Binlerce yılın bakış açısından görebiliyorum seni, binlerce yıl geçmişten ve binlerce yıl gelecekten bakıyorum sana. Kendinden korkma duygundan kurtulmanı istiyorum. Daha mutlu ve daha insana yaraşır bir yaşam sürmeni istiyorum.
Kasılmış bir beden yerine, canlı, yaşayan bir bedenin olsun istiyorum; çocuklarından nefret etmek yerine onları sevmeni, karına, 'evlilik gereği' işkence yapmak yerine onu mutlu etmeni istiyorum.
-Wilhelm Reich-
(Arka Kapak)
Binlerce yılın bakış açısından görebiliyorum seni, binlerce yıl geçmişten ve binlerce yıl gelecekten bakıyorum sana. Kendinden korkma duygundan kurtulmanı istiyorum. Daha mutlu ve daha insana yaraşır bir yaşam sürmeni istiyorum.
Kasılmış bir beden yerine, canlı, yaşayan bir bedenin olsun istiyorum; çocuklarından nefret etmek yerine onları sevmeni, karına, 'evlilik gereği' işkence yapmak yerine onu mutlu etmeni istiyorum.
-Wilhelm Reich-
(Arka Kapak)
Bu kitapdan önce Freud' un öğrencilerinden olan Wilhelm REICH' in hayat hikayesi okunmalı hakkında bilgi sahibi olunmalı. Önemli bir heriftir ve okunmalıdır, bilinmelidir.
Anlatılmaz okunur ..Biraz cesur olmak iyidir elinizdeyse bu kitap.
Tokat gibi cumleler ile dolu, arada tekrar okunulasi bir kitap..
okullarda zorunlu okuma , sevgili adayına ilk sorulacak olmalı
kitabı okumaya başladığımdan beri "yaşaaa, varooolll!" naralarını ironiyle karışık savuruyorum sağa sola. her seferinde de içim burkuluyor aslında. bu kısacık kitapta acı bir gerçeklik var.
biz küçük insanlar, sağ eliyle sol yanağına tokat atıp kimin vurduğunu arayanlarız.
" on ya da yirmi yıl önce olan şeyleri anımsayacak bir bellekten yoksunsun, bu yüzden iki bin yıl önce söylediğin aptallıkları yineleyip duruyorsun. bu yetmiyormuş gibi "ırk" "sınıf" "ulus" gibi, bir dine bağlı olma zorunluluğu ve sevginin yasaklanması gibi aptallıklarına bir bitin hayvan postuna yapışması gibi yapışıyorsun. zavallılığının bataklığında ne denli derinlere battığını görme yürekliliğini gösteremiyorsun. arada bir bataklıktan başını çıkarıp Yaşaa, Varol! diye bağırıyorsun. bataklıktaki bir kurbağanın vıraklaması bile yaşama senin bağırmandan daha yakındır."
kitabın altı çizili cümlelerinin tümünü paylaşmak isterdim lakin neredeyse tamamı çizik.
siz en iyisi alıp okuyun. mutlaka!
Kırık bir adamın yazdığı kitap. Kitabı değil adamı inceleyeceğiz de inceleyeceğiz derken öyle uzun uzun anlatamam girin wikipediadan, ekşiden filan okuyun. Tabii ben oradan okumadım, benimkisi genel kültür de sizde yoktur, siz girin okuyun. Okuyunca vereceğiniz tepki; adam tam bir pislik çıktı Rıza Baba!
Şimdi zor bir çocukluk geçiriyor bu meymenetsiz adam. E kırık bir adam oluyor haliyle. Orgon diye bir enerji bulduğunu iddia ediyor, bunun her derde deva olduğunu söylüyor ve bunu parayla filan satmaya kalkıyor. Haliyle Amerika' dan kovuyorlar bunu, hatta her yerden kovuyorlar. Vay efendim siz minisiz kovan diyerekten siz beni anlamadınız, ben bütün insanlığı kurtaracaktım, ben mesihtim ulan babında bu kitabı yazıyor. İçini döküyor kısaca bu kitapla. Önce yayınlamıyor ama arkadaşları çok iyi kitap oğlum bu, yayınla bunu filan diye ısrar edince fikri değişiyor da yayımlıyor. Bu adam sevişmeli, öpüşmeli, cinsellikli filan bir adam, siz bunu okumayın, boşverin.
