'Beklenmedik bir anda, bir kitapla yaşadığın şaşırtıcı buluşma. Kütüphanede, rafta, çalışma masasında öylece durmakta, seni beklediğini bilmeden; zaten sen de farkında değilsin yaşanacakların. Karşılaşıyorsunuz. O senden daha cesur, sınırları yok. Sonrası kendiliğinden geliyor. Mutlusunuz. Hepsi bu.'
Öyküler. Kısa öyküler. Çok kısa öyküler.
Yekta Kopan, edebiyatın en değerli parçası kısa öyküyü titizlikle işliyor. İnsanı derinden kavrayan yalın anlatımıyla hayatın tüm karmaşasını içinde taşıyan çekirdek zamanların resmini yapıyor. Cümleler, sözcükler hatta harfler, bu kitapta birer notaya dönüşüyor ve hayatın gizli ahengini sezdiriyor. Kediler Güzel Uyanır usta işi bir kitap
'Beklenmedik bir anda, bir kitapla yaşadığın şaşırtıcı buluşma. Kütüphanede, rafta, çalışma masasında öylece durmakta, seni beklediğini bilmeden; zaten sen de farkında değilsin yaşanacakların. Karşılaşıyorsunuz. O senden daha cesur, sınırları yok. Sonrası kendiliğinden geliyor. Mutlusunuz. Hepsi bu.'
Öyküler. Kısa öyküler. Çok kısa öyküler.
Yekta Kopan, edebiyatın en değerli parçası kısa öyküyü titizlikle işliyor. İnsanı derinden kavrayan yalın anlatımıyla hayatın tüm karmaşasını içinde taşıyan çekirdek zamanların resmini yapıyor. Cümleler, sözcükler hatta harfler, bu kitapta birer notaya dönüşüyor ve hayatın gizli ahengini sezdiriyor. Kediler Güzel Uyanır usta işi bir kitap
Hayatımda okuduğum en güzel kitaplardan biridir. En sevdiğim kısımsa 'matruşka' oldu.
Kitabın arkasında da yazdığı gibi "Yekta Kopan, kent insanının değişik ruh hallerini başarıyla yansıttığı öyküleriyle.. " harika bir insan ve yazar. Ben bu kitabı önce bir anda okudum ve ardından tekrar okuyorum. Ama bu sefer tadını ağzımda bekleterek yutkunuyorum. Her gece bir kaç öykü ile uyumak çok leziz. Sadece bir öyküyü okuyun ve gözlerinizi kapatıp bir sürü soru sorun kendinize öykü, yazar ve kendiniz hakkında. Şekeri kırmak yerine ağzınızda çevirin. ^ ^;
Kısa ve birbirinden farklı hikayeleri bu kadar sevdiğimi bilmezdim. Ama bu kitapla sevdiğimi fark ettim.
İçerisinde bazı hikayeler 'benim düşüncem' veya 'evet ben' dedim. Belki de dönüp tekrar okumaya hazır olduğum nadir kitaplardan biri.
Beklentilerimi karşılamadı. İçinde sadece bir öykü(Fil Mezarlığı) güzeldi diğerleri sıradandı.
Su gibi okunur.Duru.İçimizden tanıdık hisler vardır içinde.Okuyup kenara konmalık değil,kısa öykülerden oluşan bu kitabı zaman zaman ele alıp,rastgele bir öyküyü okumak gerekir.
'yekta kopan' isminden dolayı bir beklentiniz oluştuysa eğer, oluşmasın. 'matruşka' dışında sıradan seyirde ilerleyen bir kitap (matruşka'nın ilgi çekiciliği de özgün biçiminden kaynaklanıyor.)
ayrıca boş sayfaların çokluğu da can sıkıcı.
Böyleyim ben; ‘’ bildiğimi okuyorum ‘’ . . .
KEDİLER GÜZEL UYANIR
Yazar: Yekta Kopan
Can Yayınları
11. Baskı MART 2016
128 SAYFA
Ben bilinç altından süzülen her olgunun hayalgücü ile sekronize olduğunda ortaya çıkan metaforik yapıya hayranlıkla bakarım. Yekta Kopan’ın yazım tarzı ve sarmallanmış cümle yapısını kendime çok yakın buldum ve büyük keyif aldım kısa öykülerinden.
Sen, ey fısıltılı şarkı, ardında hesaplaşması bitmeyen bir tarcın kokusu bırakıp gittin ya, işte o geceden beri lanet okuyorum aklımı çelen yıldızların puştluğuna. Göz kırpmasalardı sana, düşmezdim gecenin idam etmeyi seven karanlığına. Her cellat önce kendisinin katilidir, belletiyorum bunu kendime. Bil ki, hala akıl erdirmeye çalışıyorum ‘’ yaşamak ‘’ denene bu sudan ve ateşten mürekkep oyuna.
Değil mi ki rüyalar, gün boyu sakatlanan zihinlerimizin koltuk değnekleri.
Okuduğum bütün o kitapların harflerini altüst edip kesip parçalayıp olmadık yerlerinden birbirine ekleyip bulmuştum bu cümleyi. Belki de tanımadığım biri söylemiştir, artık ne önemi var?
‘’ Kediler güzel uyanır! ‘’
***Yukarıda Yekta Kopan'ın cümlelerini okuduğumda kendi yazdığım paragraf geldi aklıma ve yazmadan geçemedim…
'' Hangi zaman, hangi mekan, hangi dilde anlatsam acaba, fütursuzca sofra seçmemiş açlığımın yalnız senin dudaklarında, yalnız senin teninde, yalnız senin ruhunda doyumu tatmak istediğimi sana. Ömür boyu mabedine mahkum et beni, tutsağın olmak istiyorum mumlu, tütsülü tapınağının, içine girdiğimde hayal edilmeyecek kadar büyük bir aşkla duymak istediğim iniltili ayinlerinde… '' LEANDROS
***Yazarında dediği gibi dört dörtlük okur olmak gibi bir kaygım yok. Böyleyim ben; ‘’ bildiğimi okuyorum ‘’ . . .
Çoğu deneme türü yazılardı.
Beğendiklerim; "Hayır!", "Geometri" ve "Matruşka1,2,3,4"
Olağan blog yazılarının, bloglarda kalması taraftarıyım. Ama kitaptaki bazı öyküler eseri uçuruyor. Onların hatırına görmezden gelmemeli.
Ciltsiz, 124 sayfa
Kasım2011 tarihinde, Can Yayınları tarafından yayınlandı