Bekâret nedir? Koruyup saklamak mı gerekir, yoksa hemen kurtulmak mı? Kaç çeşit bekâret vardır? Birinin bakire olup olmadığını anlayabilir miyiz? Bekâretin kanıtı yalnızca himen denilen küçücük bir doku parçası mıdır? Kaç çeşit himen vardır? Yüzyıllardır aile, eğitim, tıp, yasa, din gibi ataerkil kurumlar tarafından bedenlerimiz üzerine inşa edilen bekâret kültürü hakkındaki kapsamlı araştırmasında Hanne Blank bunlar gibi daha birçok soruya yanıt arıyor. Blank, kitabın Bekâretbilim başlıklı ilk kısmında bekâretin tıbbi ve bilimsel yönleri konusuna odaklanırken aslında kolayca gözden kaçırılabilecek, varla yok arası, incecik bir zara himen adını veren tıp biliminin özünde işlevsiz bir zar parçasını nasıl işlevli hale getirdiğini ele alıyor. İkinci kısım Bakire Kültürü ise bekâretin toplumsal ve kültürel yönleriyle ilgileniyor: Bekâret gibi soyut kavramları uygulamaya geçirme sürecinin, kaçınılmaz olarak hem geçmişin hem günümüzün ortamını, kuramlarını, düşünüşlerini ve göreneklerini yansıttığını; kuşaktan kuşağa aktarıldığını ortaya koyuyor. Bekâret hakkında bildiğinizi sandığınız her şey yanlış, diyen Blank, bekâretle ilgili olarak şimdiye dek aklımıza gelmeyen, gelse bile hiç sorgulamadığımız sorular üzerinden bu mitin el değmemiş tarihinin izini sürüyor.
Bekâret nedir? Koruyup saklamak mı gerekir, yoksa hemen kurtulmak mı? Kaç çeşit bekâret vardır? Birinin bakire olup olmadığını anlayabilir miyiz? Bekâretin kanıtı yalnızca himen denilen küçücük bir doku parçası mıdır? Kaç çeşit himen vardır? Yüzyıllardır aile, eğitim, tıp, yasa, din gibi ataerkil kurumlar tarafından bedenlerimiz üzerine inşa edilen bekâret kültürü hakkındaki kapsamlı araştırmasında Hanne Blank bunlar gibi daha birçok soruya yanıt arıyor. Blank, kitabın Bekâretbilim başlıklı ilk kısmında bekâretin tıbbi ve bilimsel yönleri konusuna odaklanırken aslında kolayca gözden kaçırılabilecek, varla yok arası, incecik bir zara himen adını veren tıp biliminin özünde işlevsiz bir zar parçasını nasıl işlevli hale getirdiğini ele alıyor. İkinci kısım Bakire Kültürü ise bekâretin toplumsal ve kültürel yönleriyle ilgileniyor: Bekâret gibi soyut kavramları uygulamaya geçirme sürecinin, kaçınılmaz olarak hem geçmişin hem günümüzün ortamını, kuramlarını, düşünüşlerini ve göreneklerini yansıttığını; kuşaktan kuşağa aktarıldığını ortaya koyuyor. Bekâret hakkında bildiğinizi sandığınız her şey yanlış, diyen Blank, bekâretle ilgili olarak şimdiye dek aklımıza gelmeyen, gelse bile hiç sorgulamadığımız sorular üzerinden bu mitin el değmemiş tarihinin izini sürüyor.
Bekaret toplumların ve kültürlerin en büyük tabusudur. kitap hiç var olmayan bir şeyin kadınlar için nasıl büyük tehlike arz ettiğini, ataerkil sistemi yürütebilmek için yaratılan toplumsal bir kurgu olarak bekaret olgusunun kontrol etme mekanizması olarak nasıl kullanıldığını derli toplu ve oldukça ilgi çekici bir şekilde anlatıyor. Bekaret denen şey aslında kadın vücudunda hiçbir işlevi olmayan bir zar üzerinden kültürel ve toplumsal normlara erkek /kuralcı(patriarkal) düzene uygun plarak nasıl yeniden üretilip baskı mekanizması haline getirildiğini anlatıyor. ayrıca Himen denen şeyin anatomik özelliklerini de açıklayan okunması gereken eserlerden. Önyargılı olmayıp okumak lazım. katılırsın ya da katılmazsın ama bilmek gerekli bu tabunun altında yatan milyonlarca yıllık derin ataerkil kültürel yapıyı anlamak için okunması gereken eserlerden.
414 sayfa