Moskova Ekonomi Enstitüsündeki eğitimini tamamlayan Nazar Çagatayev, açlık ve sefalet içinde yaşayan halkı, Canlara yardımcı olabilmek için yollara düşer. Çetin doğa koşullarında, her türlü zorlukla mücadele ederek yaptığı yolculuğun sonunda göçebe Canları bulur. Ancak halkı çektiği acıların etkisiyle yaşama arzusunu yitirmiş, doğanın kucağında ölümü beklemeye koyulmuştur. Çagatayev, tüm yaşamı boyunca arzuladığını başarıp halkını kurtarabilecek midir?Yoksa daha mutlu ve güçlü olanlardan korunmak için ölü taklidi yapan halkı kendi yazgısını kendisi mi çizecektir?Rus edebiyatının George Orwellı olarak görülen Andrei Platonov, Canda yaşanan açlık ve sefaletin etkili bir eleştirisini varoluşçu izler taşıyan, absürdün sınırlarında gezinen benzersiz anlatımı ile sunuyor
Moskova Ekonomi Enstitüsündeki eğitimini tamamlayan Nazar Çagatayev, açlık ve sefalet içinde yaşayan halkı, Canlara yardımcı olabilmek için yollara düşer. Çetin doğa koşullarında, her türlü zorlukla mücadele ederek yaptığı yolculuğun sonunda göçebe Canları bulur. Ancak halkı çektiği acıların etkisiyle yaşama arzusunu yitirmiş, doğanın kucağında ölümü beklemeye koyulmuştur. Çagatayev, tüm yaşamı boyunca arzuladığını başarıp halkını kurtarabilecek midir?Yoksa daha mutlu ve güçlü olanlardan korunmak için ölü taklidi yapan halkı kendi yazgısını kendisi mi çizecektir?Rus edebiyatının George Orwellı olarak görülen Andrei Platonov, Canda yaşanan açlık ve sefaletin etkili bir eleştirisini varoluşçu izler taşıyan, absürdün sınırlarında gezinen benzersiz anlatımı ile sunuyor
Son zamanlarda okuduğum en güzel kitaptı bu. İnsanı, insan olmayı, insan olmanın nasıl bir şey olduğunu anlatıyor diyebiliriz sanırım. İnsan ne için yaşar, nasıl yaşar, gerçekten yaşamakta mıdır? Sorular çoğaltılabilir. Ayrıca Stalin dönemine dair bir referans olarak da okunabilir.
Roman, etkileyici bir şekilde başlıyor; ancak sona doğru yavaşlıyor ve sıradanlaşıyor. Son 15-20 sayfa ise başlangıçta beklenen bir son değil, okuyucuyu tatmin etmiyor.
http://kitapeylemi.blogspot.com.tr/2014/03/24-can-andrey-platonov.html
Alıntılamak,özetleyicidir.
'' Sefil varlıkların içinde kutlu,gerekli ve zorunlu bir göreve adanmışlık hissi yaşar,yoksa ne diye böyle güçlüklere katlanıp bir şeyler beklesinler ? ''
platonov, yaşadığı zaman ve şartlardan kaynaklı sebeplerle gölgede kalmış, sonradan keşfedilmiş bir yazar. başka bakan, başka düşünen, başka anlatan, belki de dünyanın en önemli yazarlarından biri. yazdıkları mutluluk, yoksulluk, özgürlük üzerinde yoğunlaşıyor ki can da bu konulardaki romanlarından biri. kısa ama yoğun ve çarpıcı bir anlatımı var. bütün iyi romanlar gibi düşünmeye, sormaya, sorgulamaya yönlendiriyor okuru. kesinlikle okunmalı.
Bu kitaba 6 üstü puan verenlere inanamıyorum..Tamam ilgi çeken bir konu, sosyalizm teması, işleniyor ama ele alınan hikaye çoğunlukla mantık hatalarından ibaret ve de tam bir zombi türü..Hele bir yer var ki Aydım: "Kuşlar gelmeden kuma yat yine, yiyeceğimiz yok!"Yatcaz kalkcaz yatcaz kalkcaz hoop kartal eti yicez mi?Olay bu mudur.?Hikaye kahramanı çocuk olur da bu kadar mı toyca bir biçim verilir bu kahramana..Tamam anlıyorum yaşanan fakirlik gözler önüne getirilmeye çalışılıyor da bu ne be abicim..
Bunlar tabiki şahsi fikirlerim...Beğen(me)dim..??
147 sayfa