ceydadogam

Profil Resmi
0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
ceydadogam okumuş.
Büyücüler (The Magicians, #1)

Zekâsıyla yaşıtlarının arasından sıyrılan Quentin Coldwater, günlük hayatın monotonluğundan, Fillory adlı büyülü bir dünyada geçen fantastik kitapları okuyarak kaçmakta ama herkes gibi o da büyünün gerçek olmadığını düşünmektedir. Ta ki kendini New York’un kuzeyindeki çok gizli ve seçkin bir büyücülük okulunda bulana kadar. Burada dostluğu ve aşkı öğrenip hayal bile edemeyeceği doğaüstü bir güce erişen Quentin, günün birinde arkadaşlarıyla yaptığı inanılmaz bir keşifle eşsiz olduğu kadar tehlikeli ve karanlık bir yolculuğa çıkacaktır.

Büyücüler’de, kaprisleri, arzuları ve değişken duygularıyla gerçek dünyada yaşayan insanların büyü yapabildiği bir kurgu oluşturularak, iyi ile kötünün siyah ve beyaz gibi keskin çizgilerle ayrılmadığı, sevmenin cesaret gerektirdiği, güç için korkunç bedellerin ödendiği, özgün bir diyar yaratılıyor.

“Bir fincan açık çay, bir bardak viskinin yanında nasıl görünüyorsa Harry Potter da Büyücüler’le karşılaştırıldığında öyle görünüyor. Temelleri hem fantastik hem de ana akım kurgu geleneklerine dayanan bu roman, Oz ve Narnia kadar Harry’ye de göz kırpmasına rağmen Büyücüler’i çocuk kitabı olarak görme hatasına düşmeyin. Grossman’ın meselesi yetişkinlerle; hikâyesiyse karanlık, tehlikeli ve beklenmedik olaylarla dolu.”
–George R. R. Martin, Game of Thrones’un yazarı

“En son ne zaman bir kitabı bitirebilmek için eve koşarak gitmiştiniz? İşte bu kitap, o etkiyi yaratıyor. Büyücüler bugüne kadar yazılmış en göz kamaştırıcı, entelektüel ve zekâ dolu fantastik roman.”
–Gary Shteyngart

“Büyücüler, şimdiden klasikleşmiş gibi görünen, yetişkinlere yönelik büyüleyici, akıcı ve karanlık bir roman. Grossman’ın kelimeleri ve hayal gücünü bir büyü gibi kullanmasına, derin karakterlerine ve en önemlisi büyünün mucizevi ve tehlikeli dünyasına yaptığı harikulade yolculuğa hayran kaldım.”
–Kate Christensen, PEN/Faulkner ödüllü yazar

“Merak uyandırıcı, detaylı ve macera dolu… Lev Grossman, Harry Potter’ın serseri ve Amerikan versiyonu olan Quentin Coldwater’ın hayatından, fantastik bir dünyada geçen harika bir kendini bulma hikâyesi çıkarmış.”
–Junot Diaz, Pulitzer ödüllü yazar

“Büyücüler kelimenin her anlamıyla fantastik. Tuhaf, ilginç, gösterişli ve övgüleri sonuna kadar hak eden bir eser. Ustaca anlatılmış, muhteşem bir hikâye.”
–Scott Smith

Zekâsıyla yaşıtlarının arasından sıyrılan Quentin Coldwater, günlük hayatın monotonluğundan, Fillory adlı büyülü bir dünyada geçen fantastik kitapları okuyarak kaçmakta ama herkes gibi o da büyünün gerçek olmadığını düşünmektedir. Ta ki kendini New Y... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Profil Resmi
ceydadogam okumuş.
Mistborn: The Final Empire (Mistborn #1)

Brandon Sanderson, fantasy's newest master tale spinner, author of the acclaimed debut Elantris, dares to turn a genre on its head by asking a simple question: What if the hero of prophecy fails? What kind of world results when the Dark Lord is in charge? The answer will be found in the Mistborn Trilogy, a saga of surprises and magical martial-arts action that begins in Mistborn.

