Yabancı

En Son Değerlendirmeler

Profil Resmi
8 puan

Bir günde okunsun,bitsin.. Son sayfaların bünyedeki etkisi süresiz....
He tabii ne "Aylak Adam" ne de "Kürk Mantolu Madonna" kadar olamamış..

7 puan

Sanırım bende bir sorun var o kadar abartılacak bir şey göremedim. Tamam yabana atılacak bir kitap değil ama öldüm bittim oy da diyemem.

Profil Resmi
10 puan

Çok çok iyi. Çarpıyor. Dikkat!

8 puan

Sayfa sayısı ile etkisi ters orantılı bir kitap, az laf ile çok şey anlatmış Albert Camus. Okumak lazım.

10 puan

Düşüncelerimi allak bullak eden ve düşünmemi engelleyen cicili bicili bir kitaptır Yabancı.
Ölümü ve diğer şeyleri umursamaması mı dikkatimi çekmeli yoksa ahlak kurallarının töre cinayeti gibi işlenişi mi ? Yada ağır basan varoluş sıkıntısı mı ? Kısacası bana göre bunalımın ilk köklü adımlarını veriyor kitap , toplum psikolojisinin yanında tabiki. (Dünyada var olan hiçbir şeyden zevk almamayı başarmak büyük bir güçtür kanımca)

Peh.. Günümüzde her şeye ''anlamsız'' gözüyle bakan insanların sayısı gittikçe artmakta. Hayatta hiçbir amacının olmadığını söyleyip ,lakin nefes almayı amaç edinenler gibi. Bakalım ne olacak sonumuz.

10 puan

Albert Camus'un saçmalık üzerine yazdığı bu kitap hayata bakış açımı etkileyen kitaplardandır. Okurken ana karakteri kendimle karşılaştırmadan edemedim. Aynı şeyleri amaçlıyorduk ama farklı şekillerde uygulamaya çalışıyorduk. Düşünceler içinde okudum ve bu, kitabın en güzel yönlerinden bir tanesiydi. Herkesin okuması gereken güzel bir kitap. Önsözü için de Vedat Günyol'u tebrik etmeden geçemeyeceğim.

9 puan

Camus, toplumun kişiyi yaratma çabasına karşı duran bir insandan, Meursault'tan bahsediyor. Kitabı okurken sürekli bir 'şey'lerin eksik kaldığını hissedeceksiniz, işte o, toplumun sizde oluşturmaya çalıştığı klasik koşullanma; kitabı okurken her satırda hissedeceğiniz bu eksikliğin, aslında kahramana değil de kendinize ait olduğunu hissetmenin acısını duyacaksınız - gerçekten muhteşem.

10 puan

çok etkileyici bir kitaptı daha önce okumadığım için pişman oldum mutlaka okuyun camus beni kendine bir kez daha hayran bıraktı çok derin analizler yapmış irdeleyerek okuyunca daha açık bir anlatıma sahip oluyor

6 puan

Nobel ödüllü bir kitap metin değeri bakımından çok akıcı olmamakla birlikte yazarın ana karaktere yüklediği hayata bakış açısı düşünce tarzı tam anlamıyla orijinal bir düşüncenin eseri. Bazılarının hayatı boşlamış yaşama sevincini yitirmiş diye nitelendirdiği aslen hayatı özetleme olarak tanımlayacağım düşünce yapısını anlatan parça parça okunmasını tavsiye etmediğim başlanıldığı gün bitirilmesi gereken bir kitap

Profil Resmi
5 puan

Katildigim okuma senliginde Fransiz edebiyatinin bir yazarindan bir kitap okumam gerekiyordu. Bende ne zamandir okumak istedigim fakat bu güne kadar bir türlü okumaya firsatim olmayan Albert Camus'u sectim.
Kitap'in baskahramani tamamen kendi halinde yasayan annesini bir yaslilar yurduna vermis olan birisidir. Kitap annesini kaybetmesi ve cenazeye gitmesi ile baslar. Olaylar sonradan alir basini gider. Bir türlü hayatta dikis tutturamamistir. Sevdigi bir kadin vardir. Komsusu sayesinde girdigi bir kavgada cinayet isler ve hapise girer.
Hapiste ise sorgular sirasinda bile her seye Yabanciligi ön plana cikar.

10 puan

Kitabı okumadan önce aklınızdan şu soruyu geçirin: "Ben neleri ciddiye alıyorum, neleri doğal buluyorum?" Biraz nihilist bir bakış açısı ile yazıldığı için okunduğu anda pek anlaşılır olmayabilir. Kafası sonradan gelen bir kitap.

8 puan

Gamsız bir adamın hikayesi denebilir özetle. Yazarın okuduğum ilk kitabı ve kesinlikle yazar kurgusunun mükemmelliğiyle basit bir hikayeyle bile okuyucuyu etkilemeyi başarıyor.

9 puan

Toplumun kaliplaşmiş düşüncelerine karşi özgür ruhunu bu düşüncelerden ayri tutmayi başaran bir karakterin hikayesi aslinda.

8 puan

Kurgu ve dili güzeldi. Fransa sömürgesi olan Cezayirdeki Araplara nasıl baktıklarını göstermesi açısından önemli; tabir yerindeyse cinayete rağmen tahliye olabileceğini düşünmesi Arapları insan yetine koymadıklarını gösteriyor. Ne var ki hukuk yetişiyor ve idam...

7 puan

Ne garip dimi ölüm karşısında ağlamayınca sizi duygusuz olarak betimlemeleri.
Oysa ki erkekler biz kadınlar gibi topluluk içinde ağlamayı kendilerine yediremezler ki.....vs...

Kitap bu olguyu ve sonrasını çok güzel anlatmış. Ah bide şu klasik Can Yayınlarının devrik cümle çevirisi olmasaymış...

2 puan

‘’Oysa onun güvendiği şeylerden hiçbiri bir kadın saçının bir tek teline bile değmezdi.’’ Peh pehh… Bana bir kadın memesine vatan satan Ahmet Altan’ı hatırlattı.

Fazla yorum yapmaya bile gerek görmüyorum aklımda kalan sadece şu:

- Anam ölmüş bugün.
+ Kim ölmüş kim?
* http://img.sizcene.com/anan_54336.jpg

Profil Resmi
9 puan

Kitap "Anam ölmüş bugün. Belki de dün, bilmiyorum." cümleleriyle başlıyor.Camus tam o anda hissettiriyor Meursault'un normal bir tipleme olmayacağını.Kitap yoğun anlamda existentialism,absurdizm içeriyor bu incelikte bir kitabın bu denli ağırlığı taşıyabilmesi garip geliyor. Okuduğum en iyi psikoloji romanlarından diyebilirim rahatlıkla.Tavsiye olunur
P.s: Bu arada bir ipucu Meur sault kelimelerini Fransızca sözcüklerinde bir arayın

12 yıl, 6 ay
Profil Resmi
10 puan

Okurken biraz dikkat verilmesi gerekiyor, onun dışında rahatlıkla okunabilecek bir kitap.
Karakteri anlatış tarzı, düşüncelerini dile getirişinde yazar çok başarılı kesinlikle. Karakter zaten kimsenin kendine itiraf edemediği ve her zaman içimizde tanıyamadığımız kişiyi gözler önüne seriyor.

9 puan

Okuduğum en güzel kitaplardandı. Yabancı o kadar kayıtsız bir insan ki .. Her olay ne kadar duygusuz anlatılmış.. Okumadan anlayamazsınız. Ama benim damağımda kalan o duygusuzluktu.

9 puan

Bir insanın kendini toplumdan soyutlayarak kendini anlamanın hikayesini anlatan bir başyapıt.

Profil Resmi
9 puan

20. Yüzyıl, ya da şuanda yaşadığımız 21. Yüzyıl insanlar arası sorunları ya da insanın kendisiyle olan sorunlarını oldukça mükemmel bir şekilde dile getiren bir şaheser. Yer yer Yusuf Atılgan'ın Aylak Adam'ını Yabancı'ya benzetmedim değil, ama Aylak Adam daha insan ilişkilerine(aşk vs.) dayalı bir romanken Yabancı sosyal analiz bir roman daha çok bence. Sadece ifadeleri benzetmiş olabilirim. Ama Yabancı, okunması gereken bir roman. Başucu kitabı denilenlerden.

9 puan

Çok farklı ve değişik bir yere parmak basmış yazar. Mükemmeldi.

10 puan

Muhteşem bir kitap.

7 puan

Öncelikle bu kitabı okumaya niyetlilere önerim, not almadan okumayın. Sürekli çocuklar doğuyor, doğan çocukların hemen hepsi aynı adı alıyor. Kitaptaki olaylar gerçekten çok canlı ve ilgi çekici. Dış dünyaya kapalı bir köye takma dişin ilk getirilişi, insanların buna tepkisi çok komikti. Devam edebilseydim bunun gibi nice olayla karşılaşabilirdim, ama edemedim. Peki öyleyse neden yarım bıraktım? Ahlaki değer yargılarım daha farklı olsaydı okumayı sürdürürdüm. Ama müstehcenlik canımı sıktı. Böyle şeyler okuyunca kalbimin kirlendiğini hissediyorum. O yüzden atlaya zıplaya okuyabileceklere öneririm.

7 puan

"Albert Camus"nün ( 1913-1960) en tanınmış, en çok yabancı dile çevrilmiş, en çok incelenmiş ve hala en çok satan kitaplar arasında yer alan "Yabancı", aynı zamanda yazarın en gizemli yapıtı. Ölümün egemen olduğu bir "varlık"ın en anlamsız olgularını saçma bir düzensizlik içinde yaşayan bu romanın başkişisi "Meursault", bir simge kahraman değildir, "adı" olmayan bir "Yabancı"dır;

10 puan

Bazı kitaplar vardır benim için , okuduktan sonra okumak için hep çok geç kaldığımı hissettiğim kitaplar. Uzun zamandır varlığından haberdar olduğum , kütüphanemde duran fakat bir türlü okuma firsatı bulamadığım okuduğumda ise beni derinden etkileyen ve neden kitap okumayı seviyorum sorusuna cevap olan kitaplar. Yabancı da işte bunlardan bir tanesi. Okurken yer yer sebepsizce rahatsız olduğum sonlarına doğru rahatsızlıklarımın cevaplarını bulduğum nefis bir kitaptı. Bir solukta okunabilen bu harika kitabı okumamış olmak gerçekten büyük bir kayıp olur kanaatindeyim.

8 puan

Herkesin düşündüğünü düşünmüyorsanız herkes gibi değilseniz anormal olan sizsiniz. Tek elden çıkmış gibi hayatlar yaşanıyor ve onlar gibi hissetmeyen herkes farklı, öteki, "yabancı"...

9 puan

Albert Camus'nün Nobel Edebiyat Ödülü almasını sağlamış romanı. Meursault'un duygularına yabancı olması, cinayet işlemesinden bile ağır bir suçtur. Bizler de böyle değil miyiz? İnsanı kahredecek bir olay karşısında karşımızdaki insanların istediği tepkiyi vermezsek onlar tarafından en müsait anda eleştirileceğiz. İşte kitapta tam da bu durumdan bahsediliyor. Meursault, hayatı olsa da olur, olmasa da olur diye yaşayan ama aslında hayata da sıkı sıkı tutunmuş bir karakter. Ne zaman ki insanlar tarafından duygusuzlukla itham edildiğini anlar işte o zaman duyguları kendisini çepeçevre kuşatır. (Son sahnelerde fark ettiğim buydu.) Ne olursa olsun toplum bir şekilde bizi kendisine benzetiyor.

Kitapta benim için vurucu cümle Meursault'un avukatının ihtiyarlar yurdu'nun gerekliliğini anlatabilmesi için yaptığı savunmaydı. "Bunlar devletin inşa ettiği kurumlardır." anlamına çıkan bir cümle söylemişti. (Cümle tam olarak bu değil.)

Albert Camus'nün üslubunu seviyorum. Bu kitabında da sevdim. Kitaba beni etkileme derecesine göre puan verdim. Okunabilir, tavsiye ediyorum.

8 puan

''Beni bir ağaç kavuğunda yaşamaya zorlasalardı da, gökyüzüne bakmaktan başka bir işim olmasaydı''

Anlamını yitiren sınırların hikayesi "Yabancı"..
Yabancılaşarak düşünmek lazım...

3 puan

Bir odunun anlatıldığı hikaye.
Annem öldü , 4 gün tatil çok olur mu ?, Neyse sahile gideyim belki kız vardır ?Evet var bana aşık benle yattı, Komşum bir kızı dövdü başka komşumun karısı öldü , Döveni polis dövdü karısı ölenin köpeği keldi. Arap dövelim dedik. 5 kurşun ile öldü . Mahkeme oldu 11 ay sürdü Giyotin cezası 1937 de kaldırıldı ama galiba hikaye daha önce giyotine gideceğim. Zaten herkes ölecek dimi Papaz? Evet ama sen ölemezssin bence bir odun olarak anca kesilirsin. Kesin o zaman. BİTTİ

1 | 2 | 3 | 4 | 5