"Kendimi bir mektupta seyrettim. Büyülü bir aynaydı bu. Bu aynada bütün paslarından arınmış ve tanrılaşmış bir Cemil Meriç vardı. Senin Cemilin. Bu aynada ikimiz vardık. Eriyen, dağılan, kaynaşan ikimiz. "13 Ekim 1966
-Cemil Meriç-
Hayatın sonbaharında yaşanan aşklar bir çınarın yaprakları gibi sararmaya mı mahkûmdur? Evliliği bir buz parçası gibi eriyerek yok olurken, kendini yalnızlığa hapsetmiş bir kadın.Sevgiye, sevmeye, sevilmeye aç, muhtaç bir erkek.Hep öteki olmuş bir erkeğin, kendisini karanlık dünyasını kokusuyla aydınlatan bu kadının kollarına bırakarak aşka ve hayata tutunması…Kitapların, mektupların satır aralarında doğup destana dönüşen tutkulu bir aşk. Dante ve Beatrice gibi…
"Kendimi bir mektupta seyrettim. Büyülü bir aynaydı bu. Bu aynada bütün paslarından arınmış ve tanrılaşmış bir Cemil Meriç vardı. Senin Cemilin. Bu aynada ikimiz vardık. Eriyen, dağılan, kaynaşan ikimiz. "13 Ekim 1966
-Cemil Meriç-
Hayatın sonbaharında yaşanan aşklar bir çınarın yaprakları gibi sararmaya mı mahkûmdur? Evliliği bir buz parçası gibi eriyerek yok olurken, kendini yalnızlığa hapsetmiş bir kadın.Sevgiye, sevmeye, sevilmeye aç, muhtaç bir erkek.Hep öteki olmuş bir erkeğin, kendisini karanlık dünyasını kokusuyla aydınlatan bu kadının kollarına bırakarak aşka ve hayata tutunması…Kitapların, mektupların satır aralarında doğup destana dönüşen tutkulu bir aşk. Dante ve Beatrice gibi…
Tamamıyla kapağına bakarak aldım ve eve gittiğimde yazarını gördüğüm zaman hayal kırıklığına uğradım.Tam hikayenin büyüsüne kapılacakken yazarın basit ve sıkıcı anlatımı tüm büyüyü bozdu.Kısaca uzun diyaloglarla hikayenin tadını kaçırmış ve Cemil ve Lamia yı üstün körü şöyle bir anlatmış .Bence zaman kaybı eğer bu aşkı tanımak istiyorsanız daha başka kitaplardan tanıyabilirsiniz.
İki camii arasında aşk'ı okurken kalemini hiç beğenmemiştim. Bu kitapta yazarın biraz daha kendimi geliştirdiğini düşünüyorum. Fakat hala sığ bir anlatımı var. Ünlem işaretini çok gereksiz ve niteliksiz kullanıyor. Bir sayfada cemil'in ablasınının gözleri siyahken diger sayfada kahverengi. O gece evde olmayan ve annanesinde kalan küçük yaştaki çocuklar evde olup sabah erkenden kalkıp, kahvaltı masasına oturuyorlar. Falan filan işte...
Ciltsiz, 384 sayfa
2014 tarihinde, Sayfa 6 tarafından yayınlandı