Kahperengi

Ege’nin küçük bir kasabasının çok yoksul bir mahallesinde başlar Narin’in hikâyesi.
Sevginin değil, mecburiyetin bir arada tuttuğu bir ailede büyüyen Narin ilk kez âşık olduğunda büyük bir hayal kırıklığı yaşayacak; hem ailesinden hem de bu aşktan kaçmak için eğitimini bahane ederek, gizlice İstanbul’a taşınacaktır. Büyük şehirde de zor günler beklemektedir genç kızı. Bir rastlantı sonucu tanıştığı Deniz, hem dostluğu hem de İstanbul’un renkli hayatını tanıtacaktır ona.
Yıllar geçer… Narin artık meslek sahibi, kendi ayaklarında üstünde duran ve Deniz’le birlikte renkli İstanbul hayatının tadını çıkaran bir kadın olmuştur. Ve karşısına yeniden o eski aşk çıkar. Yine imkânsız bir erkek olarak, başkasının sevgilisi olarak… Hem de…

Ege’nin küçük bir kasabasının çok yoksul bir mahallesinde başlar Narin’in hikâyesi.
Sevginin değil, mecburiyetin bir arada tuttuğu bir ailede büyüyen Narin ilk kez âşık olduğunda büyük bir hayal kırıklığı yaşayacak; hem ailesinden hem de bu aşktan kaçmak için eğitimini bahane ederek, gizlice İstanbul’a taşınacaktır. Büyük şehirde de zor günler beklemektedir genç kızı. Bir rastlantı sonucu tanıştığı Deniz, hem dostluğu hem de İstanbul’un renkli hayatını tanıtacaktır ona.
Yıllar geçer… Narin artık meslek sahibi, kendi ayaklarında üstünde duran ve Deniz’le birlikte renkli İstanbul hayatının tadını çıkaran bir kadın olmuştur. Ve karşısına yeniden o eski aşk çıkar. Yine imkânsız bir erkek olarak, başkasının sevgilisi olarak… Hem de…


Değerlendirmeler

değerlendirme
9 puan

Bu kitapla ilgili söyleyeceğim o kadar çok şey var ki aslında... Nereden başlasam bilemiyorum...
Öncelikle belirteyim yazarın okuduğum ilk kitabıydı ve çok beğendim.
Dili oldukça sade, arada öyle cümleler var ki kendinizden satırlar okuyorsunuz...
ve yazarın bakış açısı çok gerçekçi; bir şeyleri romantizm maskesi altına gizlememiş, aşkı arkasına saklanılan bir mabet haline getirmemiş. Gerçi kitaptan aklımda son kalan şeylerden biriydi aşk... Çok daha başka sorgulamalara itiyor kitap insanı.
'Ne gibi' dediğinizi duyar gibiyim, şöyle ki:

Aile olmak ne demek diye durup düşündürüyor...
Aynı çatı altında yaşayıp, aynı çaresizliği paylaşmak aile olmaya yeter mi...
Kitaptaki geçmişe dönüşler en çok etkilendiğim bölümlerdi.
Moskof Recep'le Kara Hatice'nin mutsuz evliliği, aile içi şiddet, yoksulluk, kenar mahallelerin tanıdık çaresizliği...
Belki çok bilindik şeyler ama gerçek şeyler de aynı zaman da...
Mehmet, Narin ve Şadiye... Üç kardeş... Üç farklı karakter...
Büyüdükçe babasına benzeyen Mehmet; gözyaşı hep hazırda bekleyen kendi gölgesinden bile korkan Şadiye ve etrafındaki tüm olumsuzluklara rağmen kendi gerçeği için savaşan Narin...
Bir de lacivert montlu çocuk var ki, yıllar sonra bir hayalet gibi geçmişin sancısını sürüklüyor ardından.

Ve Deniz... Kardeş olmanın kan bağını şart koşmadığının en güzel örneği...
Kitabı kapattığınızda ya Deniz gibi olan dostunuz gelecek aklınıza, öyle bir dostunuz yoksa da olmasını dileyeceksiniz canı gönülden.

