Kitap açıklaması henüz eklenmemiş.
http://kitaphayvaniningunlugu.blogspot.com/2012/09/kitap-yorumu-onyx-jennifer-l-armentrout.html
Jennifer L. Armentrout Lux serisiyle beni kendine hayran bırakmaya devam ediyor. Serinin ikinci kitabı Onyx, en az ilki kadar, hattâ ondan daha güzeldi. Ben bu seriye iyice bağlandım yahu! Son derece eğlenceli diyalogları barındıran, aksiyonu eksik etmeyen, aynı zamanda yürek parçalayıcı bir aşkı anlatan bir kitap Onyx.
Tahmin edersiniz ki yazının bundan sonraki kısmı Obsidian'ı okumayanlar için spoiler niteliği taşıyabilir.
Obsidian'da ölümden dönen ve bu yüzden Daemon'la aralarında bir bağ oluştuğunu fark eden Katy için işler yine karmaşık. İlk olarak uzun zamandır kendisine kötü davranan Daemon, artık Katy'i tıpkı kardeşini koruduğu gibi koruyor. Üstelik bir de ona iyi davranıyor. Daemon Black'ten beklenmeyecek bir tavır değil mi? Katy de öyle düşünüyor. Daemon'un kendisine yakın davranmasının tek nedeninin aralarında oluşan yeni bağ olduğu kararına varıyor.
Katy bu bağ sayesinde Daemon'u her yerde hissedebiliyor. Yeni yetenekleri bununla sınırlı da değil. Katy, tuhaf uzaylı numaraları yapabildiğini fark ediyor. Örneğin, nesneleri hareket ettirebiliyor. Yapabildiklerinden hayli korkmuş durumda esasen.
Onyx'de ayrıca seriye yeni bir karakter dahil oluyor. Blake. Blake, ilk başta Katy'nin normal gözüyle baktığı sınıf arkadaşıyken, kitabın sonlarına doğru onun da bir sırrı olduğunu öğreniyoruz. Blake, Katy'e yakın davranıyor. Ve evet, Daemon bu çocuğa sinir oluyor. (Ahh, kıskanç Daemon! *elçırpmaca*) Kitap boyunca Daemon, Blake'e gerçek ismi dışında başka her isimle sesleniyor. Bob, Brad, Biff, Bo... Bu kısımlarda bol bol gülümsedim. Aslında Daemon'un olduğu her sahnede gülümsüyorum. (Dişil içgüdülerim, bir durun artık!) Romantik halleri dışında tabii. Oraya daha gelmemiş miydim? Hemen bahsedeyim.
Obsidian'ın sonunda bakış açısını okuduktan sonra kesinlikle Katy'e karşı boş olmadığını hissettiğim Daemon, Onyx'te tam anlamıyla değişime uğruyor. Hepsi Katy için! Ona hediyeler alıyor, çiçek getiriyor, neredeyse her anını yanında geçiriyor, sürekli göz kulak oluyor. Elbette Katy bunların hepsinin bağdan kaynaklandığını düşünmekte ısrarcı. Yine de kim Daemon Black'in bu halleri karşısında kayıtsız kalabilir ki? Ben kalamadım. Eridim bittim kitap boyunca.
İkili arasındaki ilişki yine böyle çalkantılı bir şekilde kenarda dursun, Katy'nin yepyeni bir korkusu var. DOD'un kendisini keşfedip, tıpkı Dawson ve Bethany'e yaptıkları gibi Daemon ve onu bir yere kapatmasından, hattâ öldürmesinden korkuyor. Haksız de değil hani. Onyx'te DOD'la ilgili şok edici bilgiler bizi bekliyor. Ve sıkı durun; Dawson ve Bethany olayı bu kitapta iyice sorgulanıyor ve yeni ipucuları karşımıza çıkıyor. Daemon'un erkek kardeşi hâlâ yaşıyor olabilir mi?
Onyx hakkında sevdiğim pek çok şey var. Mesela, Katy'nin her kitap aşkını irdeleyişinde mutlu oluyorum. Genç yetişkin kitaplarındaki kadın karakterler arasında en sevdiklerimden biri bu yüzden Katy. Daemon da bu sahnelere dahil olunca koltukta su gibi akmam kaçınılmaz.
“I could always give you a teaser. You bookish people love teasers, don't you?”
Onyx'de yepyeni sırlar, şok edici gerçekler, heyecan dolu sahneler okuyanları bekliyor. Gizem, aksiyon, romantizm hepsi bu romanda mevcut. Ve en önemlisi bu kitapta DAEMON BLACK var!
Jennifer, yine yapacağını yapmış ve elimden bırakamadığım bir kitap yazmış. O son sahneden bahsetmek dahi istemiyorum zaten. Orada bırakılır mı yahu? İnsaf. Son olarak kitabın finalinde yine Daemon'un bakış açısından bir bölümün yer aldığını belirteyim. (*surattakocamanbirgülümsemeyle*)
Onyx, bu yılın favori kitapları arasında yer almayı hak ediyor. Goodreads puanına bakın, anlayacaksınız zaten: 4,58.
