Düşlediğimiz Yerde (Pine River Serisi 1)

Luke, Pine River isimli bir kasabada aile yadigarı bir çiftlikte büyümüştür. Babası  hasta kardeşinin hastane masraflarını ödemek için, arkadaşından aldığı para karşılığı çiftliklerini ona vermiştir. Tabii sonunda aldığı parayı ödeyince, çiftliği yeniden alacaktır. Fakat bu adam ölür ve çiftlik miras olarak 3 kız kardeşe kalır. Şehir dışında yaşayan Luke bunları sonradan öğrenir ve işlerini bırakıp, ailesinin yanına döner.
Diğer tarafta Medaline  kardeşlerinin olduğunu, çiftlik miras kaldığını bilmesi bir yana, babasını bile tanımlamaktadır. Yine de bu çiftliği görmek için Pine River'a gelir.
Bilindik romantik komedi havasında bir kitap. Tek fark anlatımın iki karakterin çevresinden olmasının yanı sıra, bazı bölümlerin Luke'un hasta kardeşi Loe'nun ağzından da aktarılması.
Yazarın diğer kitaplarına göre; Pine River serisinin ilk kitabını sönük bulduğumu söyleyebilirim. Yine de serinin devamını okumak isterim. Bazen ilk kitaplar da biraz tutukluk olabiliyor.

Grant Tyler hovarda ve baba olma konusunda berbat bir adamdır. Üç farklı kadından nafakalarını ödemeyi biel hatırlamadığı üç çocuğu vardır. Fakat ölmek üzereyken her şeyi çocuklarına bırakır. Bırakabileceği tek şey ise Yuva Çiftliğidir.

Madeline her zaman annesi ve babası ile gerçek bir evde yaşadığı, annesinin kendisi ile ilgilendiği hayatın hasreti çekmiştir. Fakat annesiyle hayatlarının büyük bir bölümünü kıt kanaat geçirmişler, kim onları kabul ederse oraya yerleşmişler, annesinin tanıştığı erkeklerin parasıyla yaşamışlardır. Bir babasını olduğunu bile bilmezken öldüğünü öğrenir. Babasının yokluğu hayatında asla doldurulamayacak gibi görünen bir boşluktu. Babasını bir kez görmüş sonra haber alamamıştır. Kendisine bunu unutturmuşken ölüm haberini alır. Birde çiftlik ve iki kız kardeş bırakmıştır. Özenle kurduğu hayatını alt üst etmeye niyeti yokken arkadaşı babası kendisini terk ettiği için bir adamın kendisi için derin hisler besleyeceğine inanmadığını ve gidip sorularının cevabını bulmasını söyleyince birkaç gün kalacağını düşünerek gider.

Luke Kendrick okulu için gidip hayatını değiştirmişken annesi hastalanınca masraflar, babası ve kardeşine bakmak, her şeyin yolunda gittiğinden emin olmak için evine dönmüştür. Annesi öldükten sonrada geri dönmüş okulunu bitirmiş, mimar olmuş, kendi işini kurmuştur. İşlerine yoğunlaştığı dönemde ailesinin yardımına ihtiyacı olur. Eve dönerken lastik değiştirmeye çalışan Madeline'i görür ve yardım eder. Bu ilk karşılaşmadan sonra karşılaşmaların devamı gelir.

Luke Yuva Çiftliğinde büyümüştür. Kardeşinin hastalığı için paraya ihtiyaçları olduğundan babası elindeki tek şeyi para karşıiığın da arkadaşı Madeline'nin babasına vermiştir. Sonra çiftliği aynı fiyattan geri alacakken alamadan arkadaşı ölmüş ve çiftlik kızlarına kalmıştır. Birde babaları çiftliği eve dönüşler, tekrar kavuşmalar ve düğünlerin adresi yapmak gibi bir fikri vardır. Babaları kızlarının bunu gerçekleşmesini sağlayacak bir takım olduklarını düşünmüştür.
Madeline'nin çiftliği satıp hayatına geri dönme düşüncesi varken Luke'de tekrar aile çiftliklerini alma düşüncesindedir. Böylece bir araya gelen ikili bir yandan çiftlik ile bir yandan da hisleri ile uğraşır. Madeline üç hafta yaşadığı yerde yirmi dokuz yılda yaşadığından daha fazla şey yaşar. Kendini dünyadan ne kadar fazla soyutladığını anlar ve sonunda hayatlarını yoluna koyarlar.

Yazarın diğer kitaplarından daha farklıydı tarzı dışında daha basitti. Bazı bölümler Luke'un kardeşinin ağzından anlatılıyor bu bölümler güzeldi.