Geçmiş ayağımızda sürüdüğümüz paslı bir prangadan farksız aslında... Bunu bir kez daha anımsattı bu kitap bana. Ardında bıraktığını sandıkça aynı acının kollarında bulman kendini, bu yüzden belki de. Geçmiş takılı kalıyor bazen, bir yerde; geçemiyor...

<<< Hayat engebeli olmaktan çıkıp engebenin kendisine dönüştüğünde, dönebilmek için dünyayı dolaşmanız gerekir >>>

11 yıl, 10 ay
Profil Resmi
10 puan

Romanın arka kapağının yeterli olmadıgını düşünüyorum sıradan bir kitap olarak aldıgım ''kahperengi'nin''
beni bu kadar etkileyebilecegi aklımın ucundan geçmezdi... Kitap beni o kadar çok etkiledi ki kendimi olayın içinde yaşananları sanki kendim yaşamış hissettim.Karakteri hayatınızdaki insanlarla o kadar bagdaştırıyorsunuz ki dönüp birde onlara bakma gereksinimi hissediyorsunuz...
Akıcı bir dil ,sürükleyici bir konu o kadar gerçek o kadar heycanlı ki bir oturuşta sıkılmadan bitirebileceginiz ve bir sonra ki sayfayı çevirdiginiz de nolucak dediginiz bir kitap..
Basit gibi görünen kitap belli bir dönemin iki farklı zamanını kullarak yazılmıştı her bölüm öyle bir yerde kesiliyor ki kitaba devam etmeden duramıyorsunuz..
Her sayfasında ayrı bir heycan ,üzüntü yaşadım okulda ,otobüste ,ders aralarında elimden düşüremedim soluk soluga okudugum 'KAHPERENGİ '' adlı kitabı gerçekten çok başarı buldum Hande Altaylı'nın okudugum ilk kitabıydı fakat digerlerini en kısa sürede temin edip okuyacagım benim yazar listemde 1.sıraya yükseldi okuyan herkesin zevk alıcagını düşünüyorum...
Konusuna deginicek olursak ;
Narin'in yaşadıklarına o kadar üzüldüm ki kendimi onun yerine koydugumda ben nasıl dayanabilir diye düşünmeden edemedim..Narin'in yaptıklarını ayakta alkışladım Şişko Necati ah ah o olmasa naparlardı ..
Narin'in gidişi yeni bir hayatın başlayıcı ...
Kitabı kapattıgınızda göz yaşlarınıza hakim olamayacaksınız İyi okumalar dilerim : )

2 puan

açıkcası pekte edebi değere sahip bir kitap olarak düşünmüyorum. okunsa da olur okunmasa da. Okunmaması kayıp değil.

7 puan

Aslinda basit bir konu,ilginc olan etik degerleri biraz es gecen bir hikaye.yolculuklarda okunabilir bir kitap.Bana göre bu kadar basit bir kitaba bu kadar fiat konulmasi sacma geldi.10 lira bile yeterli bence.Okamakdan zevk aldim ama mutlaka okunmali diyecegim bir kitap da degil.

6 puan

Beklediğimden güzel çıktı. Kısa bölümler halinde yazılmıştı ve sürükleyiciydi. Yaslıhan bölümleri İstanbul'da geçen sahnelere göre daha sahici ve etkileyiciydi. Kurgudaki vahim hatalar ve finalin zayıflığı kitabın en olumsuz taraflarıydı...Kurgudaki hataları ve diğer şeyleri şurada yazdım: http://kitapnot.blogspot.com/2012/06/kahperenginden-tonlar.html

9 puan

Deniz ve Narin'in dostluğu o kadar harika şekilde anlatılmış ki.. Dünyaları farklı olan iki insanın dostluğu,Fırat'ı yıllar sonra görmesine rağmen bitmeyen aşkı... Harika bir kitap

7 puan

aşka şeytan karısır'dan sonra bu kıtap bana saheser gıbı geldı ne yalan soyleyeyım..hande altaylı bu kıtapta dılını,tasvırlerını,kelımelerını bıle gelıştırmıs bence.hala vasatın bı ustu yınede..ama ben bıkac gunde bıtırıverdım kıtabı.bırde kafamı yormadıgı,benı rahatlattıgı ıcın sevıyorum boyle kıtapları..

