Elias Canetti İnsanın Taşrası adıyla yayımladığı notlar için şöyle diyor: Notlar insanın içinden geldiği gibi kaleme alınan, birbiriyle çelişen yazılardır. Kimi zaman dayanılmaz bir gerilimden, ama çoğu kez de aşırı bir hafife almaktan kaynaklanan esintileri içerir... İnsan çok yönü, binlerce yönü bulunan bir varlıktır -en büyük şansı ve mutluluk kaynağı da budur; ve insan ancak belli bir süre sanki böyle bir varlık değilmşi gibi yaşayabilir. Kendini amacının kölesi gibi hissettiği anlarda, insana yardımcı olabilecek tek çare vardır: Eğilim ve yeteneklerinin çokyönlülüğüne boyun eğip, kafasından geçenleri hiçbir ayıklama yapmaksızın kâğıda dökmek. Sanki hiçbir yerden gelmiyormuş, hiçbir yere de götürmüyormuş gibi çıkmalıdır bunlar, ve yazılanların çoğunlukla kısa, ani, denetimden uzak, işlenmemiş, iddiasız ve amaçsız olacaktır. Başka zamanlar bir sıkıdüzen içinde çalışan kalem sahibi, kısa bir süre için esintilerinin gönüllü oyuncağı olur. Kendisinden kaynaklanabileceğini asla akla getirmediği, gçemişine, inançlarına, dahası biçemine, utanma duygusuna, gururuna ve başka zamanlar büyük bir dirençle savunduğu doğruluğuna ters düşen şeyler yapar. Sonunda, bütün bunları başlatmış olan baskı kalkar ve insan hafifleyip, bir tür mutluluk duygusu içerisinde en gelişigüzel biçimde not düşebilir. En iyisi böylece oluşanı -bu yoldan çok yazı oluşur- hiç göz önünde tutmaksızın bir yana bırakmaktır. Uzun yıllar boyunca bunu yapmayı başarabilen insan bu tür notlar için hayat damarı anlamına gelen doğallığa beslediği güveni korumuş olur; çünkü bu güven bir kez yitirildi mi, sözü geçen notları tutmak da artık bir işe yaramaz.
Elias Canetti İnsanın Taşrası adıyla yayımladığı notlar için şöyle diyor: Notlar insanın içinden geldiği gibi kaleme alınan, birbiriyle çelişen yazılardır. Kimi zaman dayanılmaz bir gerilimden, ama çoğu kez de aşırı bir hafife almaktan kaynaklanan esintileri içerir... İnsan çok yönü, binlerce yönü bulunan bir varlıktır -en büyük şansı ve mutluluk kaynağı da budur; ve insan ancak belli bir süre sanki böyle bir varlık değilmşi gibi yaşayabilir. Kendini amacının kölesi gibi hissettiği anlarda, insana yardımcı olabilecek tek çare vardır: Eğilim ve yeteneklerinin çokyönlülüğüne boyun eğip, kafasından geçenleri hiçbir ayıklama yapmaksızın kâğıda dökmek. Sanki hiçbir yerden gelmiyormuş, hiçbir yere de götürmüyormuş gibi çıkmalıdır bunlar, ve yazılanların çoğunlukla kısa, ani, denetimden uzak, işlenmemiş, iddiasız ve amaçsız olacaktır. Başka zamanlar bir sıkıdüzen içinde çalışan kalem sahibi, kısa bir süre için esintilerinin gönüllü oyuncağı olur. Kendisinden kaynaklanabileceğini asla akla getirmediği, gçemişine, inançlarına, dahası biçemine, utanma duygusuna, gururuna ve başka zamanlar büyük bir dirençle savunduğu doğruluğuna ters düşen şeyler yapar. Sonunda, bütün bunları başlatmış olan baskı kalkar ve insan hafifleyip, bir tür mutluluk duygusu içerisinde en gelişigüzel biçimde not düşebilir. En iyisi böylece oluşanı -bu yoldan çok yazı oluşur- hiç göz önünde tutmaksızın bir yana bırakmaktır. Uzun yıllar boyunca bunu yapmayı başarabilen insan bu tür notlar için hayat damarı anlamın... tümünü göster
Karton Cilt, 367 sayfa
2004 tarihinde, Payel Yayınları tarafından yayınlandı