For a thousand years the ash fell and no flowers bloomed. For a thousand years the Skaa slaved in misery and lived in fear. For a thousand years the Lord Ruler, the “Sliver of Infinity,” reigned with absolute power and ultimate terror, divinely invincible. Then, when hope was so long lost that not even its memory remained, a terribly scarred, heart-broken half-Skaa rediscovered it in the depths of the Lord Ruler's most hellish prison. Kelsier “snapped” and found in himself the powers of a Mistborn. A brilliant thief and natural leader, he turned his talents to the ultimate caper, with the Lord Ruler himself as the mark.
Kelsier recruited the underworld's elite, the smartest and most trustworthy allomancers, each of whom shares one of his many powers, and all of whom relish a high-stakes challenge. Only then does he reveal his ultimate dream, not just the greatest heist in history, but the downfall of the divine despot.
But even with the best criminal crew ever assembled, Kel's plan looks more like the ultimate long shot, until luck brings a ragged girl named Vin into his life. Like him, she's a half-Skaa orphan, but she's lived a much harsher life. Vin has learned to expect betrayal from everyone she meets, and gotten it. She will have to learn to trust, if Kel is to help her master powers of which she never dreamed.

Readers of Elantris thought they'd discovered someone special in Brandon Sanderson. Mistborn proves they were right.

Brandon Sanderson, fantasy's newest master tale spinner, author of the acclaimed debut Elantris, dares to turn a genre on its head by asking a simple question: What if the hero of prophecy fails? What kind of world results when the Dark Lord is ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Profil Resmi
ceydadogam okumuş.
Steelheart (Reckoners, #1)

Dünyanın üstüne çöken felaketin gökyüzünde belirmesinin üzerinden on yıl geçmişti. Sıradan insanlar değişmeye başlamış, süperkahramanları andıran Epiklere dönüşmüşlerdi. Ama Epikler halkın dostu değildiler. O muhteşem yeteneklerini, güç için kullanıp insanları sömürüyorlardı.

Kimse Epiklerle savaşamazdı… Asiler hariç. Asiler bir grup sıradan insandı ve hayatlarını Epiklerin zayıf noktalarını bulup onları yok etmeye adamışlardı. David Asilere katılmak istiyordu. Çünkü Steelheartı istiyordu: yıllar önce babasını öldüren yenilmez Epiki. Bunu uzun zamandır beklemiş, planlar yapmış, dünya üzerindeki tüm Epiklerle ilgili bilgi toplamıştı.

Şimdi harekete geçme zamanıydı. İntikam zamanı...

Brandon Sanderson yeni neslin en büyük fantastik yazarlarından biri olarak görülüyor. Tolkienin mirasçısı Robert Jordanın Zaman Çarkı serisinin devamını yazması için Sandersonın seçilmesi yazarın tüm dünyada tanınmasını sağladı.

David Gemmell Legend Ödüllerine dört yılda altı kez aday gösterilen tek yazar olan Sanderson, 2011 ve 2012de bu ödülün sahibi oldu. Romantic Times Reviewers ödülüne de iki kez sahip olan yazar, John W.

Campbell Award for Best New Writer ödülüne aday oldu ve New York Times Hardcover Fiction Best-Seller Listesinde altı kez yer aldı.

"Muhteşem bir kitap. Olağanüstü bir üslup. Süperkahramanlara yepyeni bir bakış. Başarılı bir dünya tasviri. Kesinlikle verdiğiniz zamana değecek."
-Patrick Rothfuss, Kralkatili Güncesi-

Dünyanın üstüne çöken felaketin gökyüzünde belirmesinin üzerinden on yıl geçmişti. Sıradan insanlar değişmeye başlamış, süperkahramanları andıran Epiklere dönüşmüşlerdi. Ama Epikler halkın dostu değildiler. O muhteşem yeteneklerini, güç için kullanıp... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Profil Resmi
ceydadogam okumuş.
Bilge Adamın Korkusu (Kralkatili Güncesi: 2. Gün)

“Her bilge adamın korktuğu üç şey vardır: fırtınalı bir deniz, aysız bir gece ve yumuşak başlı birinin öfkesi.”

