Bayan Irma, Balkon adlı lüks bir genelevin, bir yanılsamalar evinin sahibesidir. Toplumun önde gelen kişileri onun evine gelip, acınası zavallılıklarından sıyrılarak, kibir ve sahte bir acımasızlık kisvesi altında güçlü olduklarını hissetmek, dış dünyadan kaçmak isterler. Ne var ki fazla duygusal olduğu için bu genelevden kovulan Chantal'in simgesi haline geldiği bir ayaklanmayla birlikte tüm dengeler aniden altüst olur.
Bayan Irma kraliçeye ve dünya ise gerçek bir geneleve dönüşmüştür artık.
Kendisiyle yapılan bir röportajında, gerçeğin ancak sanatta dile getirilebileceğini söyleyen Jean Genet, aldatıcı görünüşlerin "gerçek" dediğimiz olgulardan daha gerçek olduğunu öne sürer. Balkon'un ana teması da, dekordaki aynalarla simgelenen işte bu yanılsamadır.
Oyunun daha en başından itibaren gerçeklikle sahteliği bir potada eritmek istediğini gösteriyor Genet. İlk tabloda, ana karakter ve aksesuarlar sayesinde dini bir ortam yaratılmış olmasına rağmen, oldukça genç ve fazlasıyla süslü Kadın'ın davranışları ve giysisi dini görüntüyü yadsıyarak günahkârlıkla bütünleştirmekte; üstelik tüm oyun boyunca bu ikilik her alanda çok açık bir biçimde kendini hissettirmektedir.
Toplumun düzenini sağlayan temel taşlar diyebileceğimiz üç kuruma, kilise, ordu ve yargıya mensup üç karakterin, Piskopos, General ve Yargıç'ın, oyundaki gerçeklikten uzak varoluşları "gerçek hayat"ta ne derece gerçektir? "Gerçek hayat" bu genelevde yaşananlardan çok mu farklıdır?
Yaşadığımız ve gerçek kabul ettiğimiz hayat da bir yanılsamalar bütünü değil midir aslında?
Sonuç olarak Balkon, tüm yerleşik düşünce ve inançları yerle bir eden, Genet'nin asi ruhunu, sorgulayıcı kişiliğini, tiyatroya ve hayata bakışını çok iyi yansıtan bir yeraltı edebiyatı başyapıtı. Yazarının da arzu ettiği gibi, suret ve yansımanın bir yüceltilişi.
(Arka Kapak)
Bayan Irma, Balkon adlı lüks bir genelevin, bir yanılsamalar evinin sahibesidir. Toplumun önde gelen kişileri onun evine gelip, acınası zavallılıklarından sıyrılarak, kibir ve sahte bir acımasızlık kisvesi altında güçlü olduklarını hissetmek, dış dünyadan kaçmak isterler. Ne var ki fazla duygusal olduğu için bu genelevden kovulan Chantal'in simgesi haline geldiği bir ayaklanmayla birlikte tüm dengeler aniden altüst olur.
Bayan Irma kraliçeye ve dünya ise gerçek bir geneleve dönüşmüştür artık.
Kendisiyle yapılan bir röportajında, gerçeğin ancak sanatta dile getirilebileceğini söyleyen Jean Genet, aldatıcı görünüşlerin "gerçek" dediğimiz olgulardan daha gerçek olduğunu öne sürer. Balkon'un ana teması da, dekordaki aynalarla simgelenen işte bu yanılsamadır.
Oyunun daha en başından itibaren gerçeklikle sahteliği bir potada eritmek istediğini gösteriyor Genet. İlk tabloda, ana karakter ve aksesuarlar sayesinde dini bir ortam yaratılmış olmasına rağmen, oldukça genç ve fazlasıyla süslü Kadın'ın davranışları ve giysisi dini görüntüyü yadsıyarak günahkârlıkla bütünleştirmekte; üstelik tüm oyun boyunca bu ikilik her alanda çok açık bir biçimde kendini hissettirmektedir.
Toplumun düzenini sağlayan temel taşlar diyebileceğimiz üç kuruma, kilise, ordu ve yargıya mensup üç karakterin, Piskopos, General ve Yargıç'ın, oyundaki gerçeklikten uzak varoluşları "gerçek hayat"ta ne derece gerçektir? "Gerçek hayat" bu genelevde yaşananlar... tümünü göster
Yanılsamalar evi gerçeğe dönmek zorunda kaldığında, bütün zevkler ve hayaller anlamsız hale gelir..
Ve her şey normale döndüğünde, tüm bu yanılsamalar sanki hiç bozulmamış gibi devam eder..
Harika bir sistem eleştirisi..
Benim için geç kalmış bir okuma :)
Tavsiyemdir..
Ciltsiz, 128 sayfa
1990 tarihinde, Ayrıntı Yayınları tarafından yayınlandı