Brandon Sanderson, fantasy's newest master tale spinner, author of the acclaimed debut Elantris, dares to turn a genre on its head by asking a simple question: What if the hero of prophecy fails? What kind of world results when the Dark Lord is in charge? The answer will be found in the Mistborn Trilogy, a saga of surprises and magical martial-arts action that begins in Mistborn.
For a thousand years the ash fell and no flowers bloomed. For a thousand years the Skaa slaved in misery and lived in fear. For a thousand years the Lord Ruler, the “Sliver of Infinity,” reigned with absolute power and ultimate terror, divinely invincible. Then, when hope was so long lost that not even its memory remained, a terribly scarred, heart-broken half-Skaa rediscovered it in the depths of the Lord Ruler's most hellish prison. Kelsier “snapped” and found in himself the powers of a Mistborn. A brilliant thief and natural leader, he turned his talents to the ultimate caper, with the Lord Ruler himself as the mark.
Kelsier recruited the underworld's elite, the smartest and most trustworthy allomancers, each of whom shares one of his many powers, and all of whom relish a high-stakes challenge. Only then does he reveal his ultimate dream, not just the greatest heist in history, but the downfall of the divine despot.
But even with the best criminal crew ever assembled, Kel's plan looks more like the ultimate long shot, until luck brings a ragged girl named Vin into his life. Like him, she's a half-Skaa orphan, but she's lived a much harsher life. Vin has learned to expect betrayal from everyone she meets, and gotten it. She will have to learn to trust, if Kel is to help her master powers of which she never dreamed.
Readers of Elantris thought they'd discovered someone special in Brandon Sanderson. Mistborn proves they were right.
Brandon Sanderson, fantasy's newest master tale spinner, author of the acclaimed debut Elantris, dares to turn a genre on its head by asking a simple question: What if the hero of prophecy fails? What kind of world results when the Dark Lord is in charge? The answer will be found in the Mistborn Trilogy, a saga of surprises and magical martial-arts action that begins in Mistborn.
For a thousand years the ash fell and no flowers bloomed. For a thousand years the Skaa slaved in misery and lived in fear. For a thousand years the Lord Ruler, the “Sliver of Infinity,” reigned with absolute power and ultimate terror, divinely invincible. Then, when hope was so long lost that not even its memory remained, a terribly scarred, heart-broken half-Skaa rediscovered it in the depths of the Lord Ruler's most hellish prison. Kelsier “snapped” and found in himself the powers of a Mistborn. A brilliant thief and natural leader, he turned his talents to the ultimate caper, with the Lord Ruler himself as the mark.
Kelsier recruited the underworld's elite, the smartest and most trustworthy allomancers, each of whom shares one of his many powers, and all of whom relish a high-stakes challenge. Only then does he reveal his ultimate dream, not just the greatest heist in history, but the downfall of the divine despot.
But even with the best criminal crew ever assembled, Kel's plan looks more like the ultimate long shot, until luck brings a ragged girl named Vin into his life... tümünü göster
Kralların Yolu ile karşılaştırıp bu daha iyi/kötü diyemem. İkisinin de gönlümdeki yerleri ayrı ayrı Tongue .
Kralların Yolu acılar içinden yükselen bir köleyi anlatırken Sissoylu zaten yükselmiş ve yanındakileri de yukarı çekmeye çalışan birini anlatıyor. Hırsızlık, kandırmaca ve "büyü"nün karakterler tarafından daha uzmanca kullanımı nedeniyle Sissoylu aksiyon yaşatma(ortalığı karıştırma) açısından daha fazla imkana sahip. Ayrıca bu kitapta baş karakter diyebileceğimiz iki kişinin yanında çok ilginç ve civcivli yan karakter vardı, Kralların Yolu bu konuda doğası gereği bu kadar eli bol değildi.
Ben iki kitabı karşılaştırıp bunu daha çok sevdim demesem de Sissoylu'yu daha fazla sevdiğini söyleyenleri anlayabiliyorum. Sonuç olarak puanım 10/10, okumayan çok şey kaybeder.
Okuyalı 2 hafta olacak neredeyse ve ben hala etkisinden çıkamadım. Olağanüstü etkileyicilikte bir dünya kurmuş yazar. İçinde kayboldum. Kurgu da beni hayrete düşürecek güzellikteydi.
Bu kadar övülmesine şaşırmamak lazım.
Çevirisi de çok iyiydi. İnsanın ufkunu açan dolu dolu cümleler var kitapta. Sabırsızlıkla 2. kitabın çıkmasını bekliyorum.
