Bu romanında da salt anlatmakla yetinmiyor Vedat Türkali, görüntüsel ögelere dayalı bir biçem ustalığıyla, insanı, insan ilişkilerini sergileyip açık seçik gösteriyor da. Bir Gün Tek Başınadan, Mavi Karanlıktan sonra bu roman da bir tarih parçasının karmaşasındaki Türkiyemizin çelişkilerle yüklü, acı tatlı serüveninin bölüşen, tanıklıklarıyla yüzyüze getiriyor bizi. Becerikli, karanlık ellerce açmazlara, çıkmazlara itilen insanımızın yazgı yumağını usta işi bir romanın kesintisiz akımında çözüp sağarken, sıralanmış edimlerin, eylemlerin, davranışların seyrine kazandığı okuyucuyu da görgü tanığı yapıyor sonunda......
Bu romanında da salt anlatmakla yetinmiyor Vedat Türkali, görüntüsel ögelere dayalı bir biçem ustalığıyla, insanı, insan ilişkilerini sergileyip açık seçik gösteriyor da. Bir Gün Tek Başınadan, Mavi Karanlıktan sonra bu roman da bir tarih parçasının karmaşasındaki Türkiyemizin çelişkilerle yüklü, acı tatlı serüveninin bölüşen, tanıklıklarıyla yüzyüze getiriyor bizi. Becerikli, karanlık ellerce açmazlara, çıkmazlara itilen insanımızın yazgı yumağını usta işi bir romanın kesintisiz akımında çözüp sağarken, sıralanmış edimlerin, eylemlerin, davranışların seyrine kazandığı okuyucuyu da görgü tanığı yapıyor sonunda......
“Yeşilçam Dedikleri Türkiye”. 12 Eylül sonrası karanlık günlerde (15 Kasım 1982 - 23 Ağustos 1986) yazılmasına rağmen, bir komünistin su gibi, ihtiyaç duyduğu umudu, içerdiği onca acıya rağmen barındıran apaydınlık bir roman.
Vedat Türkali Usta bu yapıtı ile de okuyucunun tüm duyularını/hislerini, iştahını, merakını, kaygısını, acısını, tebessümünü, öfkesini, kahkahasını, göz yaşını, cinsel arzusunu, kıstırılmışlığını, çaresizliğini, boşvermişliğini şaşkınlığını, korkusunu, melankolisini... tahrik etmeyi başarıyor...
Her Vedat Türkali kitabına başladığımda aynı heyecanı duyuyorum, bu tarifsiz bir his.
10 numara... Mutlak okunmalı, okutturulmalı...
Karton Cilt, 644 sayfa
2001 tarihinde, GENDAŞ YAYINLARI tarafından yayınlandı