İber Yarımadası, açıklanamaz bir şekilde, Fransada oluşan bir çatlakla Avrupa kıtasından ayrılır. Yarımada taştan bir sal gibi yolculuğuna devam ederken beş kişi mucizevi şekilde bir araya gelir. Toprağa karaağaç dalıyla bir çizgi çizen Joana Carda, yerin sarsıldığını hisseden Pedro Orce, bir sığırcık sürüsü tarafından takip edilen Jose Anaiço, son derece ağır bir taşı denize forlatan Joaquim Sassa ve tavan arasında bulduğu bir çorabı sökmeye başlayan Maria Guavaira. Bu insanların her biri, Yarımadanın anakaradan kopuşunun, kendi davranışlarının bir sonucu olduğuna inanır. İki atla bir köpeği de yanlarına alarak çıktıkları yolculuk, onlara hem kendileri, hem birbirleri, hem de yaşam hakkında pek çok şey öğretecektir. Nobel Ödüllü Jose Saramago, Yitik Adanın Öyküsünde destansı bir yolculuk eşliğinde insan doğası, kimlik, ulus, sınır, politika, din, varoluş gibi konuları her zamanki olağanüstü üslubu, ince ironisi ve hayranlık verici gözlem gücüyle aktarıyor. Don Quixote geleneğinden gelen Yitik Adanın Öyküsü, Saramagonun belki de en iyi kitabı.Los Angeles Times
İber Yarımadası, açıklanamaz bir şekilde, Fransada oluşan bir çatlakla Avrupa kıtasından ayrılır. Yarımada taştan bir sal gibi yolculuğuna devam ederken beş kişi mucizevi şekilde bir araya gelir. Toprağa karaağaç dalıyla bir çizgi çizen Joana Carda, yerin sarsıldığını hisseden Pedro Orce, bir sığırcık sürüsü tarafından takip edilen Jose Anaiço, son derece ağır bir taşı denize forlatan Joaquim Sassa ve tavan arasında bulduğu bir çorabı sökmeye başlayan Maria Guavaira. Bu insanların her biri, Yarımadanın anakaradan kopuşunun, kendi davranışlarının bir sonucu olduğuna inanır. İki atla bir köpeği de yanlarına alarak çıktıkları yolculuk, onlara hem kendileri, hem birbirleri, hem de yaşam hakkında pek çok şey öğretecektir. Nobel Ödüllü Jose Saramago, Yitik Adanın Öyküsünde destansı bir yolculuk eşliğinde insan doğası, kimlik, ulus, sınır, politika, din, varoluş gibi konuları her zamanki olağanüstü üslubu, ince ironisi ve hayranlık verici gözlem gücüyle aktarıyor. Don Quixote geleneğinden gelen Yitik Adanın Öyküsü, Saramagonun belki de en iyi kitabı.Los Angeles Times
Yazarin kendine has uslubunu devrik , virgullerle uzatilmis cumleleriyle gosterdigi bir roman daha. Artik okurken bu Saramago romani diyebiliyoruz.
Keza olay da bence yine ancak ve ancak kitleleri ilgilendiren bir olay olmasi, son derece ilginç bir olay olmasi ile Saramago hayal gücü ürünüdür diyebilecegimiz nitelikte.
Iber yarimadasinin Avrupa kitasindan kopmasi ve okyanus boyu yol almasini ele almis yazar.
Bu yolculuk basit bir yolculuk degildir.
Atlatilan tehlikeleri ordaki tum insanlarini yom edebilecek turdedir.
Ozellikle Ispanya, Portekiz, ABD gibi ulkelerin basrolde oynadigi siyasi iklim de yine bu son derece ilginc olay cercevesinde okuyucuya aktarilmis.
Ve asil bizleri baglayici olan , baglayici demeyelim de romanı diger ilginc kilan husus da bu son derece anormal durumun , yani adanin kopma durumunun 6 ayri kisilige sahip insanin baslarindan gecen son derece garip hadiselerle iliskilendirme durumudur. Bunlara ek olarak 2 at, 1 esek ve de 1 kopek de bu olagandisi hikayenin yardimci figürleri olmuş. Ortaya değişik bir malzeme cikmis.
Tam anlamiyla bir Saramago eseri velhasil kelam. Ama yer yer sikmadi degil. Konu gercekten oldukca ilginc ama zorlayici bir konu da bence. Sonu da yine kanaatimce sönük kalmis. Boyle zor bir hadiseyi anlatmak da haliyle zorlayici kilmis anlatim olarak yazari.
Her seye ragmen Saramago külliyatını bitirmek adina okunması gereken bir romandir.
Cehenneme giden yolun iyi niyet taşlarıyla döşeli olduğunu hatırlatan kitapta, cehennemin kapısında bekleyen köpeğin eşlik ettiği insanların çevresinde gelişen bir hikaye anlatılıyor. İnsanların yüzyıllardır geliştirdiği mitlerdeki olaylar aslında günlük hayatta karşılaştığımız şeyler ve cehennemlik olduğunu sandığımız olayların kahramanları da aslında hepimiz kadar masum insanlar.
İlgi çekici bir yol hikayesi. Öyle ki yolun kendisi de yol almakta.:) İber Yarımadası fantastik ya da belki de çok sıradan sebeplerle Avrupa'dan kopacak olsa? Dahası kopmakla kalmayıp Atlas Okyanusu'na doğru yelken açsa? Bunun yarım"ada" sakinleri üzerindeki etkisi nasıl olurdu? Peki ya coğrafi ve siyasi tarih nasıl bir değişikliğe uğrardı? Bu doğaüstü gelişmeyi kendilerinin tetiklediğini düşünen beş ana karakterin eşliğinde doğal afetler karşısında toplumsal hareketler ve insan doğası irdelendiği gibi pek de geri sayılamayacak bir planda, gerek dünya siyaseti gerekse dini otoriteler bolca iğnelenmiş.
Yazım tarzı olarak diyalogların dahi düzyazı olması ve aynı cümle içinde virgüllerle ilerleyen ek bilgi ve görüşler sebebiyle biraz ağır ilerliyor. Fakat yazarın eğlenceli ve okurla sohbet eder üslubu sayesinde içerik olarak akıcı.
“Bir yolculuk ancak onu tamamlarsanız anlamlıdır.” S.149
352 sayfa
Turkuvaz tarafından yayınlandı