyorum, Daphne. Sadece seni istiyorum." Nefes vererek uzaklara bakıyor. "Ve sen de beni istiyorsun," diyorum. "Sadece bunu kabul etmekten çok korkuyorsun. Kalbinin kontrolünü başka birine vermekten çok korkuyorsun." Daphne gözlerini benimkilere çeviriyor. "Geçmişte kalbini verdiğin erkekler onu bir kenara atmış. Değerini bilememiş," diyorum. "Fakat ben bunu yapmayacağım, Daphne. Sana söz veriyorum."