Rıfat Ilgaz, Garibin Horozunda toplumdaki başıbozukluk, dengesizlik ve çelişkileri ortaya koyuyor. Bunu da çokluk yergiye kaçan bir güldürüyle gerçekleştiriyor. Güldürü ile yergiyi birlikte götüren, insanı bir yandan hafif hafif güldürüken, öbür yandan acı acı düşündüren öyküler... Toplumsal bazı gerçeklere dokunan öyküler... Rıfat Ilgaz, gerek bunları anlatırken, gerek tiplerini canlandırırken, gerekse çevreyi belirtirken sözü dallandırıp budaklandırmaz, ölçüyü elden kaçırmaz. Bu tutum özellikle tasvirlerde kendini gösterir: Konuyu yayıp dağıtan, okuru yoran, ilgiyi ve gerilimi azaltan uzun tasvirlere başvurulmaz.
Rıfat Ilgaz, Garibin Horozunda toplumdaki başıbozukluk, dengesizlik ve çelişkileri ortaya koyuyor. Bunu da çokluk yergiye kaçan bir güldürüyle gerçekleştiriyor. Güldürü ile yergiyi birlikte götüren, insanı bir yandan hafif hafif güldürüken, öbür yandan acı acı düşündüren öyküler... Toplumsal bazı gerçeklere dokunan öyküler... Rıfat Ilgaz, gerek bunları anlatırken, gerek tiplerini canlandırırken, gerekse çevreyi belirtirken sözü dallandırıp budaklandırmaz, ölçüyü elden kaçırmaz. Bu tutum özellikle tasvirlerde kendini gösterir: Konuyu yayıp dağıtan, okuru yoran, ilgiyi ve gerilimi azaltan uzun tasvirlere başvurulmaz.
Gerçekten ağlanacak halimize güleriz tadında bir öykü kitabı. Bazı hikayeler ciddi kahkaha attırırken bazıları insanın yüzünde buruk bir gülümseme bırakıyor. Siyasi açıdan oldukça çalkantılı bir dönemin eseri olarak yazarın kişisel görüş ve deneyimleri de hikayelerde kendini gösteriyor. Hoş kurgusal olanlar da bir şekilde her zaman karşılaşılabilecek kanlı canlı insan öyküleri aslında.
140 sayfa