Isabel Allendenin her kitabı, başlı başına bir olay oluyor. Paula da öyle, ama bu kitabı öncekilerden oldukça farklı; ister istemez daha duygusal, daha kişisel bir kitap. Şilili yazar Sonsuz Düzen adlı romanının tanıtımı için İspanyada bulunduğu sırada, orada yaşamakta olan yeni evli kızı Paula ağır bir hastalıkla hastaneye kaldırılır ve komaya girer. Isabel Allende, bir anne olarak, bitkisel hayata giren biricik kızının başucunda, hastalık sürecini kaygıyla izlerken, bir gün iyileşeceğini umduğu kızına okutmak amacıyla ailesinin ve kendi yaşamının kesitlerini bir deftere yazmaya koyulur. Kızının bitkisel yaşamı bir yıla yakın sürer ve sonunda yazarın tuttuğu bu notlar, yaşamının en gizli köşelerini açığa çıkaran tutku dolu bir kitaba dönüşür. Şili yönetimine Pinochet diktatörlüğünün gelişi, Başkan Salvador Allendenin intiharı, aşklar, acılar, bir kadın duyarlığıyla öylesine ustaca işlenmiştir ki, kitap hemen dünyanın dört bir yanında büyük okur kitlelerinin ortak sevgisini kazanır. Bütün kitaplarını yayınladığımız Isabel Allendenin, okurlarımızın yüreğinde ayrı bir yer edineceğine inandığımız bu son romanını da kıvançla sunuyoruz.
Isabel Allendenin her kitabı, başlı başına bir olay oluyor. Paula da öyle, ama bu kitabı öncekilerden oldukça farklı; ister istemez daha duygusal, daha kişisel bir kitap. Şilili yazar Sonsuz Düzen adlı romanının tanıtımı için İspanyada bulunduğu sırada, orada yaşamakta olan yeni evli kızı Paula ağır bir hastalıkla hastaneye kaldırılır ve komaya girer. Isabel Allende, bir anne olarak, bitkisel hayata giren biricik kızının başucunda, hastalık sürecini kaygıyla izlerken, bir gün iyileşeceğini umduğu kızına okutmak amacıyla ailesinin ve kendi yaşamının kesitlerini bir deftere yazmaya koyulur. Kızının bitkisel yaşamı bir yıla yakın sürer ve sonunda yazarın tuttuğu bu notlar, yaşamının en gizli köşelerini açığa çıkaran tutku dolu bir kitaba dönüşür. Şili yönetimine Pinochet diktatörlüğünün gelişi, Başkan Salvador Allendenin intiharı, aşklar, acılar, bir kadın duyarlığıyla öylesine ustaca işlenmiştir ki, kitap hemen dünyanın dört bir yanında büyük okur kitlelerinin ortak sevgisini kazanır. Bütün kitaplarını yayınladığımız Isabel Allendenin, okurlarımızın yüreğinde ayrı bir yer edineceğine inandığımız bu son romanını da kıvançla sunuyoruz.
allende nin ilk okuduğum ve kitabı tartışılmaz favorim,yazarın kendi hayat öyküsü,kendi dilinden okuduğum en müthiş otobiyografi
Yazar bir röportajında şöyle diyor:
“Hayatım acılar, kayıplar, aşk ve anılardan ibaret sanki. Kayıplar ve acı benim öğretmenlerim; beni onlar olgunlaştırıyor. Aşk tüm bunlara göğüs germemi mümkün kılıyor, bana keyif veriyor. Anılar ise yazdıklarımın özü.”
Otobiyografi niteliğinde yazmış olduğu bu kitapta bunu gördüm. Yazar acılarla ve kayıplarla adeta yoğrulmuş. Yaşadığı bu acılar ve kayıplar, şu andaki güçlü kadını yaratmış.
Yazarın kızı bir gün hastalanır. Narkoz sonrası nedeni bilinmeyen sebeple tüm beyin fonksiyonlarını kaybeder. Hastaneye, aynı zamanda kitaplarının yayımcısı da olan arkadaşı gelir. İsabel Allende "Artık yazamam sanıyorum. Kalem almak, yazmak bana zor gelecek" der. Bunun üzerine yayımcı "Olmaz, yazmalısın. Şu andan itibaren hastanede yazmaya başla. Her şeyi yaz. Uyanınca kızın Paula okusun." der. Bunun üzerine yazar her gün geçmişten, o günden, Paula'dan, ülkenin durumundan yazmaya başlar ve "Paula" adlı bu muhteşem eser ortaya çıkar.
Yazarın kızı 28 yaşında porfiri hastalığının ortaya çıkmasıyla hastaneye kaldırılır. Kızının başında beklerken, ona neyin iyi geleceğini çok iyi bilen biri eline kağıtları tutuşturur ve ''Yaz Isabel' der. Böylece Allende, kızına söylemek istediklerini ve kızının unutmuş olabileceği her şeyi yazar. Kızı uyanırsa hafızasını yitirmiş olacağından Allende ona kendi hayatıyla ve kızının hayatıyla ilgili her şeyi yazar. Yazarın hayatı o kadar katmanlı ve renkli ki çok şaşırdım. Bir ömre yaşanacak bu kadar şeyin sığması güzel. Tabi bir kadın için biraz fazla müstehcenlik var ve tabi ki bu beni rahatsız etti, bir insan kızına böyle şeylerini de anlatmalı mıdır diye. Ama müstehcen yerleri çıkardığımızda karşımızda mükemmel bir kitap var. Isabel Allende'nin ailesi de çok ilginç. Adetleri, konuşmaları, kültürleri bence çok farklı. Bu kitap bir ülkenin darbe sonrası yaşadığı birçok korkunçluğu gözler önüne serdiği gibi, bir insanın bir anda hayatının nasıl değişebileceğini, bir adamın küçücük bir çocuğu kandırıp onun küçücük bedeninden nasıl faydalanabileceğini, bir aşkın insanı ne kadar yanlışa, başka bir aşkın ise ne kadar doğruya götürebileceğini, iyi bir insan olmanın zor olmadığını, torunların dünyasını renklendirmek için evin birkaç yerine sahte haritalar ve tuhaf nesneler koyacak kadar düşünceli bir büyükanneyi barındırıyor. Tabi bu anlattıklarım okuyacaklarınıza birkaç değinmece. Bu kitabı tavsiye ederken bir an bile gözümü kırpmam.