Lux serisinin 3. kitabı Opal'in Aralık ayında çıkması bekleniyor. (Gel Aralık gel!)
Son olarak "Holy alien babies everywhere!" diyor ve yorumu sonlandırıyorum.
kesinlikle harikaydı..en kısa zamanda opal ve diğer kitaplarını da okumak istiyorum.. :)
lux serisi obsidiyenin 2. kitabı dex yayınlarından ve çeviride halen:(
ilk kitap olan Obsidiyen'de, Deamon ile Katy’yi tanımış ve bir erkek nasıl bu kadar öküz olup, aynı zamanda aşık olunası olabilir başlıklı dersimizi salyalarımız aka aka tamamlamış uzun bir süre kendimize gelememiştik.
Deamon’ın Katy ile olan atışmaları kavgaları laf sokmaları bizi bile okurken kızdırmış, utandırmış ve kendimizden geçirmişti. Ama bu biricik öküze kızabilmek, gıcık olabilmek ne mümkün! Yine onu sevdik bağlandık ve içimize sevgiyle sokmuştuk. (:
İlk kitabımızın sonunda, Katy, Dee ve Deamon'ı yerel elektrik kaynağı olarak ve kullanmış ve onları öldürmek üzere olan Arum'u yok etmişti. Ancak bunu yaparken ciddi olarak yaralanmıştı. Tabi bu duruma göz yumamayacak olan Deamon ışığını kullanarak onu resmen ölümden döndürülmüştü. Bu olayın ardında Deamon ile Katy artık birbirleri anlamadıkları bir şekilde bağlanmışlardı. Aralarında oluşan bağ ikisi içinde yeni bir zamanın başlangıcıydı aslında.
Katy’nin artık Deamon ile tahminin ötesinde bir bağı var. (: ve ikiside bu durumun önüne geçemiyor. Katy’e tam olarak neler olduğunu anlayamasak da Demaon'ın bu durumdan hiç şikayetçi olmadığını size rahatlıkla söyleyebilirim. (ki kitabın ilerleyen kısımlarında bu değişimi ve sonuçlarını ziyadesiyle kurcalıyacağız.) Ama bence asıl konumuz Deamon (bebeğim) ve geçirdiği evrim.
Bir erkeğin öküzlükten, sevilesi tapılası içine sokulası bir Romeo’ya nasıl dönüştüğünü hayretler içerisinde okudum. Ve o erkek Daemon’ı Tanrım! Sanki öküz haliyle bile Deamon’ ıma yeterince aşık olmamışım gibi! (:
Yorumun Devamı ve Deamon Black - ile ilgili çalışmalar için Tık Tık =D
http://tarihiaskromani.blogspot.com/2013/04/yorum-oniks-biricik-okuzum-deamon-black.html
Nasıl başlasam bilemiyorum. Kitap henüz bitti ve çok güzeldi. Şuan aklımdan geçen tek şey ''Daemon, Daemon,Daemon..''
Öncelikle, kapağın rengi beni benden aldı, moru çok fazla seviyorum.
Gelelim kitaba.
Başlarda biraz sıkılır gibi oldum ama bırakmadım tabi ki. Katy'nin davranışları bazen beni sinir etti. Daemon'ın aralarındaki bağ yüzünden yakın davrandığını söyleyip durdu! Onu kendinden uzaklaştırmayı da denedi. Bu kızda hiç akıl yok, diye düşünüyorum bazen.
Sonrasında kitaba yeni bir çocuk dahil oldu. Blake. Zaten çocuk okula geldiğinden beri ondan hoşlanmamıştım, bir şeyler olduğu belliydi. Daemon, Katy'ye defalarca ondan uzak durmasını söyledi. Ama tabi ki Katy öyle bir şey yapar mı? Bir kerecik olsa şu çocuğun lafına güvenip dediğini yapsa. Öf.
En önemli kısma geliyorum: Daemon romantikti! Evet, şaşırılacak bir şey. Bizim öküz gitmiş, yerine romantik mi romantik tatlı mı tatlı biri gelmiş. -Tamam yine arada bir şeyler yaptı ama,neyse.- Ayrıca, kıskançtı. Blake'e takmadığı ad kalmadı. Neredeyse B ile başlayan bütün isimleri kullandı. Tabi Katy de sürekli Blake diye düzeltmek zorunda kaldı.
Bir de, Katy'nin güçleri var tabi. Bu konuyla ilgili pek bir şey yazmayayım yoksa spoiler verebilirim. -Zaten şuan spoiler vermemek için kendimi zor tutuyorum, bütün kitabı ayrıntılarıyla yazasım var..- Sadece şunu söyleyeyim, Daemon yakınlardayken onu hissediyor, eşyaları hareket ettiriyor falan...
İlk kitaba göre aksiyon da fazlaydı. İlk defa bir kitapta bu kadar güldüm, hüzünlendim ve gerildim diyebilirim. Dawson ve Bethany ile ilgili de birtakım olaylar vardı.
Ve o son! Nasıl bir yerde bitti öyle. Mutlu bir sondu aslında ama ben neredeyse ağlayacaktım. -Çok duygusalım,biliyorum.-
Daemon'ın anlattığı bonus bölüm de güzeldi.
*Başlarda sıkıldığım ve Katy'nin davranışlarına sinir olduğum için 9 puan veriyorum.
deamon ilk kitapda öküzdü ama bu son kitapta tam bir aşk kelebeği olmuş :)))))))
Oniks-Lux 2 // Jennifer L. Armentrout
Lux serisinin ikinci kitabınıda okuyarak suyunu çekmiş bulundurmaktayım
1 ve 2 kitap arasında çok kararsız kalsam da Deamon'un bu kitapta daha çok olması ve öküzlüğü Katy'e devretmesi sevindirici oldu benim için..
Evet, kesinlikle rolleri eğiştirdiler bu kitapta. Katy daha başına buyruk,daha "ben bilirim" havalarındaydı. Sonrasında da tüm bedelini ödedi...
Daemon,Katy'i iyileştirdikten sonra tek beden olmaları hala devam etmektedir. Kalplerinin aynı anda atmasına ve ayrılamaz bir bütün haline gelmelerine sebep olumuştur.
Ama bu iyileştirmenin Katy'e verdiği en büyük zarar-kimine göre- nesneleri ve objeleri haraket ettirme gücüdür. Henüz bunları kontrol edememesi bir çok soruna yol açmaktadır.
Ve bu konuda kendisine yardıma gelen yeni çocuk! Katy'e ders vermeye başlar. Bu durum Daemon'un hoşuna gitmesede,bu çocuğa karşı olumsuz duygular beslemesine en gel olamaz.
Kasaba da da her zamankinden fazla Arum ve Savunma askerlerinin bulunması işlerini daha da zora sokacaktır. durumlar karışık bir hal alır ve Daemon'u süpriz bir ziyaretçi beklemektedir.
Kitabın sonunda ki bu süpriz misafir Lux serisinin üçüncü kitabını beklememizi zorlaştırdığı kesin ve umuyorum yayınevi sıcağısıcağına okumamızı mümkün kılar....
Yazar'ın hali hazırda bir serisi,MELEZ Sözleşmeleri kitabıda elimde hazır ve okunmayı bekliyor ve ne yalan söyleyeyim ben bu serisini daha çok merak ediyorum ama beklemek zor olduğu için bu serinin son kitabının da çıkmasını bekliyorum :))
Yazarın hayal gücünü seveceksiniz,ben keyifle okudum ve bu yüzden dir ki TAVSİYEMDİR....
Serpil....
Kitabı bir iki gün önce bitirdim ama o "son"un etkisinden çıkamadım.Çıkmak istemiyorum da zaten.Bunun yanında kitabın "Bonus Sahneler" bölümüne de bayıldım.
Öncelikle kitabın başlarında Kathy'ye sinir oldum,bilmiyorum bir tek ben miyim bunları hisseden.Genelde serilerin ikinci kitaplarında böyle sinir bozucu şeyler olur.Mesela Kathy'nin Dee'yi çok ihmal etmesi,Blake'e güvenmesi ki ben kitaba dahil olduğu an anlamıştım onda bir şeylik olduğunu,sonuncu ve en önemlisi ise Daemon'ı sevdiği halde boşu boşuna inkar etti,arada Daemon'ı incitti,kavga etti.Çok inatçı bi' kız.Ben aslında severim böyle kızları ama konu Daemon olunca biraz sinirlendim sankim ☺️
Kitabın son 100 sayfası çok heyecanlıydı,sevdim.İşte bana böyle kitaplarla gelin,zira aksiyona bayılırım.Aksiyon türünde çok çok daha iyi kitaplar tabii ki okudum ama bu kitapta fena değildi hani o yönden 😄
Kitapta bir bölüme az kaldı ağlayacaktım ve o bölümde Blake'ten nefret ettim.NEFRET! O olayı ne kadar çok söylemek istesemde ağır bir spoiler olurdu,hem de çok ağır.Ama okuyanlar bilir,çok üzüldüm.
Bakalım serinin devamında ne olacak çok da merak ediyorum ve doğruca üçüncü kitaba başlamayı düşünüyorum.Yer yer sinirlensem de,sıkılsam da güzel bir kitaptı diyebilirim.😁😄
İngilizce bilenler ve aşk romanlarını sevenler okuyabilir.
Karton Cilt, 396 sayfa
Nisan2013 tarihinde, Dex Yayınevi tarafından yayınlandı