Uyuyan höyük krallarından prensesler kaçırdım. Trebon kasabasını yakıp kül ettim. Felurian’la bir gece geçirdim ve hem canıma hem de aklıma mukayyet olabildim. Çoğu insanın alındığından daha küçük bir yaşta Üniversite’den atıldım. Başkalarının gündüz gözüyle ağızlarına almaktan bile korktukları yollardan ay ışığı altında geçtim. Tanrılarla konuştum, kadınlar sevdim ve ozanları ağlatan şarkılar yazdım.

Benim adım Kvothe. Belki beni duymuşsunuzdur.

Bir kahramanın fantastik edebiyattaki emsalsiz öyküsü kendi ağzından işte böyle başlıyor. Şimdiyse Bilge Adamın Korkusu’nda, yani Kralkatili Güncesi’nin ikinci gününde kudretli bir asilzadeye karşı girilen mücadelenin giderek kızışması Kvothe’yi Üniversite’den ayrılmaya ve şansını başka yerlerde aramaya zorluyor. Başıboş, beş parasız ve yalnız kalan Kvothe, Vintas’a giderek çok geçmeden saray sosyetesinin iç siyasetine bulaşıyor. Nüfuzlu bir soylunun gözüne girmeye çalışırken bir suikast teşebbüsünü açığa çıkartıyor, rakip bir gizemciyle yüzleşiyor ve Kralın Yolu’nda yolculara kimin -veya neyin- pusu kurduğu gizemini çözmek için bir grup fedaiye öncülük ediyor.

Tüm bunlar olurken Kvothe bir yandan da cevaplar bulmaya; gizemli Amyrlerle, Chandrialılarla ve ebeveynlerinin ölümüyle ilgili hakikatleri ortaya çıkarmaya çalışıyor. Yolu üzerinde efsanevi Adem askerleri tarafından yargılanıyor, Edema Ruhların onurunu korumak zorunda kalıyor ve Fey alemine seyahat ediyor. Orada Felurian’la, yani Kvothe’ye dek hiçbir erkeğin direnemediği ve hiçbir erkeğin yanından sağ salim ayrılamadığı fey kadınıyla tanışıyor.

Bilge Adamın Korkusu’nda Kvothe kahramanlık yolundaki ilk adımlarını atıyor ve kendi ömrü dahilinde efsane haline gelmenin hayatı bir adam için ne kadar zor kılabileceğini öğreniyor.

“Her bilge adamın korktuğu üç şey vardır: fırtınalı bir deniz, aysız bir gece ve yumuşak başlı birinin öfkesi.”

Uyuyan höyük krallarından prensesler kaçırdım. Trebon kasabasını yakıp kül ettim. Felurian’la bir gece geçirdim ve hem canıma hem de ak... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Profil Resmi
ceydadogam okumuş.
Rüzgarın Adı (Kralkatili Güncesi: 1. Gün)

BENİM ADIM KVOTHE
Uyuyan höyük krallarından prensesler kaçırdım. Trebon kasabasını yakıp kül ettim. Felurian'la bir gece geçirdim ve hem canıma hem de aklıma mukayyet olabildim. Çoğu insanın kabul edildiğinden daha küçük bir yaşta Üniversite'den atıldım. Başkalarının gündüz gözüyle ağızlarına almaktan bile korktukları yollardan ay ışığı altında geçtim. Tanrılarla konuştum, kadınlar sevdim ve ozanları ağlatan şarkılar yazdım. Belki beni duymuşsunuzdur.

Fantastik kurgu edebiyatının eşsiz bir masalı, bir kahramanın kendi ağzıyla anlattığı öyküsü işte böyle başlıyor. Bir keder öyküsü bu... bir kurtuluş öyküsü... bir adamın evrenin anlamını arayışının ve gerek o arayışın gerekse de onu sürdürmesini sağlayan gem vurulamaz iradenin bir efsaneye dönüşmesinin öyküsü...

