Khaled Hosseini'nin en harika ikinci kitabı bence ve ismi gibi muhteşem bir kitap
Khaled Hosseini'nin kitapları o dönemde insanların yaşadıklarını bence iyi bir şekilde ortaya çıkarmış
Gerçek acılar insanın yüzüne tokat gibi çarpıyor ve siz gündelik dertlerinizle savaşmayı sürdürmekten dolayı şükrediyor ve utanıyorsunuz...
Okurken yer yer gözlerim doldu bogazima bir tas oturdu yutamadim.. Bütün bunlarin dünyanın bir yerinde yasandigini bilmek beni derinden üzdü. Allah kimseye yasatmasin
Yaşamları kesişen iki kadının dostluğu derken başından sonuna bir dostluk hikayesi bekliyordum ama iki bağımsız ve kitabın sonuna doğru birleşen ve kısaca bahsedilen bir hayat buldum. Hikaye oldukça dramatik. Her gün şahit olduğumuz ve mahvedilmiş kadın hayatlarından sadece birisi.Bu yönüyle insanı oldukça üzüyor. Çevirinin başarılı olmadığını düşünüyorum. Sanki çevirmen karşılığını bulamadığı cümleleri çevirmekten vazgeçmiş ve olduğu gibi orjinal haliyle kullanmış. Bu da cümlelerin akışın bozmuş. Israrla okunmasını tavsiye edebileceğim türden bir kitap değil.
Karakterlerle bütünleştiğim,kendimi kitabın içinde hissettiğim,duygu yüklü ,unutamayacağım bir kitap.
Güzel bir kitap, herkese önermem ama. Kalp rahatsızlığı olanlar ve sıkıntıya gelemeyenler okumamalı bence. :)
Kitabın kapağı da kitabı okuyunca çok daha anlamlı oluyor. Şimdi kapağa baktıkça içim tuhaf oluyor.
Beni etkileyen bir şey de kitabın son cümlesiydi. Çok kaptırmıştım sanırım kendimi. Önce kapağa bakıp, sonra da o son cümleyi okusam tüm kitap gözümde canlanır; o derece.
Yazar bu kitaptada yaşanan savaşın insanların hayatlarını nasıl mahvettiğini anlatıyor bizlere. Evlilik dışı birlikten doğan Meryem annesi ile birlikte dışlanmış bir hayat yaşamaktadır. Babasının başka eşi ve çocukları yani Meryemin dahil olmadığı bir hayatı vardır. Haftanın bir günü erzak getirmek ve Meryemi görmek için ziyaretlerine gelirdi sadece. Meryem birgün evden kaçar ve babasının evine gider fakat babası onu kabul etmez geri döndüğünde ise annesi kendisini öldürmüştür. Tamamen yalnız başına kalan Meryem istenmedği için kurtulmak adına apar topar Babasının arkadaşı Raşitle evkendirilir.
Leyla ise Raşit ve Meryemin komşusudur. Savaşta iki abisini kaybeder. Afganistanı terk etmek üzere iken ailesini tamamen kaybeden Leyla da yalnız başına kalınca oda Raşit e sığınır işte olaylarda burdan sonra başlıyor.
Savaşın mağdurları herzaman kadınlar ve çocuklar oluyor ne yazıkki... kitabı okurken yer yet sinirden kuduracak yer yerde boğazınız düğümlenecek gözleriniz dolacak. Herkese tavsiye ediyorum mutlaka okunacak kitaplar arasında bence...
Afganistan gibi ülkelerde kadının yeri nedir sorusuna çok iyi cevaplar veren, oldukça etkileyici bir eser. Filminin çekilmesini çok isterim.
bitmesini istemediğim kitaplardan biriydi, meryem ve leylanın yaşadıkları, raşitin eziyetleri, özellikle odaya kapatıpta azizenin göz pınarlarını bile kuruduğunu anladığı cümleler...
Bunca acıya nasıl dayanıcam dedim, okurken. Yine de içine umut tohumu serpmeyi ihmal etmemiş yazar yine. Ama sonuna yaklaşana dek acı çekmeyi göze alın.
Nasıl bir dramdı bu ?!
"Hep kuzeyi gösteren bir pusula ibresi gibi ... Bir erkeğin suçlayan parmağı da bir kadını işaret eder. Her zaman. Bunu unutma Meryem."
Gercekten etkileyici ve insani Afganistan tarihini arastirmaya iten bir yapisi var..Kitabi okuyanlar icin tavsiyem OSAMA filmini izlemeleri...
“Vatanımızın adı bundan böyle Afganistan İslam Emirliği’dir. Bunlar da bizim koyduğumuz, sizin uyacağınız yasalar:
Bütün vatandaşlar günde beş vakit namaz kılacaktır. Namaz vakti başka bir iş yaparken yakalanan, kırbaçlanacaktır.
Bütün erkekler sakal bırakacaktır. Meşru ölçü, çenenin altında, en az bir sıkılı yumruk uzunluğundadır. Bu emre uymayanlar, kırbaçlanacaktır.
Bütün erkek çocuklar türban takacaktır. Birinciyle altıncı sınıf arasındakiler siyah, daha yukarı sınıftakiler beyaz türban takacaktır.
Bütün erkek çocuklar İslami kılıklar giyecektir. Gömlek yakaları düğmelenecektir.
Şarkı söylemek yasaktır. Dans etmek yasaktır. İskambil oynamak, satranç oynamak, kumarın her türü ve uçurtma uçurmak yasaktır.
Kitap yazmak, film izlemek, resim yapmak yasaktır.
Evinizde kuş beslerseniz, kırbaçlanacaksınız. Kuşlarınız öldürülecek.
Çalarsanız, elleriniz bileklerinizden kesilir.
Bir daha çalarsanız, ayağınız kesilir.
Müslüman değilseniz, Müslümanların görebileceği bir yerde dua etmeyin. Bunu yapanlar kırbaçlanacak ve hapse atılacaktır.
Bir Müslüman’ı kendi dinine döndürmeye çalışan kişi, idam edilecektir.
Kadınların dikkatine: Evinizden dışarı çıkmayacaksınız. Kadınların sokaklarda amaçsızca dolaşması, caiz değildir. Dışarıya çıkarsanız, yanınızda mutlaka bir mahrem, erkek akrabanız bulunacak.
Sokakta tek başına yakalanan kadın dövülecek ve evine gönderilecektir.
Her ne şart altında olursa olsun, asla yüzünüzü göstermeyeceksiniz.
Dışarıdayken, burka’yla örtüneceksiniz.
Aksi halde şiddetle kırbaçlanacaksınız.
Makyaj malzemeleri yasaktır. Mücevher yasaktır. Çekici, gösterişli giysiler giymeyeceksiniz.
Sizinle konuşulmadan, konuşmayacaksınız. Erkeklerle göz göze gelmeyeceksiniz.
Uluorta gülmeyeceksiniz. Gülenler, kırbaçlanacaktır.
Tırnaklarınızı boyamayacaksınız. Boyarsanız, bir parmağınız kesilecektir.
Kızların okula gitmeleri yasaklanmıştır. Bütün kız okulları derhal kapatılacaktır.
Kadınların çalışması yasaklanmıştır. Zinadan suçlu bulunursanız, taşlanarak öldürüleceksiniz.
Dinleyin. İyi dinleyin. İtaat edin. Allah-ü ekber.”
Kitabı okurken bazı bölümlerde sanki bir gerilim filminin içindeymişim hissine kapıldı.
detaylı yorumumu blogumda paylaştım.
#binmuhtesemgunes #kitap i için blogumda paylaştığım yorumum http://tayfunsurucu.wordpress.com/201...
başladıktan sonra elinizden bırakamayacağınız kitaptır. kitap.sürükleyici olmasının yanında bilgilendiricidir.
Bazı insanlar şanslı doğar;bazıları şanssız.. Eğer Meryem gibi şanssız bir çocuk olarak doğduysanız şanssız bir kadın olarak ölmektir kaderiniz..