360 Yılında Konstantius tarafından inşa edilen ve tüm ihtişamı ve gizemiyle günümüze kadar gelmeyi başaran muhteşem eser Ayasofya. Kitapta, yüzyıllarca bir çok ülkenin kutsal Ayasofya'sının deprem, yangın ve çeşitli tahtibatlara rağmen bu güne kadar nasıl korunabildiği; kilise ve cami olduğu dönemlerde en çok rağbet gören ibadethane olmasının nedenleri; iç mekanda duvarları süsleyen resim ve sembollerin anlamları anlatılmaktadır. Soru cevap şeklinde hazırlanan kitabı merak ve ilgiyle okudum. Şans eseri İstanbul'a iki gidişimde de kapalı olan ve sadece dışarıdan bakabildiğim Ayasofya'ya, bu kitaptan sonra hayran oldum. Bu kitap Ayasofya'yı görenlere de ve henüz görmemiş olanlara da önerimdir. Keyifli okumalar, bol kitaplı günler...
Bu kitapla birlikte sevmediğim iki olayı birden yaptım. Birincisi yarım bıraktım, ikincisi sonunu okudum. Empati ve Olasılıksız gibi iki müthiş kitapla, bu kitabın yazarının aynı olduğuna inanasım gelmiyor. Kitap hem 15 yaş altı okuyucu kitlesine hitap edecek türde, hem adı gibi Oz Büyücüsü'nün neredeyse kopyası. Onu okumadım fakat filmini önceden hatırlıyorum. Karakterler birebir, isim isim aynı. Kitabın önsözünde Adam Fawer Türkiye' ye teşekkür etmiş ve Egemen isimli bir okuyucusunun onu sürekli arayıp adeta iteklercesine teşvik ettiğini yazmış. Ah be Egemen niye zorladın adamı. Olmayınca olmuyormuş demek ki. Şimdi de yeni başladığı kitap için aynını yapıyormuş. Yapma Egemen lütfen. Zaten bu faciayı okuduysan o telefon numarasını hemen silmelisin. Şaka bir yana yazarı Adam Fawer bile olmasa tavsiye etmeyeceğim bir kitap fakat yazarı daha önce okudunuzsa sakın almayın. Paranıza, zamanınıza ve hevesinize yazık.