Dostoyevskinin duygusal bir melodram ile kendi kişisel hikâyesini birleştirdiği ilk büyük romanı. Ezilmiş ve Aşağılanmışları diğer melodramatik-duygusal-tefrika romanlardan bambaşka bir yere yerleştiren şey, anlatıcı kahramanı Vanyanın Dostoyevskinin kendisine çok benzeyen bir romancı olmasıdır. Dostoyevski kendi gençliğinden çıkardığı pek çok ayrıntıyı zekice ve anlayışlı bir dil ile başkahramanı Vanyanın hayatına döker. Tıpkı Dostoyevskinin başına geldiği gibi, günün ünlü eleştirmeni Belinski, İvan Petroviçin ilk romanını coşkuyla över. Bu romanın içeriği Dostoyevskinin ilk romanı Zavallılara benzer. Bu övgüler üzerine aklı başından giden genç yazarın kitapta içtenlikle anlatılan mutluluğu da Dostoyevskinin gençliğindeki mutluluğuna benzer diye düşünür okur. Bu noktada nerede yazarın kendi hayat hikâyesinin bitip nerede hayalgücünün başladığını çıkaramamak okuru daha da kışkırtacaktır.Orhan Pamuk
Dostoyevskinin duygusal bir melodram ile kendi kişisel hikâyesini birleştirdiği ilk büyük romanı. Ezilmiş ve Aşağılanmışları diğer melodramatik-duygusal-tefrika romanlardan bambaşka bir yere yerleştiren şey, anlatıcı kahramanı Vanyanın Dostoyevskinin kendisine çok benzeyen bir romancı olmasıdır. Dostoyevski kendi gençliğinden çıkardığı pek çok ayrıntıyı zekice ve anlayışlı bir dil ile başkahramanı Vanyanın hayatına döker. Tıpkı Dostoyevskinin başına geldiği gibi, günün ünlü eleştirmeni Belinski, İvan Petroviçin ilk romanını coşkuyla över. Bu romanın içeriği Dostoyevskinin ilk romanı Zavallılara benzer. Bu övgüler üzerine aklı başından giden genç yazarın kitapta içtenlikle anlatılan mutluluğu da Dostoyevskinin gençliğindeki mutluluğuna benzer diye düşünür okur. Bu noktada nerede yazarın kendi hayat hikâyesinin bitip nerede hayalgücünün başladığını çıkaramamak okuru daha da kışkırtacaktır.Orhan Pamuk
karmaşık bir kitaptı ama onun yerine kendimi koyarken karmaşık halden sarmaşık bir duruma geldim diye bilirim dostoyevskinin tüm kitapları salında güzel ve hemen hemen yarısını okumuştum.hayaran kalmakta elde değildi tabi....
sefil insan hayatı ancak bu kadar güzel anlatılabilir...
Okuduğum ilk roman olma vasfına sahip olması ayrıca benim açımdan özel olduğu gerçeğini doğruyor.İlk olarak çocuk yaşta okumama rağmen hayatımda ilk defa bir kitabı iki defa okudum.Rus edebiyatı severlerin vazgeçilmez eserlerinden olduğundan şüphem yok.
Roman ilk başlarda çok güzel ileriyor, insanı içine çekiyor. Sayfalar ilerledikçe karmaşıklaşıyor. Okurken bazen sıkıldığım oldu. Son bölümde ise Dostoyevski'nin o bilinen, insanın ruhunu incelten biçimdeki acıma duygusunu anlatımı derinden derine hüzünlendirdi beni.
Dostoyevski bu romanında ezilenlerden ziyade mutlu olamayan belirli karakterleri anlatmaktadır. Dostoyevski acayip derecede sert bir şekilde egemen sınıf eleştirisi yapmış izlenimi uyandırdı bende. Tüm egemenleri, zenginleri vicdansız, zalim ve acımasız olarak göstermesi tek tutarsız tarafı. Bunun dışında güzel bir Dostoyevski klasiği.
"Erdem ne kadar erdemli olursa içerdiği bencillik de o kadar artar."
iletişim yayınları'ndan okudum çevirisi de gayet akıcı.Ah Nelli içimi paramparça ettin anacım. Alyoşa'nın kararsız çocuksu halleriyse her sayfada biraz daha sinirlendirdi beni.Babasına karşı bir duruş sergileyemeyerek Vanya'ı,İhmenev'i,Nataşa'yı hepsi ama hepsini mahvetti.
Uzun zamandır okumadığım derecede içten sıcak bir eserdi .İnsanın yüreğini burkuyor .Herkese tavsiye ederim.
Suç ve Cezadan sonra bence en güzel kitabı Dostoyevski nin.
Vanya... karaktere öyle bağlandım ki. Onun hissetiği her şeyi hissettirebildi bana Dostoyevski. Ayrıca dönem Rusyasını ve Rus halkını da görebilmek adına güzel kitap.
mektuplarla bir hayat gayet iyi herşey bukadar iyi olma yolunda ise şu asır öncesi yaşamış adamı neden geçemiyoruz?
blogdaki değerlendirme: http://hayatbirdejavu.blogspot.com/2012/11/ezilenlerdostoyevski.html
400 sayfa