'Hayaletler Beldesi' Stephen King'in 'Kara Kule' destanının üçüncü kitabıdır.
King'in kahramanı son şövalye Roland, insanların fani dünyasını yansıtan Lanetliler Çölü'nü geçer... Hayalleriyle, korkularının Kara Kule'sine adım adım yaklaşır...
Susannah üçüncü kez gerçek kurşun kullanıyordu... Silahıysa Roland'ın onun için hazırladığı mahfazadan ilk defa çekiyordu.
Bol kurşunları vardı. Roland, Eddie'yle Susannah Dean'in 'çekildikleri' zamana kadar yaşadıkları dünyadan üç yüzden fazla kurşun getirmişti. Ancak bol kurşunun olması boşa harcanabileceği anlamına gelmiyordu. Aslında tersine. Tanrılar, müsriflere kızarlardı. Roland'ı önce babası, sonra da en büyük öğretmeni olan Cort, bu inanca göre yetiştirmişlerdi. Ve o hâlâ buna inanıyordu. O tanrılar insanı hemen cezalandırmayabilirlerdi. Ama eninde sonunda kefaretin ödenmesi gerekirdi... Ne kadar beklenirse, bedel de o kadar ağır olurdu.
(Kitabın Girişinden)
'Hayaletler Beldesi' Stephen King'in 'Kara Kule' destanının üçüncü kitabıdır.
King'in kahramanı son şövalye Roland, insanların fani dünyasını yansıtan Lanetliler Çölü'nü geçer... Hayalleriyle, korkularının Kara Kule'sine adım adım yaklaşır...
Susannah üçüncü kez gerçek kurşun kullanıyordu... Silahıysa Roland'ın onun için hazırladığı mahfazadan ilk defa çekiyordu.
Bol kurşunları vardı. Roland, Eddie'yle Susannah Dean'in 'çekildikleri' zamana kadar yaşadıkları dünyadan üç yüzden fazla kurşun getirmişti. Ancak bol kurşunun olması boşa harcanabileceği anlamına gelmiyordu. Aslında tersine. Tanrılar, müsriflere kızarlardı. Roland'ı önce babası, sonra da en büyük öğretmeni olan Cort, bu inanca göre yetiştirmişlerdi. Ve o hâlâ buna inanıyordu. O tanrılar insanı hemen cezalandırmayabilirlerdi. Ama eninde sonunda kefaretin ödenmesi gerekirdi... Ne kadar beklenirse, bedel de o kadar ağır olurdu.
(Kitabın Girişinden)
İlerleyip kaybolmuş bir gelecek, hikaye genişliyor ve bu ilginç dünyayı tanımaya başlıyoruz. Sonu klişe olmuş desem :))
Serinin 2.kitabından kaldığı yerden devam ediyor ve inanılmaz bir atmosfere sokuyor insanı. Sanki kendinizi olayların içinde buluyorsunuz ve tabiki şaşkına çevirecek bir sürü olaylar zinciride meydana geliyor. Ve çok güzel bir yerde de son noktaya koyup 4.kitabı aramaya koyuluyorsunuz...
Kuleye olan yolda, düşünce, mekan ve zamanda epey yol katettiler..
Roland'ın neyi ne kadar bildiği hala bir sır olsa da, büyük bir adam olduğu git gide aklıma kazanıyor. O kadar büyük ki, tanıdığım hiç bir adamda böylesine bir inanç ve o inanca yönetilmiş yoğun bir güç görmemiş olabilirim..
Eddie de emin adımlarla yürüyor, silahşör olma yolunda..
Kara kule serisini en baştan başlayarak okumadan asla okunmaması gerekiyor. Çünkü bu serinin ortasında yer alıyor...
şaheser 3
Okuduğum ilk King eseri olup, beni bu büyülü dünyaya çeken kitaptır ayrıca.
Karton Cilt, 286 sayfa
1Ocak1994 tarihinde, Altın Kitaplar tarafından yayınlandı