Leydi Grace Warren, babası onu ahlaksız bir adam olan Lord Fentington'a sattığında, kendisini sefil bir hayattan kurtarmak için esaslı bir hamle yapması gerektiğini biliyordu. Viktorya dönemi İngiltere'sinde bir kadını değerli kılan tek bir özelliği vardı: iffeti. İffeti olmadığı takdirde, onu ne Fentington ne de başka bir adam isteyecekti. Fakat en azından özgür olacaktı. Artık sıra o önemli geceyi yaşayabileceği bir adam bulmaktaydı; ona sorular sormayacak, başka isteklerde bulunmayacak bir adam... Çünkü her şeyini riske atmaya hazırlanan bir kadın için, bu görevi vereceği adam herhangi bir adam olamazdı.
Raeborn Dükü Vincent Germaine iki karısını da doğumda kaybettikten sonra bir daha asla evlenmeyeceğine dair yemin etmiştir. Bir vârise sahip olabilmesi için kaybedilen hayatlar nedeniyle suçluluk duygusu ve acı içinde yaşarken, ihtiyaçlarını artık yalnızca Londra'nın en tedbirli cariyeleriyle karşılamaktadır. Fakat büyüleyici bir yabancıyla geçirdiği tutkulu bir gecenin başka bir hayatı daha riske atmış olabileceğini öğrendiğinde Vincent, hiçbir şeyden şüphelenmeyen o kadını bulmak için yola koyulur ve karşısında eşsiz bir cesareti ve güzelliği olan güçlü bir kadın bulur. Peki, tüm zorluklara rağmen, çaresizlikleri tarafından bir araya getirilen bu iki yabancı gerçek aşkı bulabilecek mi?
Leydi Grace Warren, babası onu ahlaksız bir adam olan Lord Fentington'a sattığında, kendisini sefil bir hayattan kurtarmak için esaslı bir hamle yapması gerektiğini biliyordu. Viktorya dönemi İngiltere'sinde bir kadını değerli kılan tek bir özelliği vardı: iffeti. İffeti olmadığı takdirde, onu ne Fentington ne de başka bir adam isteyecekti. Fakat en azından özgür olacaktı. Artık sıra o önemli geceyi yaşayabileceği bir adam bulmaktaydı; ona sorular sormayacak, başka isteklerde bulunmayacak bir adam... Çünkü her şeyini riske atmaya hazırlanan bir kadın için, bu görevi vereceği adam herhangi bir adam olamazdı.
Raeborn Dükü Vincent Germaine iki karısını da doğumda kaybettikten sonra bir daha asla evlenmeyeceğine dair yemin etmiştir. Bir vârise sahip olabilmesi için kaybedilen hayatlar nedeniyle suçluluk duygusu ve acı içinde yaşarken, ihtiyaçlarını artık yalnızca Londra'nın en tedbirli cariyeleriyle karşılamaktadır. Fakat büyüleyici bir yabancıyla geçirdiği tutkulu bir gecenin başka bir hayatı daha riske atmış olabileceğini öğrendiğinde Vincent, hiçbir şeyden şüphelenmeyen o kadını bulmak için yola koyulur ve karşısında eşsiz bir cesareti ve güzelliği olan güçlü bir kadın bulur. Peki, tüm zorluklara rağmen, çaresizlikleri tarafından bir araya getirilen bu iki yabancı gerçek aşkı bulabilecek mi?
Yazarın yayınlanan ilk kitabını okumuş ve çok beğenmiştim.Konusu ve kitaptaki olaylar gerçekten güzeldi.Yazar çok güzel,akıcı bir kitap yazmış.10 vermedim çünkü iki konuda eleştirmek istiyorum.İlki kitap,yazım yanlışları ile dolu.yayınlanırken hiç mi tekrar okunmadı.normalde fazla takılmam ama burada çok fazlaydı.Özellikle kitap İngiltere'de 1850'li yıllarda geçiyor ve cariye ne alaka anlamadım.Metres yazmak o kadar zor değil.çevirenin mi yoksa editörün suçu mu bilmiyorum.ikinciside Kapak hiç ama hiç uymamış.Kitapta kızımız altın sarısı saçlarla tarif ediliyor.kapakta ise kumral.Hele kıyafeti 1970'li yıllarda Yeşilçam filmlerinde giyilen kıyafetlere benziyor.Sonuç olarak bu yazarın hatası değil.onun için puanı yüksek verdim ve kitabı sevdim.Hataları görmezden gelirseniz gerçekten hoş zaman geçirebileceğiniz kitaplardan biri.
aslında güzel bir kitaptı. ancak yazar aynı sözleri o kadar çok tekrarlamış ki insan zaman zaman sıkılabiliyor. ilk kitabı daha çok beğenmiş olmakla birlikte bu kitap da okunabilecek kitaplar listemde....
ilk kitabına göre bu hikayeyi daha fazla sevdiğim doğrudur :) yazım hataları ve cümle tekrarından dolayı 1 yıldız kırdım ,kesinlikle tavsiye ediyorum....
Kaç aydır bu yazarın yeni kitabının çıkmasını bekliyordum sonunda güzel bir kapakla bizlere ulaştı ve okuyup bitirdim.
Bu yazarın en çok değişik konular bulmasını sevdim ve bulduğu konuları da hiçbir saçmalamaya girmeden gayet düzgün bir şekilde anlatıyor.Yaratmış olduğu karakterlerin büyük çoğunluğu da seviyorum sevmediklerim zaten kötü kişiliği olan karakterler oluyor. Ancak bunda bile farklılıklar göze çarpıyor. Örneğin historical yazarların büyük çoğunluğu baş karakterler ve onlara yakın iyilikle dolu olan karakterler ayrıntılı bir şekilde anlatılır kötüler sadece kötüdür ve kitapta çok az yer kaplarlar. Laura ise karakterinin niye kötülüğe yöneldiğini ve iyi karakterlerimizi nasıl etkilediğini es geçmiyor ve usta bir şekilde anlatıyor. Kaleminin içinde kayboluyorsunuz resmen.
Ben bunu okuduğum iki kitabına göre yorumladım şimdi gelelim Masum Yalan yorumuma.
Öncelikle kitap için seçilen ad ve kapağa hayran oldum. Masum Yalan ismi romana cuk oturmuş. Tabi kitabın içeriği ve anlatılan karakterler zaten güzel Grace ve Vincent'ın yaşamlarında nelerden vazgeçtiklerini okurken içiniz burkuluyor ve onların aşklarını okurken iç çekiyorsunuz. Çiftimiz arasında fazla inatlaşma olmadı ve bu yönden çok sevdim. Onları birleştiren Hannah'a kocaman teşekkürlerimi sunuyorum.
Fakat kitap belli bir yerden sonra çok sıktı beni yazar nedense bazı sahneleri defalarca anlatmış. Doğum anı da bana geçiştirilmiş gibi geldi azıcık daha uzun tutulabilirdi bence. Ve fazla tahmin edilebilir bir kitap olmuş ilkine göre. Sessiz İntikam'da bildiğiniz hop oturup hop kalktım. Bu yüzden 7 verdim.
Ve umarım sonraki kitap bu serinin devamı olur zaten iki kitap diğeri de Hannah'ı anlatıyor ve ben onu baya merak ediyorum şu an. Özelikle babasıyla olan ilişkisini çünkü babanın işi bence ilk kitapta bitmedi ikinci kitapta da önemli bir yer kaplayacak.
Böyle güzel bir yazarı bize tanıştırdığı için yayınevine çok teşekkür ederim umarım sonraki kitabı çok beklemeyiz, bunu yaklaşık 9 ay kadar bekledim ki bu bir bebeği beklemeye eşdeğer aynı bu kitap gibi :) .
http://illekitap.blogspot.com.tr/2015/06/laura-landon-masum-yalan.html
Sessiz İntikam kitabıyla tanıdığımız yazar Laura Landon'ın ülkemizde yayınlanan ikinci kitabı Masum Yalan, yeni okuyabildiğim bir kitap.
