Deliliğin Dağlarında

Anlatmam gereken gerçeklerden kaçınılmaz olarak kuşku duyulacak; yine de eğer mantıksız ve inanılmaz gözüken şeyleri çıkaracak olsaydım, geriye hiçbir şey kalmazdı.

Howard Phillips Lovecraft, küçük yaşta babasını kaybeden, gençliğinde de annesini akıl hastanesine uğurlayan yalnız bir adamdı. Büyükbabasının anlattığı korku öyküleri onun dehşetlere gebe hayal dünyasının kapılarını açtı. Hep içine kapanık biri oldu. Tek çaresi yazmaktı. 1920’li ve 30’lu yıllarda yazdığı öykülerle korku edebiyatına damgasını vurdu ve korku diye adlandırdığımız duyguyu yeniden tanımladı. Onun eserlerinin çoğu modern insanın adlandıramadığı dehşetler hakkındaydı.

Deliliğin Dağlarında, adlandıramamanın yarattığı dehşeti bir bilim adamının, yani asıl işi tanımlamak ve sınıflandırmak olan birinin gözünden yansıtıyor okura. Tam da bu yüzden korku edebiyatının meselesi olan metinlerinden biri bu. Bilinmeyeni aydınlatma çabasının ve modern insanın umutlarının karşısında, derinden yükselen bir karanlığın ve sözcüklere dökülemeyen bir deliliğin öyküsü…

Howard Phillips Lovecraft 20. yüzyıl korku edebiyatının en usta kalemidir. 20 Ağustos 1890’da Rhode Island, Providence’ta doğdu. Dört yaşında okumayı öğrendi. Sağlık sorunları nedeniyle üniversiteye gidemedi. Hayatını kazanmak için hayalet yazarlık vb. yaptı. Deliliğin Dağlarında ve Cthulhu’nun Çağrısı en çok dikkat çeken anlatıları oldu. Genellikle korku öyküleriyle tanınmasına rağmen, bir yandan binlerce mektup yazdı ve tarihin en önemli korku edebiyatı incelemelerinden Supernatural Horror in Literature’a imza attı. 15 Mart 1937’de hayata gözlerini yumdu. Öyküleri sinemaya ve tiyatroya uyarlandı. Korku, bilimkurgu ve fantezi türlerinde eser veren birçok büyük yazarda Lovecraft etkisi vardır.

Anlatmam gereken gerçeklerden kaçınılmaz olarak kuşku duyulacak; yine de eğer mantıksız ve inanılmaz gözüken şeyleri çıkaracak olsaydım, geriye hiçbir şey kalmazdı.

Howard Phillips Lovecraft, küçük yaşta babasını kaybeden, gençliğinde de annesini akıl hastanesine uğurlayan yalnız bir adamdı. Büyükbabasının anlattığı korku öyküleri onun dehşetlere gebe hayal dünyasının kapılarını açtı. Hep içine kapanık biri oldu. Tek çaresi yazmaktı. 1920’li ve 30’lu yıllarda yazdığı öykülerle korku edebiyatına damgasını vurdu ve korku diye adlandırdığımız duyguyu yeniden tanımladı. Onun eserlerinin çoğu modern insanın adlandıramadığı dehşetler hakkındaydı.

Deliliğin Dağlarında, adlandıramamanın yarattığı dehşeti bir bilim adamının, yani asıl işi tanımlamak ve sınıflandırmak olan birinin gözünden yansıtıyor okura. Tam da bu yüzden korku edebiyatının meselesi olan metinlerinden biri bu. Bilinmeyeni aydınlatma çabasının ve modern insanın umutlarının karşısında, derinden yükselen bir karanlığın ve sözcüklere dökülemeyen bir deliliğin öyküsü…

Howard Phillips Lovecraft 20. yüzyıl korku edebiyatının en usta kalemidir. 20 Ağustos 1890’da Rhode Island, Providence’ta doğdu. Dört yaşında okumayı öğrendi. Sağlık sorunları nedeniyle üniversiteye gidemedi. Hayatını kazanmak için hayalet yazarlık vb. yaptı. Deliliğin Dağlarında ve Cthulhu’nun Çağrısı en çok dikkat çeken anlatıları oldu. Genellikle korku öyküleriyle tanınmasına rağmen, bir yandan binlerce mektup yazdı ve tarihin en önemli korku ede... tümünü göster


