Bir kitap ancak içinizi bu kadar ısıtabilirdi. Her okudugum da ayrı bir hüzün. ayrı bir his.
şu ana kadar okuduğum en güzel aşk vardı bu kitabın içinde.. kitabın hak ettiği değeri görmesi çok güzel
Öyle tutkulu öyle güzel bir aşk ki anlatılan kitabın sayfalarını çevirirken bitmesin derken merak ve eziyeti aynı anda yaşadım içim paramparça İnsanın ruhuyla yaşamaya başlaması aşk için aşk yüzünden bir ömrü heba etmesi ve aşksızlıktan ölmesi..
Ondan ayrılmanın bana güç geleceğini biliyordum. Fakat bunun bu kadar korkunç, bu kadar acı olacağını tasavvur edememiştim
'Her insanın bir hikayesi vardır' denir ya,bunula çok iyi örtüşmüş.Etkileyici ve hazin bir aşk..İnsan ne kadar sevebilir?İnsan hangi duygulardan,düşlerden,yaşantılardan geçerek ,sonunda bambaşka bir insan olarak nerelere varır?Sabahattin Ali'nin erken yaşta ölmesi büyük kayıp..Yaşasaydı olgun çağlarında kimbilir bize daha neler sunardı,okumaya doyamayacağımız...Edebiyatseverlerin mutlaka okumasını öneririm...
isminden dolayı önyargıyla başladığım ancak bir iki sayfa sonra fena halde yanıldığımı anladığım beni Sabahattin Ali ile tanıştıran mükemmel eşsiz bir roman.
Bu kitap bir roman değil uzun bir öykü. İnsanın yalnızlığını, çok düşünen, duyguları derin, düşünmeyi bilen insanların sığ insanlar arasındaki yalnızlığını çok güzel anlatmış.
İnsanın değişmek istese de değiştiremediği kendisine engel olamadığını,insanların arasında ama yalnız, boş düşünceli insanlar arasında anlamlı insanlar arayan çok duygulu, tutkulu ama utangaç olması nedeniyle kendi duygularını birilerine aktarmak çekinen insanların hikayesini anlatıyor.
Kitapta Raif Bey sonunda kendine benzeyen bir insan bulur. Ama onunla ancak yazdıkları aracılığı ile konuşabilir ancak.
Sürükleyici ve beğendiğim bir kitap. Konunun Ankara ve Berlinde geçmesi ilgimi artırdı. Sonunda beklemediğim bir şekilde sürpriz oldu.
Onun sessiz sedasız yaşayışı, tahammül edişi, insanların zaaflarına merhametle ve edepsizliklerine eğlenerek bakışı kâfi bir irade değilmiydi? Beraber yürüdüğümüz zamanlar yanımda gidenin bir insan olduğunu bütün kuvvetimle hissetmiyor muydum? Bu sıralarda,insanların birbirlerini aramaları, bulmaları ve birbirlerinin içini seyretmeleri için konuşmanın neden muhakkak surette lazım olmadığını, neden bazı şairlerin boyuna, tabiatın güzelliği karşısında yanlarında konuşmadan gidecek birini aradıklarını anladım.
Bu kadar saf, içten, tertemiz bir aşk.. Hakkında bir şeyler yazmak bile haksızlık. Anlatılamayacak kadar değerli..
Hayatımda okuduğum en en en iyi kitaptı! Elbet bunda ana karakter Raif'le bulduğum ortak yönlerimin etkileyiciliğinin de payı büyüktür. Ama herkesin bayılacağı bir roman. (Öykü?)
hayatımda ilk kez bir kitabi okurken ağladım.Ölmeden önce okunması gereken bır kitab.
Şimdiye Kadar tesadüf ettiğim insalardan en ilginci..... Diye başlayan yazar benim için ruh tasviri yapan en ilginç yazarlardan biri oldu. Sadece 1. sayfayı 5 kez okudum arka arkaya beni bu kitapta konu mu yoksa yazarın dilimi etkiledi tam karar veremedim. Yalnız şu bir ggerçek ki okuduğum her yazardan farklı bir anlatımm ile Sabahattin Ali okunması gereken bir Yazar .
Kürk Mantolu Madonna benim en iyi ler listeme girdi.
Duyguları kağıda dökebilmek için kullanılabilecek en muhteşem sözcükleri içeren kitap. Keşke çok önceden okusaymışım dedirtti bana. Ablamın tavsiyesiyle okudum. İyi ki okumuşum.
tek kelime ile harikaydı sırada bekleyen kitaplarım arasında sabahattib ali kuyucaklı yusuf:)
Kitap fuarından, ne var bu kitapta acaba diye merak ederek almıştım. İyi ki de almıştım. Beni çok etkileyeni mutlu eden, ağlatan, koridorlarda Maria diye gezdiren bir kitaptı. Çocuğa ne oldu acaba? YKY iyi ki bu gibi kitapları bize yeniden kazandırıyor.
Başucu kitaplarımın arasında desek yeri var.
Sabahattin alinin üstüne verdiği psikolojik yıkımdan kurtulmak oldukça güç. Üstüne üstlük kitabın sonunda kendini hayatını katması bir bilinmeze yolculuğu hep hayal edip ''nereye gider durup dururken bu adam'' demişimdir...
Kitabın sonunda zaman kayması vardır. Dikkatli okuyucular bunun hemen farkına varmıştır.Sevdiği kadın ve ondan olma kızı hala aynı yaştadırlar. Kız hiç büyümez ama roman karakterin çocukları olup evlenme cağına gelmiştir. Bir serap gibi görür onları aslında. Bu da öldüğünü veya öldüklerini gösterir.
MFÖ gurubunun şarkısı gibi hep yaşın 19...
Ölüm istediği gibi gelsin yaşının her ne olursa olsun; hatırlandığı gibi kalacaksınız.
kesinlikle okunması gereken bir kitap. İnsanların dile getirmekte zorlandığı duyguları çok güzel anlatmış, kitabı okurken insanı derinlere götürüyor ve kitabı okuduktan sonra etkisinden kurtulamıyorsunuz
ne desem bilmemki, kelimelerim o kadar güçlü değil, ne desem yetersiz kalır bu ilginç hikayeye. okuyun ve siz karar verin derim:)
Dışarıdan görünen ile gerçekte olanın arasındaki farkı en güzel ortaya koyan, başka bakış açısı getiren güzel bir Sabahattin Ali romanıdır.