Yazarın kurgu yeteneğini ve olayları ilerletme şeklini çok beğendiğimi söylemeliyim. İlk kitapta nasıl beklentilerimi karşıladıysa bunda da aynı şekilde karşıladı.
Normal bir aşk hikaye yazmak yerine biraz heyecan ve azıcık aykırılık da katıyor olması kitabı benim açımdan daha güzel bir seviyeye getiriyor. Normal de historical türündeki kitaplarda leydilerin yapmayı tercih etmeyeceği şeyleri yapıyor yazarın kadın karakterleri ve hiçbir zaman ezik modunda değiller bu yönden kitaplarını daha çok seviyorum.
Kitabın konusuna değinmek gerekirse: Leydi Grace evlenmek istemediği adamdan kaçınmak için bekaretini hiç tanımadığı bir adama verir, bakire olduğunu anlamayacağını umarak. Ama atladığı şey adamın bunu anlamış olması ve hamile kalmış olma ihtimali... Grace ile beraber olan Vincent, Grace'in masumiyetini almış olmanın verdiği sorumluluğu ve hamile olma ihtimali doğrultusunda onu bulmak için peşine düşer ve sadece onu bulmakla kalmaz onunla evlenmek ister derken hiçbir şey bu kadar basit olmaz. İşte tam bu kararların arkasında başka birileri bu evliliği istemez... onlar da bunu engellemek için ellerinden geleni yaparlar...
Yavaş yavaş filizlenen bir aşkı, korkuların ve endişelerin arasında birbirlerine sımsıkı sarılmış birbirlerine ihtiyaç duyan iki insanın aşkını okuyoruz. Bu aşka biraz heyecan adrenalin ve bilinmezlik de eklenince kitap tamda tadından geçilmeyecek bir hal alıyor.
Çok uzatmayacağım... kısacası eğer ben bir historical romance okuruyum, ya da ben tam bir aşk okuruyum diyorsanız ne bu kitabı kaçırın ne de Laura Landon'ın diğer kitaplarını kaçırın!
Şiddetle tavsiye ediyorum, bir el atın bu kadının kitaplarına ve bu kitaba!
Sessiz İntikam kitabıyla hayran kaldığım yazar Laura London, son kitabı Masum Yalan'dan sonra en sevdiğim yazarlar listesinin üst sıralarına yerleşmiş bulunuyor.
İlk sayfasından itibaren beni içine çeken ve neredeyse başından hiç kalkmadan okuyup bitirdiğim bir kitap oldu Masum Yalan.
İlgi çeken kurgusu, sevilesi karakterleri ve duygu yüklü anlatımıyla oldukça başarılı bir romandı.
Soylu Dük Vincent'in unvanı devam ettirecek bir varise ihtiyacı vardır ancak iki eşi de doğum sırasında öldüğü için artık bu isteğinden de evlenmekten sonsuza kadar vazgeçmiştir. Çünkü o kadar onurlu ve düşünceli bir adam ki kendi laneti olduğuna inandığı durum yüzünden bir kadının daha hayatına mal olmak istemiyor. Bu yüzden de beraber olduğu kadınları tecrübeli cariyeler arasından seçiyor, günlük, gecelik kısa ilişkiler sadece.
Bugünlerden birinde de karşısına cariye olarak Grace çıkıyor. Grace tecrübeli falan değil aksine oldukça masum bir kadın ve o gece Vincent'in karşısına çıkmasının kendince sebepleri var. Vincet ise bu kadının masumiyetini öğrendiğinde biraz gecikiyor ve aralarında o gece kopmayacak bir bağ oluşuyor.
Derken konu sizi içine çekiyor, alıp götürüyor.
Grace'in fedakarlığı, pişmanlığı ama aynı zamanda pişman olmamak için sebeplerinin olması, aşkı, bağlılığı, çok güzel olmasına rağmen kendine güvensizliği... Bence her şey çok güzeldi ve kadına kızamıyorsunuz bile bir adamı kandırdığı için.
Vincent ise alıştığımız sert adamlardan değil ama duruşu, düşünceli tavırları, sevmekten korkan halleri ve geçmişin acıları yüzünden yaşadığı çaresizliklerle, endişeleri, Grace'e tavırlarıyla hayran bırakan bir adam.