Değerlendirmeler

değerlendirme
5 puan

Lovecraft'ın okuduğum ilk eseri ve iyi bir başlangıç olduğunu söyleyemem. Çok fazla teknik terim ve betimlemeyle okunması zor bir kitap olmuş. Hatta "Eski Şeyler" anlatılırken hayalde canlandırması neredeyse imkansız. Hepsine rağmen hikayenin ilginçliği insanı okumaya sürüklüyor ve bilinmeyen birçok teknik terimi, Nicholas Roerich'i ve Antarktika'yı kısmen de olsa öğrenmiş olmak tatmin edici. Ve Lovecraft'ın diğer kitaplarını da okuma isteği doğuruyor. Son olarak da, bol bol Necronomicon'dan, Cthulhu'nun Çağrısı'ndan bahsedildiği için okunması gereken ilk Lovecraft eseri olarak ideal değil.

Profil Resmi
7 puan

Zamanına göre oldukça başarılı bir bilim kurgu... Güzel betimlemeler var, ama konuları bilmeyen (jeoloji, biyoloji, vb.) için oldukça sıkıcı bir okuma süreci olabilir.

10 yıl, 11 ay
3 puan

Yazarımız uzun cümle kurmayı yetenek sanıyor sanırım. Kitabı yarıda bıraktım. Buradan Lovecraft'a sesleniyorum: "Hakkımı helal etmiyorum sana mübarek!"

7 puan

Enteresan bir kitaptı. Bir grup profesör Antarktika'ya keşif gezisi düzenlemek istemektedirler. Ancak Antarktika'ya daha önce keşif gezisi yapan ve bazı şeyleri medyadan saklayan kitabın anlatıcısı (ismini bilmiyoruz, hiç söylemiyor), bu geziye karşı çıkmak için bildiklerini açıklamak zorunda kalır.

Anlatımda bol bol betimleme olması, fazla bir aksiyon olmaması, can sıkacak düzeydeydi.

Kitapta bol bol Eskiler, Cthulhu ve Necronomicon mitolarına göndermeler var. Tavsiyem Cthulhu'nun Çağrısı isimli kitabı okumadan bu kitabı okumamanız.

7 puan

Kitap 1936'da yazılmış ki bunu duyunca daha da hayran kaldım. Günümüzde iki kelimeyi bi araya getiremeyen ama reklam kaynaklı milyonlar satan basit ve boş kurgulardan sonra bunu duymak gerçekten güzel.
Yine de yorucu bir kitap. İthaki Yayınları ile 132 sayfa gibi kısa bir hacme sahip olsa da zaman zaman ''kardeşim edebiyat mı yapıyorsun gerilim fantastik korku mu yazıyorsun?'' demekten de kendimi alamadım.

Konu bazında muhteşem denebilir. Bi araştırma ekibinin Antartika'ya gidip bilimsel araştırma yapması ancak buldukları ile korku ve hayretler içine girmeleri falan...

Tavsiyem kitapta bahsedilen yaratıklara (Cthulhu gibi) bir bakınız ve fazla ara vermeden bi çırpıda okumaya çalışınız çünkü yazı dili anlamında bazen o kadar sıkıyor ki elinize bi daha almak istemeyebilirsiniz.

5 puan

Açıkçası ilk kez bir Lovecraft okumama rağmen bu yazarın bana hitap etmediğini üzülerek farkettim. Baştan sona, dili akıcılıktan uzak, sadece betimleme yaparak ilerleyen ve kurduğu uzun cümleler okuyucuyu yoran bir anlatımı var. Konu olarak kötü bulmasam da okurken çok sıkıldığımı belirtmeliyim. Lovecraft'la geç tanışıp ilişkimiz erken bitti diyebilirim. 5/10


Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 132 sayfa
2012 tarihinde, İthaki Yayınevi tarafından yayınlandı


ISBN
9786053752486
Dil
Türkiye Türkçesi

Diğer baskılar


Etiketler: korku/gerilim, gotik

Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

Şu anda kimse okumuyor.

Okumuşlar

Bahri Doğukan Şahin freebird55 Omer Big10Doss Didem Çetin
5 kişi

Okumak İsteyenler

beyzaaa falcetus Acmert Aslı Kont tarçınportakal
5 kişi

Takas Verenler

Takas veren bulunamadı.
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski