Marcel Proustun dev yapıtının altıncı cildi Albertine Kayıp, tam da Mahpusun bittiği yerden başlıyor: Mademoiselle Albertine gitti! Hizmetçi Françoiseın bu ünleminin yankısı, romanı genişleyen halkalarla kuşatıyor: Andreeyle yüzleşme, birbirini izleyen telgraflar, Boulogne Ormanındaki sarışın, birbirini yankılayan Combray ve Venedik...Geltinin ardından, bir gondol gezintisinde ağır ağır açılan yeni ufuklar.
Marcel Proustun dev yapıtının altıncı cildi Albertine Kayıp, tam da Mahpusun bittiği yerden başlıyor: Mademoiselle Albertine gitti! Hizmetçi Françoiseın bu ünleminin yankısı, romanı genişleyen halkalarla kuşatıyor: Andreeyle yüzleşme, birbirini izleyen telgraflar, Boulogne Ormanındaki sarışın, birbirini yankılayan Combray ve Venedik...Geltinin ardından, bir gondol gezintisinde ağır ağır açılan yeni ufuklar.
bu kitabı elime aldığımda, içine girip kaybolmuş, çıkmak istememiştim
serinin, kanımca bilinç akışı tekniğinin en yoğun kullanıldığı kitabı, olaylar çok az yer tutuyor.
Kahramanımız yine çelişkileriyle, tutkularıyla karşımızda. Kitap boyunca Albertine'in akıbeti, yaşamına dair detaylar merak unsuru oluşturuyor.
282 sayfa