Kitap boyunca çok başarılı şekilde işlenmiş iyiler ve kötüler var. Belki bazı yerler çok durağan gelebilir ama özellikle final de öyle bir heyecan dalgası sarıyor ki ben oraları resmen soluksuz okudum. Çok fazla yazım yanlışı vardı ama kitap güzel olduğu için onları es geçiyorum :)
Ne güzel ki saçma sapan onlarca historical'dan sonra böyle bir yazarı keşfettim. Gerçekten masum bir aşk okumayı sevenler, tutkulu anlatacağım diye malum sahneleri abartıp duran yazarlardan gına gelmiş okuyucular bence bu yazarı ve kitaplarını sevecektir.
Ben bu kadının kitaplarına gerçekten bayılıyorum. Sessiz intikamla zaten gönlümü fethetmişti şimdi masum yalan ile favori yazarlarım arasında yerini aldı. Sessiz İntikam kadar ilgi çekici bir konusu olmasa da historical olarak gerçekten güzel bir kaleme sahip yazar.
Bir solukta okundu ve bitti..Yine çok beğendim. Yazarın farklı bir anlatımı var ve ayrı bir büyüsü var. Kesinlikle sıkı takip edeceğim bir yazar olacak.Basit bir kurguya öylesi bir derinlik veriyor ki tadı damağınızda kalıyor. Çok daha inli yazarların kitapları elimde patladı o yüzden kendimi bir nevi define bulmuş gibi hissediyorum.Biraz araştırdığımda dünya tatlısı bir büyükanne stilinde bir hanımefendi olduğunu görüyorum yazarın. Yazmaya da yeni başlamış bir nevi emekliliğini değerlendirmeye çalışmış. En eski romanı 2010 tarihinde kaleme almış...Zira neredeydin daha önceleri diye sormak istiyorum.
Romanın çevirisi de çok akıcı idi. Basım hatasından meydana gelen bir hata dışında bir kusur görmedim. Kesinlikle su gibi akıp gitti. Bu kitap ile bağlantılı olan romanda Madam Genevieve'nin macerası olan İntimate Suurender'i okumak istiyorum. Zira Madam Geneieve takma isimli genelev sahibesi Hannah'ın macerasını çok merak ediyorum.
http://hulyami.blogspot.com.tr/2014/11/masum-yalan-laura-landon.html
Bir kadinin neleri göze alabileceğini ögrenmiş olduk. Grace beni genelde sinir etti. O fedakarlık adı altında kendini kurban etmesiyle. Çok gıcık oldum. Kardeşlerine karşı o kadar fedakar ama bir adamı harcamaya da o kadar hevesli. Hiç otoriter biri değildi. Kitap boyunca sürekli kim ne istediyse ne dediyse onu yaptı. Kızım aç ağzını itiraz et azıcık.
Laura Landon kitaplarını almış ve uzun süredir kitaplığımda bekliyorlardı. Bence çok bekletmişim. Hatta yazarın Türkçe'ye sadece üç kitabının çevrildiğini düşünürsek ülkemizde son derece geç fark edilmiş diyebilirim. Son dönemde okuduğum çeviri kitaplar arasında en iyisi diyebilirim. Konu çok güzel yerine oturmuş, karakterler, diyaloglar çok iyi. Favori yazarlarım arasına aldığım bir yazar. Kitabın konusu tanıtımda zaten verilmiş. O yüzden yorumda yazmama gerek yok diyorum. Sadece kitabın benim beklentilerime cevap verdiğini söyleyebilirim. Sonuç güzeldi. Ayrıca kitabın özenli ve düzgün baskısı da, tercümesinin akıcılığı da yayınevine teşekkür gerektiriyor. (Aslında işlerini yapıyorlar ama bazı kitapları alıyorum sırf baskı hataları yüzünden konudan kitaptan soğuyorum)
Karton Cilt, 336 sayfa
Eylül2014 tarihinde, Aspendos Yayınları tarafından yayınlandı