11 yıl, 11 ay
Profil Resmi
9 puan

Hande Altaylı tam bir metropol hikâyesi anlatıyor bize. Tabii küçük kasaba sıkıntısının izleri de var bu hikâyede… Geçmişten de gelse, o izler de seziliyor hikâyede. Ve büyük bir aşk var. Karşı konulmaya çalışılan, direnilen ama vazgeçilemeyen. Okuru kendine sımsıkı bağlayan, ustaca kurgulanmış, günümüze ait bir roman Kahperengi.
Aklımda kalıcılık kazandırıyordu. Sevdim Tavsiye ederim

10 puan

Başlarken bu kadar beğeneceğimi tahmin etmiyordum ama sayesinde sabah ettim. Hüzünlendiren, düşündüren güldüren ve göz dolduran, acı ve inkar edilemez gerçeklerle yazılmış çok güzel bir kitaptı. Unutulmaya yüz tutmuş geçmişin, bugününü ve yarınını şekillendirdiği Narin için sonunda her şeyin rayına oturmasına sevindim. Belki kızdığım yerler oldu ama hikaye içinde olması gerektiği hissedildiği için fazla yadırgamadım. Bazı yerleri ağzım açık okudum. Bir sonraki satırda ne olacağını merak etmekten elimden bırakamadım. Bazı yerleri de gözlerim dolarak okudum. Belki okuyanlar için Fırat daha ön plana çıkabilir, bende sevdim ama benim için bu kitabın yıldızı Deniz’di. Gerçekten öyle bir arkadaşım olmasını isterdim.
Kitabın olumsuz baktığım iki yönü de var. Geçmiş ve bugün arasındaki dönüşler çok keskin olmasa ve küfürlü yerler sansürlense çok daha hoşuma giderdi ama o heyecanla ona bile fazla takılamadım :D

9 puan

http://kitapasigi.blogspot.com/2013/04/kahprengi-hande-altayl.html
Beni çok şaşırtan bir kitap oldu. İyi olmasını bekliyordum ama harika bir kitap beklemiyordum açıkcası. Beklediğimin çok çok üstündeydi. Ayrıca ilk defa bir Türk yazarın kitabını çok beğenmenin mutluluğunu yaşıyorum :D

Kahperengi problemli bir ailede büyüyen Narin'in o aileden, aşkından sıyrılıp yeni bir hayata başlamasını ve yeni hayatında kaçtığı eski hayatıyla yüzleşmesini anlatıyor.Diziyi izlemeye daha önce başladığım için kitabı okurken de sürekli kıyaslama yaptım. Kitap diziye göre çok daha güzel.Çünkü dizinin uzaması için birçok değişiklik yapılmış ve bu dizinin basit bir konuya sahip olmasına neden olmuş.

Karakterlerin kitaptaki ve dizideki halleri çok farklı. Narin kitapta mavi gözlü ve biraz daha pasif biri. Fırat ise serserinin teki. Dizide ise kahraman gibi gösterilmiş. Gerçi böyle yapmalarını anlıyorum. Çünkü izleyici karşısında kahraman birini bekliyor.

Anlayacağınız kitabı okuduğuma pişman değilim.Keşke daha önce alsaymışım.


Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 324 sayfa
Nisan2012 tarihinde, DK tarafından yayınlandı


ISBN
978-605-09-0605-9
Dil
Türkiye Türkçesi

Kitaptaki karakterler

Narin


Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

nilecla bibliophile_sim
2 kişi

Okumuşlar

nilaysea pollyanna lamazihayal DenizKızı o_pelen
578 kişi

Okumak İsteyenler

merilist ParanoyakVisne karabalık ysglmsl Hexe
174 kişi

Takas Verenler

hatice.eris
1 kişi
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski