Manevi parsayı toplayan iri yarı Vedat ile kafa işletme sorumlusu kara kuru Tefo ikinci bir macerayla karşımızda. On yaşlarından beri yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen Vedat Kurdel ile Tevfik Dağdelenin, Tefonun babası emekli başkomiser Nezih bey himayesinde bir dedektiflik şirketleri var. Özel dedektifliği bir kenara atıp yazarlığa heveslenen Vedat, ilk başarılarına eriştikleri olayı Katilin Şeyinde anlatmıştı. Bu ilk kitap, Vedatın kaleme aldığı zamandan on yıl önce, 2005 yılında geçiyordu. Şimdi ise onun bir yıl sonrasındayız. Bu sefer olayla asıl muhatap olan Vedat, çünkü Tefo taze evli. Zaten yardım isteyen de, Vedatın askerlik arkadaşı Davut. Böylece Vedat, Egenin mazbut ve sakin Pınarkesen kasabasında, Hazan Mevsimine dönme emareleri gösteren yerli bir Hamlet esrarının peşine düşüyor.Çevirileriyle de tanıdığımız, Türkçeye tutkuyla bağlı Algan Sezgintüredi, ilk kitabında bize pek aşina olmayan seri katil meselesini başarıyla ele almıştı. Katilin Meselesi de, onun gibi gerilimi sağlam, kahramanları cana yakın, mizah dozajı yüksek bir polisiye. Kitabın esas hediyesi ise, ilk bölümü Pastoral Diyalektik.
Manevi parsayı toplayan iri yarı Vedat ile kafa işletme sorumlusu kara kuru Tefo ikinci bir macerayla karşımızda. On yaşlarından beri yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen Vedat Kurdel ile Tevfik Dağdelenin, Tefonun babası emekli başkomiser Nezih bey himayesinde bir dedektiflik şirketleri var. Özel dedektifliği bir kenara atıp yazarlığa heveslenen Vedat, ilk başarılarına eriştikleri olayı Katilin Şeyinde anlatmıştı. Bu ilk kitap, Vedatın kaleme aldığı zamandan on yıl önce, 2005 yılında geçiyordu. Şimdi ise onun bir yıl sonrasındayız. Bu sefer olayla asıl muhatap olan Vedat, çünkü Tefo taze evli. Zaten yardım isteyen de, Vedatın askerlik arkadaşı Davut. Böylece Vedat, Egenin mazbut ve sakin Pınarkesen kasabasında, Hazan Mevsimine dönme emareleri gösteren yerli bir Hamlet esrarının peşine düşüyor.Çevirileriyle de tanıdığımız, Türkçeye tutkuyla bağlı Algan Sezgintüredi, ilk kitabında bize pek aşina olmayan seri katil meselesini başarıyla ele almıştı. Katilin Meselesi de, onun gibi gerilimi sağlam, kahramanları cana yakın, mizah dozajı yüksek bir polisiye. Kitabın esas hediyesi ise, ilk bölümü Pastoral Diyalektik.
Yazar ne yazık ki bu romanda serinin ilk kitabındaki zekice kurguyu oluşturamamış. Bazı şeyler havada kalmış (SPOILER Hacer'in durup dururken Vedat'ın koynuna girmesi mesela; bana sonunda Davut-Hacer kardeşlerde bir çapanoğlu çıkacak dedirtmişti, hiç alakası yokmuş... Ya da imamın zengin aileye beslediği düşmanlığın sebebi... Hayalet hikayesi de metafizik güçlere bağlanınca bir hayli hayalkırıklığı oldu SPOILER BİTTİ) İlk kitapta beni o kadar da rahatsız etmeyen, sonuna geldiğinizde başını unutuuğunuz uzun cümleler de burada içime hafakanlar bastırdı; yazar zayıf kalan hikâyeyi süslemek için romanı adeta laf kalabalığına boğmuş... Vedat-Tefo ikilisini eğlenceli bulmuştum, tüm seriyi okumayı planlıyordum ancak ne yazık ki bu kitapla birlikte fikrim değişti.
385 sayfa