RIFAT ILGAZda, Çehov, OHenry, Esendal gibilerinde gördüğümüz, hikayelerin yapısına oturmuş, ölçülü, dengeli bir sağlam mizah anlayışı var. Bu mizah, aslında halkının yaşamasında beliren değerlerden özünü alıyor. Rıfat Ilgaz, nice yıldır yazarlığın çilesini çekmiş, yıllarla birlikte işlediği canlı halk Türkçesini evirip çevirerek, kendi gözlemlerini, görüşlerini ifade edebilecek güçlü bir seviyeye ulaştırmış. Onun kullandığı Türkçenin, gerçeği anlatışında, kıvrak, akıcı, dokunduğu temalara can getiren bir çizgiye ulaştığı görülüyor. Ahmet Rasimin eski fıkralarına yerleşen, meddah ağzının o tadı, kıvrak sohbet dilinden gelen anlatımını andıran bu hikayeler, yerli mizah anlayışının ölçülerine kavuşmuş, doğrudan öğretiye gitmeden etkili olabilen, belli belirsiz bir toplumcu satire de ulaşabiliyor. Hababam Sınıfı kitabında uyarıcı güldürü yoluyla etkileyici sağlam bir mizah temeline oturan Rıfat Ilgazın hikaye kitaplarıyla da aynı çizgiye ulaştığı açıkça görülmektedir.
RIFAT ILGAZda, Çehov, OHenry, Esendal gibilerinde gördüğümüz, hikayelerin yapısına oturmuş, ölçülü, dengeli bir sağlam mizah anlayışı var. Bu mizah, aslında halkının yaşamasında beliren değerlerden özünü alıyor. Rıfat Ilgaz, nice yıldır yazarlığın çilesini çekmiş, yıllarla birlikte işlediği canlı halk Türkçesini evirip çevirerek, kendi gözlemlerini, görüşlerini ifade edebilecek güçlü bir seviyeye ulaştırmış. Onun kullandığı Türkçenin, gerçeği anlatışında, kıvrak, akıcı, dokunduğu temalara can getiren bir çizgiye ulaştığı görülüyor. Ahmet Rasimin eski fıkralarına yerleşen, meddah ağzının o tadı, kıvrak sohbet dilinden gelen anlatımını andıran bu hikayeler, yerli mizah anlayışının ölçülerine kavuşmuş, doğrudan öğretiye gitmeden etkili olabilen, belli belirsiz bir toplumcu satire de ulaşabiliyor. Hababam Sınıfı kitabında uyarıcı güldürü yoluyla etkileyici sağlam bir mizah temeline oturan Rıfat Ilgazın hikaye kitaplarıyla da aynı çizgiye ulaştığı açıkça görülmektedir.
142 sayfa