Yılmaz Karakoyunlunun bu son romanını koyu bir hüznün lezzetiyle okuyacaksınız. Karakoyunlu, bu defa Cumhuriyetin kuruluş yıllarına ve o yılların önemli kişilerinin hayatlarına ışık tutuyor. Her gün can alan verem hastalığının, bitimsiz savaşların, yoksulluk ve yoksunluğun dehşetini içimize salarken, Çakırbeyli Adnanın, Üsküplü Yahya Kemalin, Selanikli Celile ile oğlu Nâzımın, Berinin, Ayhanın, Pirayenin öykülerini olanca açıklığıyla dile getiriyor. Özel yaşamların henüz kamuya mal olmadığı zamanların siyasetle sarmalanmış büyük aşklarıyla gözlerimizi kamaştırıyor. Bütün insanî zaaflarıyla Gazi Hazretlerini, başvekili, cumhurbaşkanını anlatırken onların nezdinde genç Cumhuriyetin geniş bir panoramasını da çiziyor. Bugün hâlâ tartışılan o yılların en önemli şahsiyetlerini o çok özel koşullarında değerlendiriyor. Yorgun Mayıs Kısraklarının her bölümüne genç şair Nâzım Hikmet ile üstat Yahya Kemalin şiirleri eşlik ediyor; Çakırbeyli Çiftliğinin özgürlük simgesi yorgun mayıs atları, kızıla boyalı bir fonda, dörtnala mahşere koşuyor.
Yılmaz Karakoyunlunun bu son romanını koyu bir hüznün lezzetiyle okuyacaksınız. Karakoyunlu, bu defa Cumhuriyetin kuruluş yıllarına ve o yılların önemli kişilerinin hayatlarına ışık tutuyor. Her gün can alan verem hastalığının, bitimsiz savaşların, yoksulluk ve yoksunluğun dehşetini içimize salarken, Çakırbeyli Adnanın, Üsküplü Yahya Kemalin, Selanikli Celile ile oğlu Nâzımın, Berinin, Ayhanın, Pirayenin öykülerini olanca açıklığıyla dile getiriyor. Özel yaşamların henüz kamuya mal olmadığı zamanların siyasetle sarmalanmış büyük aşklarıyla gözlerimizi kamaştırıyor. Bütün insanî zaaflarıyla Gazi Hazretlerini, başvekili, cumhurbaşkanını anlatırken onların nezdinde genç Cumhuriyetin geniş bir panoramasını da çiziyor. Bugün hâlâ tartışılan o yılların en önemli şahsiyetlerini o çok özel koşullarında değerlendiriyor. Yorgun Mayıs Kısraklarının her bölümüne genç şair Nâzım Hikmet ile üstat Yahya Kemalin şiirleri eşlik ediyor; Çakırbeyli Çiftliğinin özgürlük simgesi yorgun mayıs atları, kızıla boyalı bir fonda, dörtnala mahşere koşuyor.
Yazarın okuduğum ilk kitabıydı,harika bir edebi anlatımı olan tarih ve aşkın içiçe harmanlandığı güzel bir eserdi.Özellikle Adnan Menderes dönemini merak edenler ayrıntılı olarak okuyacaklardır.
Adnan Menderes,Yahya Kemal ve Nazım Hikmet'in aşklarını konu edinen bir dönem romanı.Olayların birbirine bağlanışında ve geçişlerde soru cevapları kalıyor,okurken atladığım şeyler mi oldu diye düşünürken buluyorsunuz kendinizi.Ağır ilerleyen bir roman.Takıldığınızda google da sorgulama yapıp,eksik taşları oturtuyorsunuz.
565 sayfa