Saatleri Ayarlama Enstitüsü

En Son Değerlendirmeler

5 puan

Bu kadar güzel bir anlatım ve farklı bir toplumsal konu; tesadüfen alıp okudum. Bu zamana kadar neden okumamışım diye hayıflandım.

8 puan

detaylı yorumumu blogumdan okuyabilirsiniz
http://tayfunsurucu.wordpress.com/2014/09/25/yaptiklarinizin-sizi-tuketmeye-basladigini-anladiginizda-ne-yaptiklarinizi-geri-alabilirsiniz-ne-de-devam-edecek-tukenisinizi-durdurabilirsiniz/

10 puan

"Saatin kendisi mekan, yürüyüşü zaman, ayarı insandır... Bu da gösterir ki, zaman ve mekan, insanla mevcuttur."

9 puan

Başlangıçta sıkıcı görünse de ilk 50-60 sayfayı anlayarak okuduysanız sürükleyici bir şekilde ilerliyor.Sembolist bir anlatımla toplumda bireylerin tavır ve davranışlarının irdelendiği,başarılı tahlillerin yapıldığı ,yakın tarihimizin hicvedilerek işlendiği klasik bir roman. Manidar insan isimleri Halit Ayarcı,Hayri İrdal,Yangeldi Asaf,Doktor Ramis başarılı bir kurgunun içine yerleştirilmiş.Anlamını hiçbir zaman yitirmeyecek bir roman.

10 yıl, 4 ay
Profil Resmi
10 puan

uzun soluklu, tanpınar'ı sevdiren ve edebiyatımızın altın değerinde en güzel eseri!

1 puan

http://kronikokur.blogspot.com.tr/2014/07/saatleri-ayarlama-enstitusu.html

9 puan

Saatleri Ayarlama Enstitüsü.
ne zamandır okumak isteyip taa lise yıllarında başlanılıp zamanın koşullarında (öss, sınav, dersler) başlanılıp bitirelemeyen ayıbım. Üstada bu konuda benim ayıbım olsun ama milletçe bu kadar önemli bi eserin kıymetini bilmeyerek büyük ayıp etmişiz. Kesinlikle favorilerimden biri olmayı başardı. Durum analizleri, betimleri, karakter tahlilleri, Halit Ayarcı ve Hayri İrdal'ın tamamen zıt karakterleri, kitapları her kişi hepsi ayrı ayrı o kadar güzel ki. hatta Pakize'nin gazeteye verdiği röportajda otobüste Tekirdağ'a gidiyordum ve bir kahkaha attım, o anda herkes dönüp bana baktı. mekan kavramını yitirmişim.
kitaba akmıyor, ağır, anlaşılmıyor gibi eleştiriler yapanlar gerçekten "akan kitap" kavramından ne anlıyorlar merak ediyorum. kitabı elime aldığım her an elimden bırakamadım.
inanılmaz keyif aldım okurken. ve bir kez daha üzülerek SAE'ye bu kadar geç kaldığım için kendimi ayıplıyorum.
Müthiş!

9 puan

Her kütüphanede bulunması gereken; şaşırtan, güldüren, düşündüren ve duygulandıran kitap!
Altı çizilecek çok satır mevcut.
Ahmet Hamdi'nin bu şekilde yazması, beni çok şaşırttı. Çünkü Kitap bundan bir yüz yıl önce yazıldığı halde, müthiş nükteler mevcut.. Satırların, paragrafların yanına gülen yüz koyamadan geçemedim. Yalnız sonuna doğru kitap durağanlaştı.
Bu yorumuma aldanmayın ve muhakkak okuyun!
Tdk Sözlüğü de yanınızda bulunsun..

10 puan

İş ve yaşam konusun da yüzü gülmeyen, tesadüfen tanıştığı ve hayatını değiştiren Halit Ayarcı ile bambaşka bir kimliğe bürünen Hayri İrdalın trajikomik hayat hikayesi..Ahmet Hamdi Taşpınar'ın yol gösterici, farkındalık yaratan ''Saatleri Ayarlama Enstitüsü ''kitabını okumanızı tavsiye ederim.

10 puan

Gerçeklere mi inanırız, yoksa inandıklarımız gerçeklerimiz mi olur? Mükemmel...

10 puan

Öh-höm. Evet, böyle bir eseri değerlendirmeye ne yaparsam yapayım muvaffak olamam. Çünkü yetersizim. Kelimelerim, cümlelerim yetersiz. Dil kullanımı, semboller, kurgu, her bir şey kusursuz. Mükemmel bir şey. Ahmet Hamdi Tanpınar şiirleriyle zaten harikayken düz yazısı, anlatım tarzı.. Bence Türk Edebiyatı'nda gerçekten iyiyim diyen her yazar için sınır bu kitap olmalıdır. ''Ahmet Hamdi Tanpınar gibi yazabilmeliyim!'' demelidir. Türkçe'nin böylesi kullanımı, klasik Doğu-Batı çatışmasını böylesi sembolik anlatımı, Hayri İrdal gibi bir karakter... Enfes!

10 puan

Harika bir eser...Ironik, aci ama gercek olanlar ve bu gercekler mesrutiyette de ne ise simdi de ayni, hic degismiyor. Gene ayni dogu ile bati arasinda ki bocalamalar, gene ayni sonradan gormeler ve "herhangi biri" nin pesine takilip toplumda bir yer edinmeye calismalar...Yuzeysellik, bunun acisini ceken ama ayni anda da keyfini suren Halit Bey...
Valla cok etkilendim ben, gene cok gec okudugum bir Turk romanci Ahmet Hamdii...Utaniyorum:(

9 puan

Tanpınar'ın ilk okuduğum kitabı Huzur'du. S.A.E Huzurdan oldukça farklı. Bu kitapta Tanpınar'ın muzip tarafı ağır basmış. Huzur çok dingin, ağır başlı bir kitapken, S.A.E maceraperest, akıcı, komik ve şaşırtıcı. Tanpınar absürdü ince ince işlemiş roman boyunca.
Çok iyi bir gözlemci. Cilt cilt kitapların anlatmak için kendini yırttığı konuları çok farklı karakterler yaratarak bir çırpıda anlatıvermiş.
Halit Ayarcı, Hayri İrdal, Nuri Efendi hepsi birer dönem aslında. Geçmiş ve gelecek...Üslubu bir miktar zorlayıcı olmasına rağmen keyif verici.
Tanpınar gerçek bir usta.
Kitap'ın Halit Ayarcı ile başlayan kısmını okuduktan sonra, keşke şöyle adam gibi bir prodüksiyon ile hiç bir şeyden korkmadan, ön yargılarımızı yıkarak bir filmini çekebilsek diye düşündüm. Umarım bir gün olur.

6 yıl, 7 ay
9 puan

Türk Roman Kategorisinde okuduğum en ilginç, en absürt ve en yaratıcı romandı. İçinde hiciv, ironi ve taşlamalarla dolu mükemmele yakın bir sistem eleştirisi yapmış Ahmet Hamdi Tanpınar.

Okuyup, bitirdikten sonra "Keşke biraz daha uzun olsaydı" dediğim kitaplardandı. Mühim(!) binalarında çok mükemmel(!) işler başardığını düşünenlere ayrıca tavsiye edin. Okusunlar, görsünler...

8 puan

Yazarın insan tahlilleriyle bezediği, bürokrasinin ve Türk uyanıklığının nelere kadir olduğunu anlatan, dili ve uslubuyla beni mest eden bir kitaptı. Başlarda hikayenin nereye gideceğini kestiremediğimden konu anlamsız ve sıkıcı geldiyse de kusurları ve ayıplarıyla aslında bizden biri olan Hayri İrdal bize para ve şöhretin özellikle hak edilmeden geldiğinde insanları ne hallere soktuklarını başarıyla anlattı. Tanpınar şiirlerinde olduğu gibi bu romanında da edebi gücünü bana kanıtlamış oldu.