Ki daha önce fantastik bir kitabı bitirmişliğim yoktu. Bu çığır açtı hayatımda. Şiddetle öneririm. Ama not alarak, karakterleri yazarak okumak, özenli davranmak oldukça önemli. O zaman sizi etkisi altına alacaktır. Bu şahane roman ekstra dikkat istiyor. =)
Okuduğum en iyi fantastik kurgulardan biri (Kralkatili güncesi ile birlikte) hangisi daha iyi hemen söylemek zor belki de serilerin bitmesini beklemek gerekiyordur bu değerlendirme için. Henüz çevirisi yapılmadı ama okuyabiliyorsanız özgün dilde başlayın derim.
Kitabı steelheart tan daha fazla sevdim. Seriymiş öğrendiğim kadarıyla takip etmeyi düşünüyorum. 1000 yılldır hüküm süren lord hükümdara karşı intikam dolu birsissoylu hırsızın iintikamı bunu yaparken çevresindeki arkadaşlarını bu işe katarak entirika arkasında farklı bir entirakanın döndüğü ilginç bir kitaptı.kitap herkesin gözünden bir parça anlatıldığı için daha güzel olmuş . Sonu farklıydı ama tahmin edilebilirdi okurken anlaşılıyor sonlara doğru zaten.Vin adında bir kızın o da sissoylu onlara çıraklık ederken güvensizliğinii kırması ve kendine güvenerek bir yol çizmeye balaması da konuyu okunur yapmış bence . Bu tarz kitapları seviyorsanız bence kesin okursunuz.
http://fairytaleess.blogspot.com.tr/2015/08/sissoylu-son-imparatorluk-1-kitap-yorumu.html
Baştan sona kadar olaylar hiç durulmuyordu. Gerek kurgusunu , gerek karakterlerini , gerekse çeviriyi çok çok çok fazla beğendim. Serinin diğer kitaplarının çevrilmesini dört gözle bekliyorum. Sakın kitabın ebatından korkup okumaya çekinmeyin. Siz ne olduğunu anlamadan bitiveriyor. Hatta bitsin istemiyorsunuz ama bitiyor işte.
Filmi çekilse harika olur diye düşünüyorum. Ama şöyle kaliteli bir yapım olması kaydıyla çekilmeli. Aksi taktirde gümbürtüye giden bir film olması kitabı saygısızlık olur.
Kelsier karakterine 10 puan da verilir de kitap biraz fazla Vin e odaklanmış ve o da benim çok ilgimi çeken bir karakter değildi malesef.
--SPOILER--
Fazla abartılmış ve mantıksız olaylar vardı. 1000 yıldır isyanlar olmuş fakat hiçbiri sonuç alamamış ama 8 ay önce dünyadan bi haber sissoylumuz Vin 8 ay içinde önüne geleni yener bir hale geldi yine aceleye getirilmiş bir saçmalıkta Marsh ın Sorgucuya dönüşmesi. Bahsedilene göre toplam Sorgucu sayısı 20 yi aşmazken yine 2 aylık obligatör Marsh birden Sorgucu oluverdi. Kitapta olaylar hızlı akıcı iyi güzel hoşta fantastik bir kitap dahi olsa ( ki olayları o dünyaya göre yorumluyorum) saçma şekilde gelişen, hızlıca olup biten bir sürü şey var. Yani mantıksızlıkları bir kenara bırakacak olursak kitapta oluşturulan dünya çok özgün ve çok farklı bir büyü sistemi üzerine oturtulmuş. Keşke biraz daha yavaş ve mantık dahilinde gelişseydi olaylar.
Genel olarak keyifli bir kitap. Bana biraz Centilmen Piç serisini hatırlattı, hatta Kelsier'de, Locke Lamorra'yla benzeşiyor. Olay örgüsü, anlatımı sürükleyici. Biraz büyü, biraz soygun, biraz devrim, ortaya güzel bir hikaye çıkmış.
http://fairytaleess.blogspot.com.tr/2015/08/sissoylu-son-imparatorluk-1-kitap-yorumu.html
Son kısımdaysa ağzım bir karış açık kaldı. Kitapta zaten baştan sona kadar olaylar hiç durulmuyordu. Gerek kurgusunu , gerek karakterlerini , gerekse çeviriyi çok çok çok fazla beğendim. Serinin diğer kitaplarının çevrilmesini dört gözle bekliyorum. Sakın kitabın ebatından korkup okumaya çekinmeyin. Siz ne olduğunu anlamadan bitiveriyor. Hatta bitsin istemiyorsunuz ama bitiyor işte. -,-
Filmi çekilse harika olur diye düşünüyorum. Ama şöyle kaliteli bir yapım olması kaydıyla çekilmeli. Aksi taktirde gümbürtüye giden bir film olması kitabı saygısızlık olur. Resmen kitapla aşk yaşıyorum.
Kitle Pazar Karton Kapak, 657 sayfa
Temmuz2007 tarihinde, Tor Books tarafından yayınlandı