Arada bu tarz kitaplar okumak iyi geliyor, Amerikalıların Chick Lit dedikleri tarzda kitaplar. Okuyup iyi vakit geçiriyor ve unutuyorsunuz. Bu da kendi tarzı içinde eğlenceli bir kitaptı.
"Madalyonun İçi" kitabından sonra vakit kaybetmeden okuduğum bu kitap da en az diğeri kadar sürükleyiciydi. Psikolojiye ilgisi olanlar mutlaka okumalı.
Psikolojiye meraklıysanız veya değişik insan öyküleri ilginizi çekiyorsa bu kitabı şiddetle öneririm. Dr.Gülseren Budayıcıoğlu'nun kendi hastalarından esinlenerek yazdığı, psikoterapi seansları boyunca yaşananların anlatıldığı sürükleyici bir kitap.
Kalın bir roman oluşu ve benim tarihi kitaplardan sıkılıyor olmam dolayısıyla uzunca süre erteledim okumayı. Ama ön yargılarım yersizmiş, elimden bırakamadan bir solukta okudum diyebilirim. Akıcı bir anlatımı var, kesinlikle insanı sıkmıyor. Herkesin okuması gereken bir kitap bence.
Çok yakın bir geçmişte Avrupa'nın göbeğinde yapılan bir soykırım, insan kitabı okudukça isyan ediyor olanlara, gerçek bir hayat hikayesi oluşu daha da derinden etkiliyor. Ben okurken insanlığımdan utandım, bunları yapanlar insan olamaz bence. Mutlaka okunmalı, Bosna'daki esir kamplarında Müslümanlara yapılan eziyetler unutulmamalı. (işkenceciler arasında Müslümanlar'ın da oluşu daha da korkunç)
Çok etkileyici bir roman, Buket Uzuner'in en sevdiğim romanlarından biri.
Beğenmeyen azınlıktanım ben de, istatistikçi olmama rağmen dili çok sıkıcı geldi, okuyalı epey zaman oldu ama sonuçta sevmediğimi hatırlıyorum.