Aliiede Truu, bahçesinde yaralı bir kız bulur. Kızla ilgili şüpheleri olsa da bunları görmezden gelir ve onu evine alır. Zara kendisini seks köleliğine zorlayan kişilerden kaçan genç bir kızdır, ama yanında taşıdığı gizemli bir fotoğraf onun Aliiede’nin evine tesadüfen sığınmadığını göstermektedir. İkisi de hayatta kalmak için büyük savaşlar vermiş olan bu kadınlar, kendilerini şüphe ve itiraflardan örülü karmaşık bir denklemin içinde bulurlar. Onları birleştirense, kıskançlık, şehvet ve acı dolu bir aile dramıdır.
Sofi Oksanen’in bütün dünyada büyük bir başarı elde eden, ödüllü romanı Araf, utanç dolu hayatları ve onları birbirine bağlayan karanlık ve gizemli bir geçmişleri olan iki kadının merak uyandıran, nefes kesen dramatik öyküsü…
Aliiede Truu, bahçesinde yaralı bir kız bulur. Kızla ilgili şüpheleri olsa da bunları görmezden gelir ve onu evine alır. Zara kendisini seks köleliğine zorlayan kişilerden kaçan genç bir kızdır, ama yanında taşıdığı gizemli bir fotoğraf onun Aliiede’nin evine tesadüfen sığınmadığını göstermektedir. İkisi de hayatta kalmak için büyük savaşlar vermiş olan bu kadınlar, kendilerini şüphe ve itiraflardan örülü karmaşık bir denklemin içinde bulurlar. Onları birleştirense, kıskançlık, şehvet ve acı dolu bir aile dramıdır.
Sofi Oksanen’in bütün dünyada büyük bir başarı elde eden, ödüllü romanı Araf, utanç dolu hayatları ve onları birbirine bağlayan karanlık ve gizemli bir geçmişleri olan iki kadının merak uyandıran, nefes kesen dramatik öyküsü…
Dünyaca ünlü yazar Sofi OKSANEN’in yazmış olduğu kitabı “ARAF”.
Kitap hakkında daha önceden okur yorumlarını bilmiyorsanız eğer, kitabın arka kapağındaki tanıtım yazısını okuduğunuzda kitabı satın almamanız mümkün değil. Bende aynısını yaptım çünkü.
Kesinlik kötü bir kitap değil ancak arka kapak yazısını okuduğunuzdaki beklentileriniz kadar yüksek değil netice.
Kitabın okunma zamanındaki ruh halinizin büyük önemi var yorumlamada. Çünkü gerçekten ciddi bir dramı anlatıyor. Eğer sizinde ruh haliniz o anda kötüyse bunalım yaşayabilirsiniz okurken
2 kadının dramatik, merak uyandıran ve sürükleyici hikayesine tanık oluyoruz. Kitap iki dönem arasında gidip gelmektedir: 1940'larda Estonya'nın Sovyet İşgali ve 1990'larda ancak toparlanmaya başlayan Estonya'nın Avrupa'lı yeni görünümü...
Hikayede özellikle daha çok Soyvet ardından da Almanya işgali sırasında insanların yaşadıklarını görmekteyiz.1990 yıllarında geçişler hayalinizde o kadar çok imgelenmiyor. Sadece hikayesini okuduğumuz kızın yaşadıkları canınızı oldukça yakıyor ve üzülüyorsunuz..
Bayan okuyucuların dikkatini çekecek tarz da bir kitap.
Yapılan reklamları neticesinde merak edip aldığım bir kitaptı. Ne yazık ki beklentilerimi hiç karşılamayan bir kitap oldu. Bitirmek için gerçekten zorladığım kitaplardan biri oldu.
ilk defa bir kitaba para verdiğim için acıdım ve ilk defa bir kitabı yarıda bıraktım.
Kitatabı büyük beğeni ile okudum. Sonunu sevmedim.
Kuzey Avrupa insanları bizim gibi Akdeniz ırkına göre değil..Yaşamlarıda öyle..Vakit kaybı bu kitabı okumak..Parça parça bölük pörçük..Kitaba verdiğim zamana acıdım...
Cok sikilarak okudum sadece bazi bolumleri beni heyecanlandirdi ben daha farkli tahmin ediyordum cok severek okumadim
Çok isteyerek aldığım ,ama beklentilerime hiç karşılamayan kitap.
Okumasanız bir şey kaybetmezsiniz.
Karton Cilt, 384 sayfa
2011 tarihinde, Pegasus tarafından yayınlandı