"Rothfuss, Rüzgarın Adı ile başlayan bu muazzam hikâyede nereye giderse gitsin iyi bir şarkıcının bir şarkıyı taşıması gibi bizi de yanında götürecek."
Ursula K. Le Guin

"Rüzgarın Adı son on yılın en iyi hikayelerinden biri. Patrick Rothfuss'un ilk romanı Binbir Gece Masalları'nın öykü-içinde-öykü yapısı ile Harry Potter serisinin akademik arka planını birleştiriyor ve hepsini kahramanlığın nasıl ters gittiğini anlatan düşündürücü, tamamıyla yetişkinlere hitap eden bir esere dönüştürüyor. Rüzgarın Adı'nın kütüphanenizde Yüzüklerin Efendisi'nin yanına koyun... ve onun benzerleri içerisinde en başta anılacağı günü bekleyin."
-The Onion A.V. Club

"Rüzgarın Adı, kesinlikle izlememiz gereken bir yazarın çıkış romanı... Patrick Rothfuss gerçek bir yetenek ve bize sunduğu hikaye hem güçlü hem de harikulade."
-Terry Brooks

"Rüzgarın Adı fantastik kurgu okuyucularının sevdiği her şeye sahip: sihre, gizemlere ve kadim bir kötülüğe. Fakat aynı zamanda eğlenceli, korkutucu ve tamamıyla inanılır. Alanımızdaki en iyi kitapların hepsinde olduğu gibi bu romanı bu kadar güzel kılan, (her ne kadar harika olmalarına rağmen) sadece içindeki fantastik öğeler değil, aynı zamanda yazarın hırs, başarısızlık, sanat, aşk ve yitim konularında kaleme aldığı doğru, alelade şeyler."
-Tad Williams

BENİM ADIM KVOTHE
Uyuyan höyük krallarından prensesler kaçırdım. Trebon kasabasını yakıp kül ettim. Felurian'la bir gece geçirdim ve hem canıma hem de aklıma mukayyet olabildim. Çoğu insanın kabul edildiğinden daha küçük bir yaşta Üniversite&#... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Profil Resmi
ceydadogam okumuş.
Göçebe

Dünyamız görünmeyen bir düşman tarafından istila edilmişti. İnsanların bedenleri, bu istilacılar için sahiplik yaparken bedenler bir değişikliğe uğramamış gibi görünse de, zihinleri ele geçiriliyordu. Neredeyse herkes teslim olmuştu .Geriye kalan vahşi birkaç insandan biri olan Melanie, yakalandığı zaman sonunun geldiğine inanır. Göçebe, Melanie'nin bedenini alan ruh, yetkililer tarafından bir insan bedeninin içinde yaşarken karşılaşabileceği zorluklar hakkında uyarılmıştır: Baskın duygular, hislerin yoğunluğu, çok canlı olabilen anılar. Ama Göçebe'nin beklemediği bir zorluk vardır: Bedeninin önceki sakini zihninden vazgeçmeyi reddeder. Göçebe, Melanie'nin düşüncelerinin derinlerine inerek geri kalan insanların nerde olduğunu öğrenmeye çalışır. Ama Melanie'nin zihninde tek görebildiği, sevdiği adamın, hâlâ saklanan bir insan olan Jared'ın hayalidir. Bedeninin arzularına direnemeyen Göçebe, yakalamak zorunda olduğu bu adama karşı özlem duymaya başlar. Dış güçler, Göçebe ve Melanie'yi, aslında istemeseler de, ortak bir hedefte birleştirir ve birlikte sevdikleri adamı bulmak için tehlikeli ve sonu belli olmayan bir macera için yola koyulurlar. Zamanımızın en çok ilgi uyandıran yazarlarından biri olan Stephenie Meyer, aşkın direnci ve insan olmanın asıl anlamını anlatan, unutulmaz ve heyecan dolu bir romanla yine sizlerle beraber.

Dünyamız görünmeyen bir düşman tarafından istila edilmişti. İnsanların bedenleri, bu istilacılar için sahiplik yaparken bedenler bir değişikliğe uğramamış gibi görünse de, zihinleri ele geçiriliyordu. Neredeyse herkes teslim olmuştu .Geriye kalan vah... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 9 yıl, 10 ay
Daha Fazla Göster

ceydadogam şu an ne okuyor?

ceydadogam şu anda kitap okumuyor.

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.