Pamuk'un "İlk ve son siyasi romanım" dediği Kar, Türk edebiyatında 1990'ların siyasi atmosferini ele alan, dönemi bütün şiddeti ve çatışmalarıyla anlatan en iyi ve en iddialı romandır. Kars'taki siyasal İslamcılar, solcular, Türk ve Kürt milliyetçilerinin hikâyesini inanç, başörtüsü sorunu, askeri darbeler ve üçüncü dünyada yaşamanın öfkesi ve ümitsizliği üzerinden tartışan Kar'da Pamuk, başka romanlarında da zaman zaman gördüğümüz mizah yeteneğini bu defa sonuna kadar sergiliyor. Kar'ı, romanın yazılış ve yayımlanma süreçlerinin daha önce bilinmeyen ayrıntılarına değinen bir sonsözle birlikte yayımlıyoruz.
On iki yıldır Almanya'da sürgün olan şair Ka Türkiye'ye dönüşünden dört gün sonra, bir röportaj için Kars şehrinde bulur kendini. Ağır ağır ve hiç durmadan yağan karın altında sokak sokak, dükkân dükkân bu hüzünlü ve güzel şehri ve insanlarını tanımaya çalışır. Kars'ta ağzına kadar işsizlerle dolu çayhaneler, dışarıdan gelmiş ve kardan mahsur kalmış gezgin bir tiyatro kumpanyası, intihar eden ve türban direnişi yapan kızlar, çeşitli siyasal gruplar, dedikodular, söylentiler, Karpalas Oteli ve sahibi Turgut Bey ile kızları İpek ve Kadife ve Ka için aşk ve mutluluk vaadi vardır. Kar Türkiye'nin temel siyasi çatışmalarını anlamamız için okunması gereken bir roman.
"Kar zamanımızın okunması gereken temel kitaplarından..."
Margaret Atwood
"O ne bir ideolog, ne bir siyasetçi, ne de bir gazeteci. Orhan Pamuk büyük bir romancı."
New York Tımes
Pamuk'un "İlk ve son siyasi romanım" dediği Kar, Türk edebiyatında 1990'ların siyasi atmosferini ele alan, dönemi bütün şiddeti ve çatışmalarıyla anlatan en iyi ve en iddialı romandır. Kars'taki siyasal İslamcılar, solcular, Türk ve Kürt milliyetçilerinin hikâyesini inanç, başörtüsü sorunu, askeri darbeler ve üçüncü dünyada yaşamanın öfkesi ve ümitsizliği üzerinden tartışan Kar'da Pamuk, başka romanlarında da zaman zaman gördüğümüz mizah yeteneğini bu defa sonuna kadar sergiliyor. Kar'ı, romanın yazılış ve yayımlanma süreçlerinin daha önce bilinmeyen ayrıntılarına değinen bir sonsözle birlikte yayımlıyoruz.
On iki yıldır Almanya'da sürgün olan şair Ka Türkiye'ye dönüşünden dört gün sonra, bir röportaj için Kars şehrinde bulur kendini. Ağır ağır ve hiç durmadan yağan karın altında sokak sokak, dükkân dükkân bu hüzünlü ve güzel şehri ve insanlarını tanımaya çalışır. Kars'ta ağzına kadar işsizlerle dolu çayhaneler, dışarıdan gelmiş ve kardan mahsur kalmış gezgin bir tiyatro kumpanyası, intihar eden ve türban direnişi yapan kızlar, çeşitli siyasal gruplar, dedikodular, söylentiler, Karpalas Oteli ve sahibi Turgut Bey ile kızları İpek ve Kadife ve Ka için aşk ve mutluluk vaadi vardır. Kar Türkiye'nin temel siyasi çatışmalarını anlamamız için okunması gereken bir roman.
"Kar zamanımızın okunması gereken temel kitaplarından..."
Margaret Atwood
"O ne bir ideolog, ne bir siyasetçi, ne de bir gazeteci. Orha... tümünü göster
"Kars", "Kar", "Kara", "Kara Kitap", "Ka", "K" gibi kelime oyunları ile birlikte Orhan Pamuk'un önceki romanlarında sık kullanıp doğu-batı çatışması üzerinden yorumladığı kimlik temasına ek olarak 28 Şubat fantazisiyle yoğurduğu; kimi yerleri vurucu olsa da aslında romanın içinde geçen tiyatro oyunlarındaki karikatüristik yapıdan öteye geçemeyen karakterleriyle zayıf kalan bir romanı olmuş kanımca. Uzun cümle için affola.
daha kitabın başlarında kullandığı tekniğin gogoldan arak olması hayal kırıcıydı.arka kapakta yazan necip ve fazıl isimli arkadaşlardan kitapta çok az bahsedilmesi ile kitabın reklam tuzağına düşmüş olduğumu farkettim.sadece orhan pamuk'un her kitabını okumalıyım diyen kişilere tavsiye edebileceğim bir kitap.vasat.
fikirleri ne olursa olsun iyi kitap yazıyo kaliteli edebiyat yapıyo
Güzel başladı ama güzelliğini sonlara doğru bozdu. Ka'nın yazdığı şiirleri merak ediyorum. ''Kar bana Allah'ı hatırlatıyor.'' ifadesi nedense hoşuma gitti.
orhan pamuk okumaya başlamak isteyenlere önerilir, zira diğer kitaplarına göre daha kolay okunuyor.
Bir merminin silahtan çıkıp da dıuvardan geçişi 12 sayfayla anlatılır mı diye sorulacak olursa bunu ancak Orhan Pamuk'un yaptığını söyleyebilirim. Nedense diğer okuma girişiminde bulunduğum tüm romanlarının ağır eski perde kıvamlı hissi üzerimde duruyor. İstanbul ya da Cevdet bey ve oğulları...
Mekan tasvirlerinin muhteşem olarak anlatıldığı, güzel bir Orhan Pamuk romanı.
Orhan Pamuk'un uzun cümleleri her zaman ki gibi karmaşık ve yorucuydu. Ama okunmaya değer bir kitap
464 sayfa
2013 tarihinde, Yapı Kredi Yayınları tarafından yayınlandı