Şaşılacak bir şey değil bu: Foma Fomiçin kara cahilliği, onun edebiyat alanındaki başarısını engelleyemezdi kuşkusuz.Dostoyevskinin Sibirya Döneminde yazdığı iki romandan biri olan Stepançikovo Köyü ve Sakinlerinde, bambaşka bir yazarla karşılaşırız. Dostoyevski, hem alışık olduğu büyük şehir hayatından uzak olmasının hem de sansür korkusunun etkisiyle bu dönem kitaplarında daha çok köy hayatı hakkında ve yarı mizahi bir üslupla yazmıştır. Gogole bir selam niteliği taşıyan ve 1859da yayımlanan Stepançikovo Köyü ve Sakinlerinde, Sergey isimli genç bir üniversite öğrencisi, dayısının evinde hâkimiyeti eline almış bir şarlatanın, Foma Fomiçin komik ve akıl almaz hikâyesini anlatır bize. Pek çok açıdan Budala ve Karamazov Kardeşlerin habercisi olan bu harika romanı Ergin Altayın Rusça aslından yaptığı çeviri ve Dostoyevski uzmanı Joseph Frankin kapsamlı sonsözüyle sunuyoruz.
Şaşılacak bir şey değil bu: Foma Fomiçin kara cahilliği, onun edebiyat alanındaki başarısını engelleyemezdi kuşkusuz.Dostoyevskinin Sibirya Döneminde yazdığı iki romandan biri olan Stepançikovo Köyü ve Sakinlerinde, bambaşka bir yazarla karşılaşırız. Dostoyevski, hem alışık olduğu büyük şehir hayatından uzak olmasının hem de sansür korkusunun etkisiyle bu dönem kitaplarında daha çok köy hayatı hakkında ve yarı mizahi bir üslupla yazmıştır. Gogole bir selam niteliği taşıyan ve 1859da yayımlanan Stepançikovo Köyü ve Sakinlerinde, Sergey isimli genç bir üniversite öğrencisi, dayısının evinde hâkimiyeti eline almış bir şarlatanın, Foma Fomiçin komik ve akıl almaz hikâyesini anlatır bize. Pek çok açıdan Budala ve Karamazov Kardeşlerin habercisi olan bu harika romanı Ergin Altayın Rusça aslından yaptığı çeviri ve Dostoyevski uzmanı Joseph Frankin kapsamlı sonsözüyle sunuyoruz.
Belki Dosto'nun en iyi kitabı değil; ama yazarı sevenlerin okuması gereken, oldukça eğlenceli bir kitap.
Dostoyevski bu kitabında Foma Fomiç diye bir karakter yazmış. Öyle bir karakter ki okurken gerildim, sinirlendim, utandım, darlandım ve daha bir sürü şey. Adam adeta mendebur!
Öte yandan bu kitapla beraber bir kez daha Ruslara saygı duydum. Hafızaları mükemmel olsa gerek. (bkz: Rus karakterler ve elli bin farklı şekilde söylenebilen güzide isimleri)
kitapta foma fomiç ve aile bireylerinin( özellikle dostoyevskinin iyi insan ülküsünü çok net bir şekilde yansıttığı albay yegor ilyiç in) arasındaki tuhaf ilişkiden şu sonuc çıkarılabilir: " eğer bir kişide kibir, dalkavukluk, ikiyüzlülük, arsızlık gibi özellikler bulunuyorken bu kişinin karşısındaki kişiler bu özelliklerden hiçbirini bünyesinde barındırmıyorsa yahutta oldukça az barındırıyorsa; bu kötü özelliklere sahip insan, sahip olmayan insan üzerinde bastırıcı bir etkiye sahiptir ve her koşulda zeytinyağı edasıyla üste çıkar.misal bir suç düşünün ve bu suçun, saydığımız kötü huylara sahip olan insana ait olduğu apaçık ortada olsun.işte bu durumda dahi suçlu her zaman, saydığımız kötü davranışlara sahip olmayan insanlar olarak görülecektir."
yaşasın karpinski dansı, yaşasın falaley!
Karton Cilt, 290 sayfa
Ocak2010 tarihinde, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayınlandı