Gündelik hayatın gerçeklerinde yaşayan ve gerçeği değiştirecek düşler kuran insanların öyküleri...Edebiyatımızın usta kalemi Tomris Uyar; Yaz Düşleri Düş Kışları ile okuyucalarını gerçek ile düş arasındaki görünmez köprüden geçiriyor. TADIMLIKKonuk, mutfak masasının başında oturuyordu; sırtı öyküye dönüktü. Omuzlarına geniş bir kol halinde dökülen parlak saçları dışında, gençliğini eleveren hiçbir özelliği yoktu. Zincirleme sigara içiyordu. Önündeki kül tablası dolmuştu, kalkıp dökmeyi erteliyordu boyuna. Yaşını yaşama usancı, hantal sırtından başlıyordu, kambur oturuşundan; sarı lekelerle kaplı bakımsız ellerinde boşverdiciliğe, ayaklarında miskinliğe dönüşüyordu.
Gündelik hayatın gerçeklerinde yaşayan ve gerçeği değiştirecek düşler kuran insanların öyküleri...Edebiyatımızın usta kalemi Tomris Uyar; Yaz Düşleri Düş Kışları ile okuyucalarını gerçek ile düş arasındaki görünmez köprüden geçiriyor. TADIMLIKKonuk, mutfak masasının başında oturuyordu; sırtı öyküye dönüktü. Omuzlarına geniş bir kol halinde dökülen parlak saçları dışında, gençliğini eleveren hiçbir özelliği yoktu. Zincirleme sigara içiyordu. Önündeki kül tablası dolmuştu, kalkıp dökmeyi erteliyordu boyuna. Yaşını yaşama usancı, hantal sırtından başlıyordu, kambur oturuşundan; sarı lekelerle kaplı bakımsız ellerinde boşverdiciliğe, ayaklarında miskinliğe dönüşüyordu.
-öyle şeyler yapıyorlarmış ki, dedi Kadın. altın diritle göğsüne bir altın kafes çiziyorlarmış, tam yüreğinin çevresine. dışarı çıkarken sırtına vuruyorlarmış, yüreğin pat diye düşüyormuş yere. nedeni de hiç belli olmuyormuş.
metal yorgunluğu ve oyun.
"çare yok. yaz bitti."
105 sayfa