Profil Resmi
2 puan

Ağır bir dili olan bir kitap.Anlatımı bana karmaşık gelmekle beraber sonunu merak ettiğim bir kitaptı.Kitaptaki olayların karmaşıklıkları sonucu rüyalarımın da karmaşıklaştığı bir kitap.İlginçliği,olaylara felsefik bakış tarzı,değişik yaşam tarzları ama çoğunlukla karakterlerin yaşadığı çıkmazlıklar,olumsuzluklar ile insanı sıkan bir kitap.Yaşama olumsuz bakmamızı sağlayabilir bence daha pozitif ve daha yalın dilde bir kitap okunabilir.
Adı saatleri ayarlama enstitüsü fakat gerçekten böyle bi enstitüye gerek yok kitabın sonunda zaten gerek olmadığı enstitütü kurucusu tarafından anlaşılıyor. Bu kitap içimi daraltmakla beraber (ki sıkıntılar insana yol gösterir...)Şunu söylemek istiyorum zaman gerçekten çok önemli mantıksız boş işlerle ve kişilerle uğraşmamak gerek aksi halde bakıyosunuz bir ömür gitmiş o insanlar veya o iş sizin ömrünüzü yemiş.Pişman olmadan önce düşünmek şart. Projede en önemli kısmı oluşturan fizibilite iyi yapılmalı. Temel iyi atılmazsa binanın ayakta durması mümkün değil. Bundan da önemlisi niyetiniz.Eğer niyetiniz insanları kandırmaksa ve yalanı gerçekmiş gibi kendinizi de inandırmışsanız durum gerçekten vahimdir.Yalancının mumu yatsıya kadar sonunda herşey hüsran olur.Olan hem size hem çevrenizdeki birçok insana olur.
Gerçek hayat bu kadar(kitapta olduğu kadar) kötü değil... bana göre herkesin herşeye rağmen hayata pozitif bakmasını kafayı çok bulandırmamasını aksi halde obsesif bozukluğa,paranoyaklığa vs. gidilebileceği olasıdır.

Okuduğunuz kitap size hayatınıza olumlu bişeyler katıp sizi mutlu etmeli bence...

6 puan

Pek çok insan kitabın ilk sayfalarının zor ve sıkıcı olduğunu yazmış. Benim için tam tersine, kitabın ilk 100-150 sayfası çok daha cazipti. Hayri İrdal'ın çocukluğunu anlatan bölümlerden müthiş keyif aldım. Sonra, sıra saatleri ayarlama enstitüsüne geldiğinde sıkılmaya başladım. Son 100 sayfayı sürüne sürüne bitirdim. Bilmiyorum, belki de kitabı okuma zamanlama ilgilidir.

8 puan

Doğu ile Batı kimliği arasında kalmış ve bu iki uygarlık arasında bocalayan toplumumuzun yanlış tutumlarını, davranışlarını, saçmalıklarını alaya alan, eleştiren bir romandır. Kitapta pek çok eski Türkçe kelime mevcut. Bu sebeple sözlüğe sık sık başvurmak gerekebilir. Kitabın adı da konu da çok orijinal. Ancak kitap genel olarak okunması oldukça ağır, anlatımı akıcı değil ve okuması yorucu olabilir. Bizim büyük ve başarılı romancılarımızın temel bir sorunu var. Hep bir mesaj verme kaygısı, psikolojik ve sosyolojik oldukça derinlikli tahliller... Örneğin Tanpınar bu eserinde insanı birçok yönüyle ele alabilen bir yazar olarak eserindeki titizliği takdire değer. Ama bu titizlikten kaynaklanan detaycılık romanın okunmasını zorlaştırıyor, okuyucuda bıkkınlık oluşturabiliyor. Aslında kitap (en azından benim bilgi düzeyime göre) kısmen akıcı bir dille yazıldığı halde kolay ilerlemiyor. Çok fazla karakter içermesi insanı zorlayabiliyor. Yazdıklarımda bir çelişki var gibi gözükebilir, ama belirli düzeydeki okuyucuları kitap, anlatımdaki yalınlık!, kelimelerdeki ahenk ve kurgudaki trajikomiklik gerçekten mest edebilir. Ama işte dedim ya, (kitabı salt bir öykü olarak okuyanlar için) genel anlamda sıkıcı bir eser, (kitaptan bir mesaj bekleyen) belirli yetkinliğe sahip insanlar için sıkıcı olmayabilir... Kitabı okurken Orhan Pamuk'un eserleri geldi aklıma. Orhan Pamuk sanki Tanpınar'ın tarzından etkilenmiş gibi geldi bana.

7 puan

keşke sonunda tasarladığı binanın çizimlerini görebilseydik...

8 puan

Kitabın yaklaşık ilk 100 sayfasında roman kahramanı Hayri İrdal'i hep İhsan Oktay Anar'in Galiz Kahraman'ina benzeterek okudum. Yazıldığı zaman mı yoksa kahramanın çocukluk gençlik yılları mı bana bu çağrışımı yaptı bilmiyorum. Halit Ayarci'yla tanışma ve sonrası ise Aziz Nesin'in romanları gibi geldi. Ama bu benzetmeler, çağrışımlar beni rahatsız etmedi. Hayri İrdal'in ailesi, baldızlari, doktor Ramiz ve tüm roman kahramanları o kadar günümüzde rastlanan kişiler ki.. Yine yaşanan olaylara bakıldığında atılan iftira, kendini aklama çabası, evdekilerle kurulamayan iletişim, Hayri İrdal'in SAE ile kazandığı üne refaha rağmen yaşadığı hayattan hoşnut olmaması ama onu da birakamamasi... Olay örgüsü çok güzel kurulmuş. Kişilerin analizi çok güzel yapılmış. Bu kitaptan sonra bir Ahmet Hamdi Tanpınar daha okunur. 👍

10 puan

roman çıldırış sonrasını anlatır. roman da mantık aranmamalıdır. bina doğudan batıya geçişi simgeler nitekim binanın yerine aslında bir cami yapılacak tır ve cami doğunun temsilidir. enstitü ise batıyı yakalamak adına yapılmış bir binadır. bina üç katlıdır ve katlar arasına merdiven koymak unutulmuştur. bu da bir semboldür. tanzimat öncesi, tanzimat ve cumhuriyet dönemlerini temsil eder katlar aralarında bir bağ yoktur, bir birinden kopuk dönemlerdir. doğu ile batı arasına sıkışan insanın trajedisi anlatılır. ironik bir eserdir. tanpınar'ın huzur
 romanının devamı niteliğindedir. biri çıldırış öncesi huzursuzluğu, diğeri çıldırış sonrası huzuru temsil eder. zaman olarak da ikisi uçları temsil ederler. romanda babasızlık sorunu da temel konudur. adlar soyadlar hepsi semboliktir. 
hayri irdal; hayırlı işler yapan anlamına gelen ismi ve irdelemek kökünden gelen bir soyadı vardır. halit ayarcı ise ayardan gelen soyadı ile dolandırıcı, kurnaz, işbaz insanı temsil eder. dr. ramiz'in ismi ise bilgili, akıllı, zeki anlamına gelir ki o aydın insanı temsil eder. insanın değersiz olduğu anlaşılmıştır o dönem edebiyatında ve bu şekilde iğneleyen ironik bir eser yazılmıştır.

10 yıl, 1 ay
1 | 2 | 3 ileri