Dinle küçük adam derken, oradaki küçük adam hepinizsiniz. Sensin, senin sevgilin, baban, bindiğin dolmuşun şoförü filan. Size diyor yani, yoksa bana bir şey dediği yok adamın. Devleti siz var ediyorsunuz, sonrasında sanki varlığınızı ona borçluymuşsunuz gibi davranıyorsunuz diyor özetle. Ama bunu benim gibi kibarca söylemiyor. Malsın lan sen diyor. Az kalıbının adamı ol diyor, küçük, ezik bir şeysin diyor. Bana değil tabii, size.
Ya aslında orgon olayına girmeseymiş baya sempati duyulacak bir adammış kendisi. Sevişmeli, öpüşmeli düşünce tarzı tam benlik. Siz okumayın bu kitabı adam size mal diyor sonuçta ki mal en naif tabiri gerisini sen düşün.
Çevirisi çok güzel olmuş, sanki kötü olsa anlayacaksınız da ama olsun yine de güzel olmuş diye yazın siz her kitabın altına, getirisi var bu kalıbın, entel bir hava yaratıp hatun düşürmenize yardımcı olur.
Aslında psikanalizmin babası sayılabilecek Freud' u bile etkilemiş, onun devrim niteliğindeki görüşlerini dahi bir adım öteye taşımış bir adam Reich. Tam bir tabu savaşçısı, o kesin de işte delilik ile dahilik arasındaki ince çizgide gidip gelen bir adam belli ki. Bu kitap, bu deli-dahi adamın insanlık ile ilgili tüm sitemlerinin bir özeti niteliğinde, lan aynı ben dedirten yerleri var gerçekten.Eminim aynı seni de anlatıyordur :) Neyse bak şimdi adam ne diyor;
Sanki ''kişisel özgürlük'' ve ''kişisel büyüklük'' sana hiçbir şey demiyor ve ''ulusal özgürlük'' ve ''devlet çıkarları'', kemik gördüğüne sevinen bir köpek gibi senin ağzının sularını akıtıyor.
Yalnız Riech! İnsanı aşağılamak için bir daha hayvanları kullanırsan külahları değişiriz ona göre!
Hayvanı kullanmadığı bir alıntı daha ekleyeyim;
Duvarları tezekle yoğurulmuş, kireç badanalı evinde yaşayıp duruyorsun. Ama öte yandan, ''kültür sarayı'' na bakıp övünüyorsun.
Bir alıntı daha:
Senin masken düştü. Senin kaygını biliyoruz: ''ahlak ve kamu düzeni'' Aslında sen otellerde hizmet eden kadınların bacaklarına çimdik atmak için can atıyorsun.
Ama dediğim gibi okumayın, sonuçta sevişmeli bir adam ve size mal diyor.
