Daha önce Utanç Bitti ve Gündelik Mutluluğa Alışma adlı kitaplarını yayımladığımız Anja Meulenbeltin bu kez bir başka kitabını sunuyoruz: Hayranlık.Meulenbelt bu kitapta yazarlık hayatında giderek daha başarılı olan bir kadının, aşk hayatındaki sıkıntılarını anlatıyor. Kitapları yeni basımlar yapan, yabancı dillere çevrilen, medyada sık sık görülen, sosyalist/feminist çevrelerde çok tanınan ve iki kadına birden âşık olan ünlü bir yazardır bu. Değişi,k kentlerde verdiği konferanslara, imza günlerine katılan kadınlarla yaşadığı çoğalmanın ardından gelen gecelerde, otel odalarında ve yolculuklarda yalnızdır...Yazarlığından kalan zamanlarda âşık olduğu kadınlarla balık lokantalarında şarap içerek bakışmalarına, sakınmasız bir biçimde sevişmelerine, beraber televizyon seyretmelerine rağmen koşulsuz sevgiyi ve onayı yaşayamadığı için yalnızdır...Heteroseksülellerle didişmekten, ideolog kadınlarla tartışmaktan, geceleri otel odalarında sevgililerinden telefon beklemekten, gündelik düşkırıklıkları yaşamaktan bıkar ve daktilosonun başına oturur. Geriye tek şey kalmıştır: alkış ve hayranlık.Meulenbelt, yine içten, pervasız ve cesur...
Daha önce Utanç Bitti ve Gündelik Mutluluğa Alışma adlı kitaplarını yayımladığımız Anja Meulenbeltin bu kez bir başka kitabını sunuyoruz: Hayranlık.Meulenbelt bu kitapta yazarlık hayatında giderek daha başarılı olan bir kadının, aşk hayatındaki sıkıntılarını anlatıyor. Kitapları yeni basımlar yapan, yabancı dillere çevrilen, medyada sık sık görülen, sosyalist/feminist çevrelerde çok tanınan ve iki kadına birden âşık olan ünlü bir yazardır bu. Değişi,k kentlerde verdiği konferanslara, imza günlerine katılan kadınlarla yaşadığı çoğalmanın ardından gelen gecelerde, otel odalarında ve yolculuklarda yalnızdır...Yazarlığından kalan zamanlarda âşık olduğu kadınlarla balık lokantalarında şarap içerek bakışmalarına, sakınmasız bir biçimde sevişmelerine, beraber televizyon seyretmelerine rağmen koşulsuz sevgiyi ve onayı yaşayamadığı için yalnızdır...Heteroseksülellerle didişmekten, ideolog kadınlarla tartışmaktan, geceleri otel odalarında sevgililerinden telefon beklemekten, gündelik düşkırıklıkları yaşamaktan bıkar ve daktilosonun başına oturur. Geriye tek şey kalmıştır: alkış ve hayranlık.Meulenbelt, yine içten, pervasız ve cesur...
157 sayfa