Görünmez Adam

Iping kasabası sakinleri onu ilk gördükleri zaman, bir pardösü giyiyor ve gözlük takıyordu tepeden tırnağa tüm vücudu bandajla sarılmıştı. Gizlediği kimliği ve garip davranışları, nedeniyle kasaba sakinleri ona sorular sorup, onun canın sıkılmasına sebep olmuştu. Önceleri, kasabalılar, onun başına korkunç bir kaza gelmiş olduğunu düşündüler. Ama gerçek, çok daha tüyler ürperticiydi. Bu gerçek açığa çıkmaya başladığında, sadece bir tek şeyin kesinliğinden emin olmuştu kasaba halkı: Bu yabancı bir ruh hastasıydı ve çevresindeki insanlara zarar vererek huzur buluyordu. İlk baskısı 1897 yılında yapıldığında, Görünmez Adam HG Wellsin, insanca değerleri önemsemeyen bilimin verebileceği zararlar hakkında dünyamızı haklı uyarısı olarak kabul edildi.


******

Soğuk bir kış günü, kimselerin uğramadığı Iping Kasabasına karlar arasından, sargılar içinde, en ufak bir yeri bile görünmeyen tuhaf bir yabancı çıkagelir. Kimdir bu yabancı? Kendi halinde deneyleriyle uğraşan bir bilimadamı mı, polisten kaçmaya çalışan bir kanun kaçağı mı, yoksa bütün o giysilerinin altında bombalar taşıyan bir şüpheli mi? Görünmezliğin kendisine binlerce avantaj sağlayacağını ve istediklerini elde edeceğini sanan yabancı için işler pek umduğu gibi gitmez. Havada uçuşan eşyalar, kaybolan paralar, kimin kime vurduğunun belli olmadığı kavga gürültü arasında gittikçe trajik bir hal alan yabancının öyküsü, toplumun da en az kendisi kadar tuhaf olduğunu ortaya çıkaracak ve sonunda kendisine biçilen rolle dehşet saçmaya başlayan yabancı, belki de yabancılığının kurbanı olacaktır. Hem bilimkurgunun hem de Wellsin başyapıtlarından biri...

************

Yabancı, yılın son karının keskin bir soğuk ve rüzgârla savrulduğu bir Şubat günü, kalın eldivenli elindeki küçük siyah bavuluyla, Bramblehurst tren istasyonundan yürüyerek geldi. Adam tepeden tırnağa sarınıp sarmalanmıştı ve yumuşak fötr şapkasının kenarları burnunun parlayan ucundan başka her yerini örtüyordu. Kar, omuzlarında, yakasında ve elindeki bavulun üzerinde tepecikler oluşturmuştu. Araba ve Atlar Hanına sendeleyerek girdi ve bavulunu elinden yere bıraktı. Bir canlıdan çok ölüyü andırıyordu. �Ateş!� diye bağırdı, �Tanrı aşkına, bir oda ve ateş istiyorum.� Ayaklarını yere vurarak üzerindeki karları silkelemeye koyuldu. Sonra, Bayan Hallü izleyerek, konuşmak üzere, konuk salonuna doğru yürüdü. Koşullarda anlaşılıp masanın üzerine bir çift altın lira atıldıktan sonra, yabancının hana yerleşmesi gerçekleşti. Bu arada Bayan Hall ocağı yaktı ve adama kendi elleriyle bir yemek hazırlamak üzere mutfağa geçti. Kış vakti herhangi birinin Ipinge gecelemeye gelmesi doğrusu inanılamayacak kadar büyük bir şanstı.

******

Iping kasabası sakinleri onu ilk gördükleri zaman, bir pardösü giyiyor ve gözlük takıyordu tepeden tırnağa tüm vücudu bandajla sarılmıştı. Gizlediği kimliği ve garip davranışları, nedeniyle kasaba sakinleri ona sorular sorup, onun canın sıkılmasına sebep olmuştu. Önceleri, kasabalılar, onun başına korkunç bir kaza gelmiş olduğunu düşündüler. Ama gerçek, çok daha tüyler ürperticiydi. Bu gerçek açığa çıkmaya başladığında, sadece bir tek şeyin kesinliğinden emin olmuştu kasaba halkı: Bu yabancı bir ruh hastasıydı ve çevresindeki insanlara zarar vererek huzur buluyordu. İlk baskısı 1897 yılında yapıldığında, Görünmez Adam HG Wellsin, insanca değerleri önemsemeyen bilimin verebileceği zararlar hakkında dünyamızı haklı uyarısı olarak kabul edildi.


