Bahtiyar Ol Nâzım

Vera Tulyakova Hikmet, Nâzım Hikmetin ölümünden sonra, onunla yaptığı söyleşiler olarak nitelendirdiği bu kitabında, şairin ülkesinden ayrıldıktan sonra, 1951de üçüncü ve son kez gittiği Sovyetler Birliğinde, coşkulu gençlik yıllarında idealinde yarattığı sosyalizmin gerçekleştirilememesi ve yeni insan tipinin yaratılamaması karşısında yaşadığı hayal kırıklıklarını, şaşkınlıklarını, acılarını; SSCBde XX. Kongre öncesinde ve sonrasında Merkez Komitenin sanata ve sanatçılara olan yaklaşımını, Sovyet Yazarlar Birliği çevresinde yaşanan olayları ve bütün bunların karşısında Nâzım Hikmetin taviz vermez duruşunu anlatıyor. Nâzım Hikmetin derin yurt sevgisi, karısı Veraya duyduğu sınırsız aşk ve kıskançlıkları; Aragon, Neruda, Erenburg, Pasternak gibi dünyaca ünlü yazarlarla yakın dostluk ilişkileri ve edebiyat tartışmaları; ölüm önsezileri ve korkusu, çizgi dışı aşkları, şairin iç dünyasına girilerek, kişisel duygularıyla, içten ve şiirsele varan bir dille aktarılıyor Bahtiyar Ol Nâzımda.Kitabın son sayfalarındaki ölüm üzerine söyleşiler, insanı derinden sarsan ölçülerde... Giderayak işlerim var bitirilecek,giderayak.Ceylanı kurtardım avcının elindenama daha baygın yatar ayılamadı.Kopardım portakalı dalındanama kabuğu soyulamadı.Oldum yıldızlarla haşır neşirama sayısı bir tamam sayılamadı.Kuyudan çektim suyuama bardaklara konulamadı.Güller dizildi tepsiyeama taştan fincan oyulamadı.Sevdalara doyulamadı.Giderayak işlerim var bitirilecek,giderayak.

Vera Tulyakova Hikmet, Nâzım Hikmetin ölümünden sonra, onunla yaptığı söyleşiler olarak nitelendirdiği bu kitabında, şairin ülkesinden ayrıldıktan sonra, 1951de üçüncü ve son kez gittiği Sovyetler Birliğinde, coşkulu gençlik yıllarında idealinde yarattığı sosyalizmin gerçekleştirilememesi ve yeni insan tipinin yaratılamaması karşısında yaşadığı hayal kırıklıklarını, şaşkınlıklarını, acılarını; SSCBde XX. Kongre öncesinde ve sonrasında Merkez Komitenin sanata ve sanatçılara olan yaklaşımını, Sovyet Yazarlar Birliği çevresinde yaşanan olayları ve bütün bunların karşısında Nâzım Hikmetin taviz vermez duruşunu anlatıyor. Nâzım Hikmetin derin yurt sevgisi, karısı Veraya duyduğu sınırsız aşk ve kıskançlıkları; Aragon, Neruda, Erenburg, Pasternak gibi dünyaca ünlü yazarlarla yakın dostluk ilişkileri ve edebiyat tartışmaları; ölüm önsezileri ve korkusu, çizgi dışı aşkları, şairin iç dünyasına girilerek, kişisel duygularıyla, içten ve şiirsele varan bir dille aktarılıyor Bahtiyar Ol Nâzımda.Kitabın son sayfalarındaki ölüm üzerine söyleşiler, insanı derinden sarsan ölçülerde... Giderayak işlerim var bitirilecek,giderayak.Ceylanı kurtardım avcının elindenama daha baygın yatar ayılamadı.Kopardım portakalı dalındanama kabuğu soyulamadı.Oldum yıldızlarla haşır neşirama sayısı bir tamam sayılamadı.Kuyudan çektim suyuama bardaklara konulamadı.Güller dizildi tepsiyeama taştan fincan oyulamadı.Sevdalara doyulamadı.Giderayak işlerim var bitirilecek,giderayak.


Değerlendirmeler

değerlendirme
10 puan

Benim için bugüne kadar hep Nazım ile Piraye vardı, Nazım'ı bir defa da Vera'nın ağzından dinlemek güzeldi..

10 puan

okuduğum en iyi kitaplardan biriydi. samimiyetiyle sadeliğiyle izi silinmeyecek


Baskı Bilgileri

460 sayfa


ISBN
9789750813726

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

yagmurkavak PufidikTerlik aymesev
3 kişi

Okumuşlar

orecik Ecavuslu iphigenia Sevgili Milena sokakkedisi
9 kişi

Okumak İsteyenler

elifpotok karabalık bturel
3 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski