Namık Kemalin temel düşünceleri kendi metinlerine dayanarak kısaca özetlenecek olursa: İnsan özgür doğar... Birinin özgürlüğü başka bir kişinin özgürlüğüyle sınırlı olmalıdır... En büyük güç, toplumdadır; onun için kişilerin özgürlüğünün korunması topluma verilir... Devletin asıl görevi, adaleti yerine getirmektir... Vatan, coğrafyadan çok millet hayatıyla kaynaşan bir tarih mirasıdır... Özgürlük, insanlık düşüncesinin ürünüdür.Edebiyat-ı sahiha (Yalın Edebiyat) sözünü kullanmayı seven Namık Kemal, romantizmin etkisinde ve divan edebiyatının karşısındadır. Namık Kemal, romanı gerçekleşmemişse bile gerçekleşmesi mümkün olan bir olayı ahlaka, geleneklere, duygulara ve olasılıklara uygun ayrıntılarla anlatmak diye tanımlar; tiyatroyu, insanlığın durumunu anlatan eğlencelerin en faydalısı diye niteler.İkinci cildi yazılmamış olan Cezmi, tarihi bir romandır. Kırım Şehzadesi Adil Giray, İran Kraliçesi Şehriyar, şah kızı Perihan ve sipahi Cezminin Osmanlı-İran savaşları sırasındaki serüvenleri romantizmin bütün işaretlerini taşıyan hayali bir hikâyedir.
Namık Kemalin temel düşünceleri kendi metinlerine dayanarak kısaca özetlenecek olursa: İnsan özgür doğar... Birinin özgürlüğü başka bir kişinin özgürlüğüyle sınırlı olmalıdır... En büyük güç, toplumdadır; onun için kişilerin özgürlüğünün korunması topluma verilir... Devletin asıl görevi, adaleti yerine getirmektir... Vatan, coğrafyadan çok millet hayatıyla kaynaşan bir tarih mirasıdır... Özgürlük, insanlık düşüncesinin ürünüdür.Edebiyat-ı sahiha (Yalın Edebiyat) sözünü kullanmayı seven Namık Kemal, romantizmin etkisinde ve divan edebiyatının karşısındadır. Namık Kemal, romanı gerçekleşmemişse bile gerçekleşmesi mümkün olan bir olayı ahlaka, geleneklere, duygulara ve olasılıklara uygun ayrıntılarla anlatmak diye tanımlar; tiyatroyu, insanlığın durumunu anlatan eğlencelerin en faydalısı diye niteler.İkinci cildi yazılmamış olan Cezmi, tarihi bir romandır. Kırım Şehzadesi Adil Giray, İran Kraliçesi Şehriyar, şah kızı Perihan ve sipahi Cezminin Osmanlı-İran savaşları sırasındaki serüvenleri romantizmin bütün işaretlerini taşıyan hayali bir hikâyedir.
Tarihi roman sevenler için güzel bir seçim olabilir.
Yazıldığı döneme ve Şah devri İran'ıyla yapılan savaşları ustaca anlatması bakımından sadece 19. yüzyılın değil, Türk edebiyatındaki en iyi tarihi romanlar arasında yer alması gereken kitaptır. Tavsiye ederim.