******

Soğuk bir kış günü, kimselerin uğramadığı Iping Kasabasına karlar arasından, sargılar içinde, en ufak bir yeri bile görünmeyen tuhaf bir yabancı çıkagelir. Kimdir bu yabancı? Kendi halinde deneyleriyle uğraşan bir bilimadamı mı, polisten kaçmaya çalışan bir kanun kaçağı mı, yoksa bütün o giysilerinin altında bombalar taşıyan bir şüpheli mi? Görünmezliğin kendisine binlerce avantaj sağlayacağını ve istediklerini elde edeceğini sanan yabancı için işler pek umduğu gibi gitmez. Havada uçuşan eşyalar, kaybolan paralar, kimin kime vurduğunun belli olmadığı kavga gürültü arasında gittikçe trajik bir hal alan yabancının öyküsü, toplumun da en az kendisi kadar tuhaf olduğunu ortaya çıkaracak ve sonunda kendisine biçilen rolle dehşe... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
8 puan

Sussex'te, İping kasabasına bir gelen bir yabancı, halkın merakını cezbedecektir. Yaşanan tuhaf olaylar örgüsü, şüpheleri yabancının üzerinde toplayacak, hakkında çok sayıda önermenin sunulduğu bir fenomene dönüşecektir. Kanundan kaçan bir suçlu mudur? Deneyleri üzerinde çalışmak için inziva arayan bir bilim adamı mıdır? Bir hayalet? Belki de hırsız? Kimdir bu adam? Şüpheler ve cahilliğin toplumun dışına ittiği bu münzevi, ona biçilen rolü sonunda kabul edecek, kendi türüyle olan son bağlarını koparıp bir caniye dönüşecektir...

Yazar, büyüklük düşleriyle yanıp tutuşan genç bir bilim adamının trajik ve düşündürücü hikayesini, merak öğesini ustalıkla kullanarak anlatmış okuruna. Toplumdışına kendi arzusuyla çıkan ancak geri dönemeyen bu adam her geçen gün biraz daha insanlıktan uzaklaşıyor ve sağlıksız bir ruh haline giriyor. Adını vermediği için, halkın ona yaklaşımı şüphe ve korkuyla biçimlenmiş cahil görüşlerden öteye gidemiyor: Kimisi yabancının bedeninin beyaz ve siyah ırkın renk parçalarından oluşmuş bir melez olduğunu düşünürken, kimisi de kiliseye gitmediği, gün ışığında ender görüldüğü için onun bir hayalet, vampir gibi doğaüstü bir varlık olduğunu düşünüyor. Tekdüze hayatlarına bir merak nesnesi girmiş olan insanlar, yabancının tek talep ettiği şeyi ona çok görüyorlar: Yalnızlık. Arı kovanına çomak soktuklarının farkında olmayan halk, bir canavarın son rotüşlarını atıyor...

Sıfatların, tanımların ne kadar önemli olduğunu vurgulayan bu içi boş adamı, herkes bir görüşle doldurmaya çalışıyor. "Kendini saklıyorsa mutlaka bir suçu olmalı" inancı, yabancıyı insanlardan daha da uzaklaştıran kabalıklarla ifade ediliyor. Ona biçilen rolü sonunda kabul eden yabancı, hayatını tıpkı onun gibi toplumdışı olan bir dilenci vasıtasıyla sürdürmeye çalışıyor; yemek ve para çalıyor, konuşmak gibi basit insanı bir ihtiyacı onunla gidermeye çalışıyor. Gururuna yenilen yabancı görünmez olduğunu ilan ederek son bağlarını da koparmış oluyor, insan ırkıyla. Hayvan gibi yaşamaya zorlanan, çırılçıplak gezen bu adam ufak da olsa hala insanlığını tutunmaya çalışıyor: Giyinik değilken yemek yememek gibi kendine koyduğu kurallar bu duruma vurgu yapan motifler.

Farklı olana saldırma, ötekileştirme gibi motifleri ustalıkla kullanan yazar, bilim kurgunun en güzel eserlerinden birine imza atarken, okuru peşinden sürüklüyor. Keyifli ve akıcı bir okuma sunan çok güçlü bir eser.

9 puan

diğer kitaplarını da okumalı.

8 puan

Profil Resmi
7 puan

Kitabı fazla beğenemedim. Görünmez Adam diyince daha büyük bir fantastik hikaye bekliyordum. Kasabadaki insanlardan kaçan bir adamı anlatıyor. Ben daha çok seri katil, avcı yada kaçık bilim adamı tarzı bir kahraman bekliyordum. Bu durum pek hoşuma gitmedi. Yine de okuması akıcı ve özellikle sonlara doğru heyecanı artıyor. Bazı bölümler ama çok gereksiz eklenmiş. Aynı olayı bir de kasabadaki herhangi birinin gözünden tekrar anlatıyor. Onun yerine hikaye derinleştirilseymiş daha güzel olabilirmiş. 7/10

9 puan

H. G. Wells kesinlikle bir deha...bilim kurgu türünün öncülerinden birisi olduğu kesin. Hayal gücü konuysa bence bir numaralı yazar.

Profil Resmi
3 puan

Okurken boğulduğum kitap. Bitirmedim de zaten. Sırf zamanına göre farklı bir bakış açısı getiriyor diye 3 puan verdim.


Baskı Bilgileri

287 sayfa


ISBN
9786055575427

Diğer baskılar


Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

setenayk solsoledo omd Tolga Sağsöz ugurcetin
45 kişi

Okumak İsteyenler

schrödinger's cat pampasinho HoRu-ki kurabiye portakallicilek
22 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski