Efsanevi Kilgore Trout geri döndü. Üstelik de kaleminden çıkan her bir kelimeyi gerçek sanan taşralı bir otomobil satıcısıyla birlikte. Amerikan rüyasının açmazlarını acımasız bir gözüpeklikle teşhir eden Vonnegut, bu kez ırkçılıktan çevre kirliliğine kadar uzanan çok daha geniş bir erimde kat ediyor yeni dünyanın karanlık ufkunu. Amerikan yazınının çağdaş klasiklerinden biri sayılan bu görkemli yapıt, küçük bir kasabanın insanlarıyla hayali ve nevrotik bir mikro- kozmosun, gerçekdışı ve yerçekimsiz bir modern dünyanın sınırlarını çiziyor. Unutulmaz karakterler ve kaotik bir düşgücü, Vonnegutun tüm yapıtını sarmalayan umursuz bir karşı çıkışla okuru girdabına katmaya hazır.
Efsanevi Kilgore Trout geri döndü. Üstelik de kaleminden çıkan her bir kelimeyi gerçek sanan taşralı bir otomobil satıcısıyla birlikte. Amerikan rüyasının açmazlarını acımasız bir gözüpeklikle teşhir eden Vonnegut, bu kez ırkçılıktan çevre kirliliğine kadar uzanan çok daha geniş bir erimde kat ediyor yeni dünyanın karanlık ufkunu. Amerikan yazınının çağdaş klasiklerinden biri sayılan bu görkemli yapıt, küçük bir kasabanın insanlarıyla hayali ve nevrotik bir mikro- kozmosun, gerçekdışı ve yerçekimsiz bir modern dünyanın sınırlarını çiziyor. Unutulmaz karakterler ve kaotik bir düşgücü, Vonnegutun tüm yapıtını sarmalayan umursuz bir karşı çıkışla okuru girdabına katmaya hazır.
"kilgore trout, babamın sesile şöyle bağıyordu bana uzaktan gençleştir beni gençleştir beni"
Murat Menteş'in tarzını oluştururken kimden esinlendiğini bu kitabı okuduktan sonra anlayabilirsiniz... "Allah razı olsun bay Rosewater"ı okuyanlar için kitapta güzel sürprizler mevcut ;)
Farklı bir mizah anlayışı var yazarın. Kitap farklı olaylara göndermelerle dolu. Hatta bazılarını anlamak da zor olabiliyor. Anlatım tarzına alışana kadar kitabı okumak biraz sıkıcı olabilir.
278 sayfa