Yeni bir ses arayanlara bağırıyor Melida Tüzünoğlu. Postmodern romanın Türk Edebiyatındaki en ilginç örneklerinden diyebilirim okumuş olduğum kadarıyla. Bütünlükçü, büyük, her şeyi kapsayan söylemleri yok Ambulansla Dünya Turu'nun; küçük, sıradan ve aynı anda sıradışı hikâyeleri var. Dili ile beni çok etkiledi. Şiirselliği her bünyeye göre değil yalnız, okumak isteyeceklere şimdiden uyarı niteliğinde olsun. Kelimeleri, hayal kurmayı ve özellikle şiiri seviyorsanız alın bu 'roman'ı. Hem kadın-erkek ilişkisine karşı duruşu hem de üslup ile ilgili denemeleri sevdirdi bana bu eseri. Yenilik arayanlara, kelimelerin gücüne inanıp şiiri sevenlere şiddetle - şiddetin bu türüne karşı değiliz- öneriyorum.
Daha iyi bir çeviriye ihtiyacı olan iyi bir metin. Ama savaş ile ilgili bir şeyler okuyacaksanız "Gecenin Sonuna Yolculuk, Louis Ferdinand Celine"i okumalısınız.
Psikanaliz geleneği için olmazsa olmaz bir kaynak hazırlamış Saffet Murat Tura. Lacan üzerine Türkçe'deki kaynakların azlığı da düşünülürse, üzerine düşeni fazlasıyla yapmış. Yine de psikanaliz terminolojisine hakim değilseniz uzak durmanız gereken bir kitap. Öncesinde Freud'u ve ardıllarını biraz bilmenizde fayda var.
Hikâye ise aradığınız, tüm kalabalığa rağmen yalnızsanız, okumanız gereken sayfalar Sait Faik'in Alemdağ'da Var Bir Yılan'ının sayfaları.
İstanbul'u böylesine hüzünlü yaşamamıştım hiç. Bu köklü şehre yeni ayak bastığım şu sıralarda Orhan Pamuk'un İstanbul'unu öğrenmek, düşünmek, hissetmek kendi İstanbul deneyimimi baştan ayağa değiştirdi. Kılı kırk yaran detaylar, kenar mahalleler, zengin muhitler... İstanbul'u karış karış gezmeden okunması gereken bir kitap.