Dinle Küçük Adam; 1946 yılında yayınlanma amacı olmadan Wilhelm Reich tarafından yazılmıştır. Deli-Dahi arasındaki ince çizgideki Reich; ünlü psikiyatristlerden Sigmund Freud'un öğrencisi olup tıp fakültesinde ruh çözümlemesi üzerine çalışmalar yapmış bir bilim adamıdır. Ansiklopedik bilgiye göre; “Ruhsal hastalıkların tedavisinde cinselliği bir tedavi aracı olarak kullandı, başarı sağladı ancak muhafazakar toplumdan gelen tepkiler üzerine geri adım atmak zorunda kaldı. Ayrıca orgazm esnasında yayılan orgon adını verdiği ve çoğu insanın Tanrı dediği bir ilkel kozmik enerji keşfettiğini söyledi. Sağlıklı bir hayat için gerekli olduğunu düşündüğü bu enerjinin atmosferden toplanarak depolanması amacıyla telefon kulübesi boyutlarında olan Orgone Enerji Akümülatörü'nü icat etti. Nezle, iktidarsızlık ve kanser gibi hastalıkları tedavi ettiğini düşündüğü bu buluşu gazetelerde "seks kutuları" adıyla yayımlandı”. . Yaptığı işe inanan ve onu geliştiren deneyimleyen adamlara bayılıyorum şahsen benim aklıma gelmez Freud’un öğrencisi olmak böyle bir şey sanırım :) Tabi yazıları yasaklanmış o da başka ülkelerde yazmaya devam etmiş yasağa uymadığı gerekçesiyle tutuklanmış, yazıları için bir savunma yazıp mahkemeye vermiş fakat bilimsel konular üzerinde karar verecek merci olmadığından 2 yıllığına hapse atılmış 1 yıl yattıktan sonra kefaretle çıkmış kısa bir zaman sonra da kalp yetmezliğinden ölmüştür.İşte yazarla tanışmam bu ilginç hikâyeyi okuduktan sonra başladı en bilinen eseri de Dinle Küçük Adam.
Dinle Küçük Adam; insana kendisini sorgulatan bir başucu eseridir. Reich bu eşsiz eseri yazarken neleri baz aldı nelerden etkilendi bilemeyiz ama insan ruhunun derinliklerine inmesinde çocukluğunda annesinin öğretmeniyle yaşadığı yasak aşk sonra kimyasal maddeleri içip günlerce kıvranarak ölmesinin onu çok etkilediği söylenenler arasında.
Bu kitabı yazmasının amacı her gün içimizde var olan küçük adamın farkına varmak ve ondan kurtulmamızı sağlamak. Çünkü küçük adamlar sadece kendilerini yiyip bitirmezler, ailesinden başlayarak, tüm toplumu hatta büyük adamları etkilerler.
Kitabın dili ağır sayılabilir ya da bilemiyorum çeviriden de kaynaklanıyor olabilir. “Sen dili” kitabı bireyselleştiriyor tüm suçlamaları üzerine alınabiliyorsun. “Bana mı bu laflar, evet ya zaman zaman bende böyle yapıyorum” dediğim noktalar çok oldu kısacası tokat etkisi yaratması nedeniyle kitap insan olma büyük adam olma gerekliliği konusunda istenilen hedefe ulaşabilir. Bunun yanı sıra içinde karikatürize edilmiş fotoğraflarla yapılan vurgulamalar sayesinde okudum anlamadım deme şansınız yok :)
Kitaptan Altını Çizdiklerim:
-Yönetimi elinde tutan kişilerin, küçük adam için yetke istemesine, güç, iktidar istemesine izin veriyorsun. Ama sen, hiç sesini çıkarmıyorsun. Yönetimi elinde tutan güçlülere, ya da kötü niyetli güçsüz adamlara seni temsil etme yetkisini veriyorsun, onları seçiyorsun. Her seferinde aldatıldığını anlıyorsun, ancak bunu anladığında, iş işten geçmiş oluyor."
-Sevgi, çalışma ve bilgi yaşamımızın tükenmez kaynaklarıdır. Öyleyse, yaşamı onların yönetmesi gerekir.
-Gerçekten canlı ya da gerçekten yaşayan insanlar, insansal ilişkilerinde sevecen ve saftır, kuşku duygusundan uzaktır.
bazen beni iğnelediğini düşünsem de,bahsettiği kişinin ben olmadığını ve olamayacağını düşünerek kendime telkinler vererek okudum.sayfa sayısı olarak az,ama kısa sürede bitmeyen kitap.
İnsan soyunun ruhsal vebasını anlatan çarpıcı bir kitap ! Herkes okumalı..
Hitabı ve söyledikleriyle güzel bir kitap... Söylediklerini iyi dinlemek lazım...
Karton Cilt, 158 sayfa
Payel Yayınevi tarafından yayınlandı