Kolera Günlerinde Aşk

Kolera Günlerinde Aşk, terk edilmiş bir sevgilinin, yeniyetmelik yıllarından başlayıp yaşlılığın alacakaranlığına dek süren yarım yüzyıllık aşkının öyküsü. Büyülü gerçekçilik akımının büyük ustası Gabriel Garcia Marquez, bu romanı tam bir destana dönüştürüyor: aşkın, deli akıllı, yabanıl evcil, tensel romantik tüm biçimlerinin pastoral bir şiirin büyüsüne büründüğü bir destan. XIX. yüzyılın XX. yüzyıla dönüştüğü bir zaman dilimini kapsayan bu bitmeyen aşkın gerisinde, çağdaşlaşma çabası içindeki bir toplumun sorunlarını, özellikle taşra kentsoyluluğunun saçmalıklarını ince bir alayla gözler önüne seriyor. Roman boyunca aşk acılarının lirik esintileri arasında, Garcia Marquez'in insancıl mizahı sürekli olarak duyuruyor kendini. Bu nitelikleriyle Kolera Günlerinde Aşk, bu büyük yazarın eserleri içinde, başyapıtı sayılan Yüzyıllık Yalnızlık'ın hemen yanında yerini alıyor.
ALDIĞI ÖDÜLLER: 1982 Nobel Edebiyat Ödülü

Kolera Günlerinde Aşk, terk edilmiş bir sevgilinin, yeniyetmelik yıllarından başlayıp yaşlılığın alacakaranlığına dek süren yarım yüzyıllık aşkının öyküsü. Büyülü gerçekçilik akımının büyük ustası Gabriel Garcia Marquez, bu romanı tam bir destana dönüştürüyor: aşkın, deli akıllı, yabanıl evcil, tensel romantik tüm biçimlerinin pastoral bir şiirin büyüsüne büründüğü bir destan. XIX. yüzyılın XX. yüzyıla dönüştüğü bir zaman dilimini kapsayan bu bitmeyen aşkın gerisinde, çağdaşlaşma çabası içindeki bir toplumun sorunlarını, özellikle taşra kentsoyluluğunun saçmalıklarını ince bir alayla gözler önüne seriyor. Roman boyunca aşk acılarının lirik esintileri arasında, Garcia Marquez'in insancıl mizahı sürekli olarak duyuruyor kendini. Bu nitelikleriyle Kolera Günlerinde Aşk, bu büyük yazarın eserleri içinde, başyapıtı sayılan Yüzyıllık Yalnızlık'ın hemen yanında yerini alıyor.
ALDIĞI ÖDÜLLER: 1982 Nobel Edebiyat Ödülü


Değerlendirmeler

değerlendirme
Profil Resmi
7 puan

benim nazarımda yazarın “yüzyıllık yalnızlık” romanın gölgesinde kalmış kitaptır. ne onun kadar ışıltılı ve yoğun ne de sürükleyici bir kitaptır kolera günlerinde aşk. aksine romanda bahsedilen her şey, her insan haddinden fazla ayrıntılı ve gerçekçi anlatılmıştır. hatta yer yer beni buhranlara bile sürüklemiştir bu durum. zira ne yaşıyorlarsa karakterler siz de onlarla beraber kıyıda köşede yaşıyorsunuz her duyguyu ve onlarla beraber yaşlanıyorsunuz kitabi okurken.

bu yüzden yüzyıllık yalnızlıkta yoğun ve neredeyse her sayfada hissedilen düş gücüne çok az rastladım bu kitapta. belki de haddinden fazla sevdiğim için yüzyıllık yalnızlığı onun tadında bir roman beklerken, bulduğum hayal kırıklığına uğrattı beni bilemiyorum.

yüzyıllık yalnızlıktan ayrı olarak düşünüp yorumlarsam eğer kolera günlerinde aşk’ı ki sanırım bi zahmet, sizi sıkmadan okuyabileceğiniz en iyi birkaç aşk romanı arasına rahatlıkla girer. aşk romanı demek de aslında haksızlık oluyor çünkü insana dair ne varsa, güzeliyle çirkiniyle hepsine yer vermiştir kitapta marquez. yazarın takıntıları olan yalnızlık ve yaşlılık yine bu kitapta da kendini fazlasıyla hissettiren öğeler. hatta dedim ya sizi de yaşlandırıyor okurken. neyse bunların dışında bir takıntısı daha var marquez’in bu kitapta o da sayılar. neredeyse her şeyi sayılarla anlatma huyu benim gibi sayılara takılan bir insan için gerçekten rahatlatıcı bir ayrıntıydı ve tabi her seferinde gülümseten bir ayrıntı.

12 yıl
4 puan

pek akıcı olduğu söylenemez

Profil Resmi
4 puan

Bir solukta okumustum,, sonra filmini izlemek istemis yarida biraktim ,,, o guzel kitabi o goruntulerle kotulestirmek istemedim hafizamda!!

Profil Resmi
10 puan

Bu kitaptan sonra okuduğum bütün aşk romanları yavan gelmeye başladı. Üstat döktürmüş.

Profil Resmi
7 puan

Sayfa sayfa duygu durum değişikliği yaşıyorsunuz umut veriyor size devam etmek ya da orda öyle bitirmek için.

11 yıl, 10 ay
8 puan

Her şeyin en ince ayrıntısına kadar anlatıldığı, diyaloğun neredeyse hiç olmadığı bir kitap; başlamadan önce bunu bilseniz yeter diye düşünüyorum.

5 puan

Yazarın Yüzyıllık Yalnızlık efsanesinin ardından bir hevesle başladığım ama aynı şiirselliği,tutkuyu, baş dönmesini göremediğim, kendi dünyasında, kendi kurallarıyla, ama aynı dik duruş ve tutarlılıkla, birazda eyvallahsız farklı bir öykü ve tarz. okumak isteyen sabrını hazırlayıp, yazarın eyvallahsızlığını hesaba katarak okumaya başlasın : )

10 puan

Bir yazarın bir kitabının çok büyük ün kazanması bazen yazar için ve yazarın diğer kitapları için dezavantaj olabiliyor.Böylesi durumlarda belki de okur kendisini,normal şartlarda beğenmeyeceği bir kitabı yaratılan algılar ve çevrenin beğenme baskısı yüzünden kitabı beğenmeye şartlandırıyor.Okur yine benzer nedenlerden dolayı popüler kitabın yazarının diğer kitaplarını okurken bu sefer aynı tadı almamaya şartlanıyor.Gabriel Marquez,Yüzyıllık Yalnızlık kitabı ve diğer kitapları arasında yine böyle bir ilişki söz konusu.Eğer Marquez Yüzyıllık Yalnızlık'ı yazmamış olsaydı bu kitap Yüzyıllık Yalnızlık kadar ün kazanmış olurdu.Kırmızı Pazartesi de yine aynı şansızlığı yaşayan bir başka Marquez kitabı.Her zaman Yüzyıllık Yalnızlık'ın gölgesinde kalacaklar ve her zamanda haksız ve yersiz değerlendirmelere maruz kalacaklar.Yorumları okurken üzülmemek elde değil.

8 puan

Benim ilk Marquez kitabımdır. Hatta okurken baya sıkılmıştım ve kitap akıcı gelmemişti. Bana kalırsa akıcı olmamasının en büyük nedeni çevrilmiş bir eser olmasıdır. Yani çevirmen cümleleri uzadıkça uzatmasından kaynaklanmıştır. Ayrıca gerçekten de filmi kitabın yanında bir hiçtir. Film eserdeki betimlemelerden yoksun kalmış ve bazı olaylar yüzeysel anlatılmıştır. Bu yüzden de aklınızdaki karakterlerle filmdekiler uyuşmamaktadır. Ama okumanızı tavsiye ederim. Hatta yazarın Yüzyıllık Yalnızlık, Benim Hüzünlü Orospularım, Albaya Mektup Yok ve Kırmızı Pazartesi kitaplarını da okumanızı tavsiye ederim. İşte o zaman Marquez'in eserlerine ilham olan hayat kesitlerini bulabilirsiniz. İyi okumalar!

8 puan

Yarım asır boyunca sevdiği kadını takip eden bir aşık. Hayal ile gerçeğin grift bir şekilde önümüze serildiği bir şaheser. Yüzyıllık Yalnızlık ' ın gölgesinde kalmış ama bir o kadar okunası bir başyapıt


Baskı Bilgileri

Karton Cilt, 22.Basım, 442 sayfa
Aralık2012 tarihinde, Can Sanat Yayınları tarafından yayınlandı


ISBN
978-975-510-022-7
Dil
Türkiye Türkçesi

Diğer baskılar


Benzer Kitaplar

Şu An Okuyanlar

demirpinar zeynep ağca beti laymor barisburak4
14 kişi

Okumuşlar

Gökkuşağı Fatih bagunsak fyilmaz üyesiz
506 kişi

Okumak İsteyenler

cyanginlar ehlifasil aklınamukayyet Greensleeves kitapkokusuesra
582 kişi

Takas Verenler

edwardnorton ozyurekmurat akbulut
3 kişi
Puan : hepsi | 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10
Değerlendirme Zamanı: en yeni | en eski